İmamoğlu, kendisine “Ahmak” diyen İçişleri Bakanı Soylu’yu mahkemeye verdi mi, bilmiyorum. Keşke vermiş olsaydı. Ortaya ilginç bir mahkeme kararının çıkacağı kesindi.

İmamoğlu, kendisine “Ahmak” diyen İçişleri Bakanı Soylu’yu mahkemeye verdi mi, bilmiyorum. Keşke vermiş olsaydı. Ortaya ilginç bir mahkeme kararının çıkacağı kesindi.

Daha önce, Akbil yolsuzluğu davasında Recep Tayyip Erdoğan’ı akladığı için vali yapılan Hüseyin Avni Coş, 10 Kasım töreni sırasında bir yurttaşa “Gavat!” demiş, yurttaşın şikayetçi olması üzerine de mahkeme ‘takipsizlik’ kararı vermişti. Bu kez yurttaş Yargıtay’a başvurunca benzer bir karar da oradan çıkmıştı;

“Gavat demek görev suçu değildir!”

O zamanın İçişleri Bakanı zaten Vali Coş’un yanında yer almış ve yapılan idari inceleme sonunda şu kararı vermişti;

“Vali, ağır tahrik altında olduğundan istemeden bu sözü sarfetmiştir. Kasıt olmadığından herhangi bir işleme gerek yoktur!”

      OLAYIN BENİMLE İLGİLİ BÖLÜMÜ

‘Gavat’ sözcüğünün bir hakaret olmadığını anlayınca ben de o zaman Odatv’de, “Gavat Aklandı” diye bir yazı yazmıştım.

İlk bakışta, gerçekten de ‘gavat’ sözcüğü aklandığı için bu başlıkta sakıncalı bir şey olmadığını düşünebilirsiniz.

Ama durum öyle olmadı: Vali Coş, “Bana Gavat diyor!” iddiasıyla beni mahkemeye verdi.

O zaman görev yeri Adana olduğu için iki kez Adana’ya gidip gelmek zorunda kalmıştım.

Sonunda ben beraat etmiştim! Benim ona ‘gavat’ demediğimden mi, yoksa ‘gavat’ sözcüğünün aslında bir hakaret olmadığından mı, hakim böyle bir karar vermişti, bilmiyorum…

                 GELELİM İMAMOĞLU’NA

Eğer İmamoğlu, kendisine ‘Ahmak!’ diyen Soylu’yu mahkemeye vermiş olsaydı, nasıl bir mahkeme kararı çıkardı acaba?

Elbette çıkacak olan, Vali Coş’u koruyan, yani ‘gavat’ sözcüğünü aklayan karardan farklı olmazdı.  

İmamoğlu’nun Soylu’ya tepki verirken; ‘Asıl ahmak İstanbul seçimlerini iptal edenlerdir,’ diyerek onu doğrudan değil dolaylı hedef alması, devlete olan saygısından başka bir şey olmadığı ortada! Doğrudan, ‘ahmak sensin!’ demek, İmamoğlu’nun ‘devlet terbiyesi’ ile zaten ters düşecek, konuşma düzeyini aşağı çekecekti. Nitekim bunu yapmadı ve ‘seçimleri iptal ettirenler’ dedi ve siyasi güç olarak Soylu’yu suçladı.

Ahmak sözcüğünden medet umanların organize hareketi daha da genişleyecek gibi görünüyor. Yasaları, etik ve kural dışı ve kişiye özel yorumlarla kullananlar kendilerini kazançlı gibi görebilirler.

Ama gün gelir de yasaları hukuk içinde yorumlayanlar egemen olurlarsa bunu yapanları, hizmet verdikleri ağababaları bile kurtaramazlar!

Yaptıklarından pişman oldular mı bilmiyorum ama…

Geleceğin Türkiye’sinin önderini belirledikleri bir gerçek…