Biz Kovid-19 etkenine karşı koruyucu aşı ve tedavi yöntemleri geliştirdikçe, virüs de bu aşı ve tedavilere daha dirençli, daha hızlı ve çok üreyip, daha kolay yayılan varyantlar geliştiriyor. İlk kez 9 Kasım’da Güney Afrika Cumhuriyeti’nin kuzey sınır komşusu Botsvana’da saptanan ve önceki varyantlardan çok daha hızlı yayılan Omicron varyantını tanımakta ve yakından izlemekte yarar var.

Aradan bir ay bile geçmemişken, 5 Aralık’ta varyantın dünyadaki durumunu incelediğimde, 34 ülkeye yayıldığını, şu 11 ülkede 10’un üzerinde hasta sayısına ulaşıldığını gördüm: Güney Afrika Cumhuriyeti 227, İngiltere 83, Gana 33, ABD 24, Botsvana 21, Hollanda 17, Almanya 15, Portekiz 13, Kanada 12, Avustralya 11, Avusturya 11.

***

Omicron varyantının, çoğu S genindeki 50’den fazla aminoasidi değiştirmesi sayesinde, daha hızlı çoğalıp, yayılma özelliği kazandığı düşünülüyor. Kısıtlı sayıda hastadan elde edilen ilk veriler, varyantın yol açtığı enfeksiyonun, daha çok aşısız ve tam aşılı olmayanlarda görüldüğü, baş ve kas ağrısı gibi hafif belirtilerle seyrettiği, koku ve tat kaybına yol açmadığı yönünde. Varyantın daha bulaşıcı ama daha az öldürücü bir hastalığa dönüşerek, pandeminin sonunu hızlandırabileceğini düşünenler var. Şu an kullanılan PCR testlerinin büyük bölümü ile bu varyanta sahip hastalar pozitif olarak belirlenebiliyor.

NE YAPMALI?

Virüse karşı en önemli silahımız aşı… İkinci doz aşının üzerinden 6 ay geçmişse, üçüncü aşıyı yaptırmanızı öneririm. Yapılan birçok araştırma, aynı aşı ile yapılan iki uygulama sonrası farklı bir aşı kullanmanın, elde edilen antikor düzeyinde beklenenden fazla artış ve enfeksiyondan iyi korunma sağladığını gösterdi. Bu nedenle iki Sinovac aşılıların BionTech’i, iki BionTech aşılılarınsa Sinovac’ı tercih etmeleri önerilebilir. Çocuklar ve gençler için, mutasyonlara daha dirençli ve daha güvenli olan Sinovac’ı öneriyorum.

Aşımız tam da olsa özellikle kapalı ortamlarda maske (risk fazlaysa çift maske veya n95) ve mesafeye dikkat etmek önemli. Yemek, spor gibi etkinliklerde, olabildiğince açık havayı tercih etmek, kalabalık ve kapalı ortamlarda mümkün olduğunca kapı, pencere aralayarak hava akımı oluşturmak çok yararlı. Doğa yürüyüşleri, bisiklet, kano ve kürek bu dönem için harika sporlar. Enfeksiyon kaynağı ülkelerden uçuşların kısıtlanması yayılım hızını yavaşlatabilir, ama uzun vadede etkili olması güç. Toplu taşıt araçlarına binmek için aşı zorunluluğu düşünülebilir.

Özetle, aşılarımızı olacağız, akılcı önlemler alacağız, düzenli spor yapıp, sağlıklı beslenecek ve iyi uyuyacağız. Bunlara rağmen enfekte olursak, dinlenerek, bol su içerek hafif belirtilerle seyredecek hastalığımızın geçmesini bekleyeceğiz. Kovid-19’un özellikle psikolojik yaşamımıza yaptığı olumsuz etkileri gidermeye çalışmanın tam zamanı…