İlk gün dediğim şey, İYİ Parti’nin kuruluş günleri… O zaman İYİ Parti, MHP’den küserek ayrılanların oluşturduğu çekirdek kadroyla kuruluyordu.

Anımsayacaksınız, Sayın Meral Akşener politikada bir yıldız gibi parlıyor, aydın ve Atatürkçü bir kadın olarak yakında yapılacak seçimlerde ‘ideal’ bir Cumhurbaşkanı adayı olarak görülüyordu. Ben de ODA TV’de onu destekleyen yazılar yazıyordum. 
Bir gün telefonla beni aradı. Kuracağı partide beni de görmek istediğini söyleyince tereddütsüz kabul ettim. Çünkü Tayyip Beyi yenebilecek tek kişiydi.

“KÜÇÜK MHP OLMASIN!”

Görüşmek için Çukurambar’da bulunan ofisine gittiğimde eski Devlet Bakanı Ayfer Yılmaz da oradaydı. Yeni partiyi konuşurken şu uyarıda bulunmuştum;
“Bu partiyi MHP’den ayrılanlarla kuracağınız için elbette onları etkili yerlere getireceksiniz. Ama eğer bu partinin ‘Küçük MHP’ olmasını istemiyorsanız, örgütü tamamen MHP’li yapacak isimlerden uzak durun!”
Bunu söylerken, kurulmakta olan yeni partiye geleceği anlaşılan Koray Aydın ile Meral Hanım’ın sağ kolu olan Musavat Dervişoğlu’ndan söz ediyordum. 
Orada bulunan Ayfer Hanım da bana katıldığını söyleyince Meral Hanım merak etmememizi, her şeyin dengeleneceğini ve dört eğilimin de partide yer bulacağını söylemişti.
Ancak gelişmeler korktuğumuz gibi oldu. Benim zaten aday olmadığım ilk seçimlerde CHP ve DSP kökenli hiç kimse yer bulamazken merkez sağdan çok az kişi milletvekili olabildi. TBMM grubunun neredeyse tamamı eski MHP’lilerden oluşuyordu.
Adaylığı düşünmediğim o seçimlerden sonra Meral Hanım’a;
“Ne sizi Cumhurbaşkanı yapabildik ne de siz bu partiyi ‘Küçük MHP’ olmaktan kurtarabildiniz!” diyerek İYİ Parti’den istifa etmiştim.

FIRSATI KULLANAMADI

Daha sonra Meral Hanım’ın eline İYİ Parti’yi istediği şekilde düzenlemek için bir fırsat geçti. Sandıklı’da yapılan toplantıda birilerine kızarak istifa ettikten sonra güçlü bir şekilde geri dönmüştü. Ondan değişim bekleyenler, umutla bir şeyler yapmasını bekleseler de Akşener bu değişimi yapabilecek iradeyi göstermedi. 
Ancak daha sonra -yaklaşık iki yıl kadar önce- bir değişim umudu verdi. Eskinin adı çıkmış katı MHP’lilerin yerine daha ılımlı ve dünyaya açık bazı isimleri partinin vitrinine koydu. Hatta teşkilatı bile kendine bağladı. “Acaba Meral Hanımı suçlamakta acele mi ettik” diye düşünmeye başlamıştık. 

ALTILI MASANIN TERKİ VE TBMM 

Hele de Altılı Masa ile her kesimden ilgi görmeye başlayınca, merkez sağdaki boşluğun dolacağına inanmaya başladık. Ama işte, parti başkanlarını ‘lider’ yapan kırılma noktasına takıldı Meral Hanım! Altılı Masa’yı terk ederek hem onu sevenlere büyük bir stres yaşattı, hem de kendisi alt üst oldu.  
Psikiyatri bilimi, büyük stres yaşayanların kimi zaman büyük yanlışlar yaparak geçmişlerine sığındıklarını söyler! 
Acaba Meral Hanım, Altılı Masa’yı terk ederken böyle bir stres mi yaşadı da, kendisinin bulunmadığı TBMM’yi İYİ Parti’nin MHP’lileri için dikensiz gül bahçesine çevirdi?
Bu bahçeye bakar mısınız; Koray Aydın Grup Başkanı! Grup Başkanvekilleri ise Erhan Usta ile Musavat Dervişoğlu.
Bundan sonraki gelişmeleri ilgiyle izleyeceğiz!