İklim Krizi’ her geçen gün daha da büyük bir kriz olarak karşımıza çıkıyor. Mevsimlerdeki dengesizlik en çok su kaynaklarının debisini olumsuz yönde etkiler oldu. Bu durumda da tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de su tüketiminin en fazla olduğu tarım sektörü olumsuz yönde etkileniyor.

Suyun olmaması ya da azlığı son bir yılda tarımsal üretimin ciddi anlamda azalmasına neden oldu. Bu duruma özellikle İzmir’den bakacak olursak; Menemen’deki pamuk üreticisi su bulamadığı için hem tarlasından yüksek verim alamıyor hem de tarlaya su getirebilmek adına borca giriyor. Yani pamuk kalitesi bakımında ünlü Bakırçay Havzası’nda susuzluk pamuk üreticisini olumsuz etkiliyor.

Alanında uzman kişilerle, tüccarlarla, üreticilerle sürekli bu konuları konuşuyoruz. Hepsi kuraklığın üretimdeki kaliteyi ve verimi olumsuz etkilediğini üstüne basa basa konuşuyor.

Mısırdan sonra en çok su isteyen pamuk da susuzluk nedeniyle Bakırçay Havzası’nı terk edecek gibi duruyor. Yani daha az su isteyen ürünler pamuğun yerini alacak gibi…

Bu durum sadece pamukta da karşımıza çıkmayacak gibi gözüküyor. Yani böyle giderse, ilkokuldan beri harita üzerinden gösterilen üzüm, zeytin Ege’de; buğday, mısır İç Anadolu’da görsellerinde güncelleme yapmamız gerekebilir.

****

Tarımın ülkeler için stratejik bir sektör olduğu bu günlerde, sürdürülebilir üretim ve güvenli gıdaya ulaşımı olumsuz etkileyecek olan kuraklıkla mücadele için önemli bir adım atıldığını henüz göremedim.

Günlerce üzerine kafa patlatmamız gereken bir konuyu, aralarda ‘çiftçinin feryadı’ başlıklarıyla veriyoruz. Geniş geniş genel seçimi ve siyaseti konuşuyoruz.

Tek duyduğum çiftçilerin iklim krizinin etkilerinden korunması için tarım sigortası yaptırması gerektiği oluyor. Açıkçası çiftçi maddi kaybını TARSİM ile kapatsa da bu ürünün azaldığı ya olmadığı gerçeğini değiştirmiyor. Yani yine elle tutulur bir şey yok!

****

Tarım 4.0…Kuraklıktan bu kadar konuştuktan sonra bu konuyu kısa da olsa ele almasak olmazdı. Geçtiğimiz haftalarda yazdığım bir köşede Tarım 4.0’ın ne olduğu konusunda bilgi vermiştim. En basit tanımıyla; tarlada kullanılan yeni teknolojiler sayesinde üretim girdilerinde tasarruf sağlanırken, yüzde yüze yakın verim ve kazanç getiren organizasyonlar bütünü desem yanlış olmaz sanırım.

Aslında tarımın güzel bir aşamada olduğunu görüyoruz ancak bu aşamaya geçmek için de bir yatırım yapılması gerekiyor. Çünkü Tarım 4.0’a ulaşmak teknoloji gerektiriyor. Peki arada sırada aklımıza gelen çiftçiyi korumak ve gıdamızı korumak için böyle bir aşamaya geçecek adımı kim atacak?