Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, bir TV kanalında İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni hedefe oturtarak aynen şöyle konuştu;

"Şu an maalesef İzmir, beceriksizlik, liyakatsizlik ve bu noktada algı oluşturarak işgal altındadır. İzmir yönetimi işgal altındadır.

Onlar 'Osmanlı'yı işgal etti' diye anlatıyor gerçi ama." 

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel de şu karşılığı verdi yaptığı basın toplantısında;

Sen kimsin, hadsiz atanmış?

Bahsettiklerinin hepsi analarının ak sütü gibi aldıkları helal oyla seçilmişler.

İzmirliler onu seçmiş, sen Erdoğan’ın atadığı birisin.

İzmir’in iradesine bu lafı söyleyemezsin.”

xxxx

Oldukça görkemli geçen 9 Eylül’de ‘İzmir’in Kurtuluşunun 100. Yılı’ kutlamaları sırasında Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in, konuşmasında; “100 yıl önce bu toprakları yönetenler gaflet, delalet ve hatta ihanet içindeydi. Gençleri, kadınları, çocukları, geleceği hiç düşünmediler. Sadece saraylarındaki saltanatı korumak için bütün bir milleti ateşe attılar.” ifadelerini kullanmasıyla adeta lince uğraması bir oldu.

Tunç Soyer, Mustafa Kemal Atatürk’ün ünlü Nutuk’undaki “Gençliğe Sesleniş” bölümünden alıntı yapmıştı!

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu adamın istikameti yok” dedi, çok sert eleştiriler yöneltti Soyer’e.

MHP lideri Devlet Bahçeli de Soyer için, “Küstahça sövdüğü Osmanlı padişahından başkası değildir. Ne öğrenmişse zalim babasından öğrenmiş” dedi.

İktidara yakın TV ve gazeteler de sürekli Soyer hakkında yayın yaptı, yapıyor da.

Hatta konu öyle bir noktaya geldi ki, gündem Vahdettin hain mi değil mi” polemiğine kadar gitti.

Olmadık isimler bile saltanattan, Vahdettin’den yana tavır aldılar.

İngilizlere sığınan Padişah Vahdettin’den kahraman çıkarmaya çalıştılar.

Bu ülkenin En Büyük Değeri Atatürk’ü, O’nun ve silah arkadaşlarının Kurtuluş Savaşı’nı, Milli Mücadele’mizi, Kuvayı Milliye’yi itibarsızlaştırmaya, küçültmeye kalkıştılar.

(O Vahdettin, Kuvayı Milliye’yi yok etmek için, Anzavur komutasındaki hapishane kaçkınlarından , ordudan atılmışlardan, ayaktakımından oluşan Kuvayı İnzibati’yi kurmuştur)

xxxx

Cumhuriyet’te Ali Sirmen Usta’mızın köşesinden alıntılayalım;

Yanılmayalım ! Vahdettin’den kahraman yaratmak isteyenler, gerçekte ulus kavramına karşı olan ve ümmetli biat toplumuna dönmek isteyenlerdir.

Onlar toplumun ümmetten ulusa geçişine karşıdırlar.

Bu zıtlık ile ulusa ve aydınlanmacı Cumhuriyete karşıt olarak ne görüyorlarsa, ondan yanadırlar.

O yüzdendir ki bir gün Mustafa Kemal’in karşısında Vahdettin’i tutanlar, bir başka seferinde de ‘Keşke savaşı Yunan kazansaydı’ diyenleri eteklemektedirler.

Burada Vahdettin veya Osmanlı bir vesiledir, asıl mesele Türk ve Atatürk iledir.”

xxxx

İzmir; çağdaşlığın, hoşgörünün, özgürlüğün.

Kuruluşun, kurtuluşun, 8500 yıllık bir kültüre sahip kentidir.

Cumhuriyet’e ve onun kurucu Ata’sına bağlılığın kalesidir.

Yıllardır gerici zihniyete direnmesinin sebebi de budur.

Kader seçimine gittiğimiz şu günlerde, siz devam edin emperyalistlere ülkenin anahtarını teslim eden Vahdettin’i savunmaya, Cumhuriyeti hakir görmeye…

Biz de Cumhuriyet’i, onun değerlerini ve kazanımlarını, bağımsızlığımızı kazandıran Mustafa Kemal Atatürk’ü savunacağız!