Ard arda  “Adalet Yürüyüşleri’ yapan Cumhuriyet Halk Partisi’nde parti içi temsilde yaşanan ağır adaletsizlik  giderilmiyor.

Yaklaşan kurultay öncesinde henüz gündeme bile gelmeyen temsilde adalet konusu CHP’nin geleceğini de çok etkileyecek.  
Seçim kaybının ardından önseçim yöntemini dillendiren CHP, partinin yönetim mekanizmalarını belirleme süreçlerinde yıllardan beri “Yarattığı adaletsizliği” giderme konusunda şu ana kadar adım atmadı. 

“Kemal Kılıçdaroğlu gitsin mi kalsın mı” ikileminde kalan değişim tartışmalarında bugün size bazı rakamlar vererek yaşanan parti içi adaletsizliği gözler önüne sermek istiyorum. 

Önümüzde CHP’yi şekillendirecek kurultayda Özellikle de en büyük ceza verilen kentlerden birisi İzmir. Seçmeninin  CHP’ye güvendiği kadar CHP, seçmenine güvenmiyor. 

Partinin geleceğini daha çok İzmir’den gitmesi gereken temsilciler yerine Konya’dan, Diyarbakır’dan giden delegeler belirliyor. Dolayısıyla İzmir’in parti içerisinde özgül ağırlığı aldığı oy ve üye sayılarına bakıldığında yüzde 10 bile etmiyor. 

İşte size adaletsizliğin resmi

CHP tüzüğüne göre son kurultayda İzmir 56 delege ile temsil edildi. Buna karşılık Konya 30 delege, Diyarbakır ise 24 delege ile temsil edildi. Bu iki ilin toplamı İzmir’den sadece 2 kişi eksik. 

Peki buna karşılık 2023 seçimlerinde ne oldu? İzmir toplamda 1 milyon 285 bin 263 oyla CHP’yi birinci parti yaptı. Oy oranı ise ittifak olmaksızın yüzde 40.1’i buldu. Konya ise 30 delege ile temsil edildiği CHP’ye ilden yaklaşık 126 bin oy toplayabildi, iki milletvekili çıkardı. Barış Bektaş ile Hasan Ekiciyi milletvekili yapan Konya’da oyların yüzde 13.6’sını CHP aldı. Diyarbakır ise yüzde 8.2 oy oranını 76 bin 293 seçmenle kazandı ve Sezgin Tanrıkulu güç bela seçildi. Ama Diyarbakır’ı CHP’de 24 delege temsil ediyor. 

Üyeye göre adaletsizlik

Bir de üyeliklere bakalım CHP'nin 5 Mayıs 2022 itibarıyla üye kütüğünde kayıtlı 1 milyon 337 bin üyesi bulunuyordu. Bu üye sayıları bugün de benzer durumda. Üye sayısının illere göre dağılımında 289 binle İstanbul başı çekerken, 167 binle İzmir, 85 binle Ankara, 48 binle Antalya, 45 binle Adana, 44 binle Mersin, 38 binle Muğla, 37 binle Aydın 37, 33 binle Hatay ve 31 binle Bursa takip etti. 

İzmir’in 200 bine yaklaşan güncel üye sayısına karşılık 90 bin rakamındaki Ankara CHP’yi yapılandırmak için kurultaya 72 delege ile gidiyor. 
Partiye üye kazandıramayan ama partiyi yöneten bir durum Ankara’da yaşanıyor.  Ama delege sayısında yarıda kalmasına karşın 16 temsilci daha fazla gönderiyor kurultaya.

CHP’nin bu tabloya bakıldığında sıfır çektiği illerden Parti seçimlerine üyeler gidiyor. 
Bu durumu CHP’de adalet bekleyenlere daha iyi ancak şöyle anlatabilirim. Oy alamıyorsun, üye yapamıyorsun ama partiden anlı şanlı “Savcı Sayanlar” çıkarıyorsun ve dönüp sana hakaret ediyor. 

Yazıda durumun vehametini  şu rakamlarla daha iyi vurgulamak mümkün:
“CHP'nin en az üyesi, 391 kişiyle Bayburt'ta olduğu belirlendi. Partinin Hakkari'de 638, Bingöl'de 669, Iğdır'da 681, Bitlis'te 683, Siirt'te ise 709 üyesi var. CHP'nin 973 ilçeden 37'sinde üye sayısı 1 ile 49 arasında kaldı. Buna göre, partinin Çankırı Yapraklı'da 9, Çankırı Korgun'da 12, Konya Akören'de 32, Kırıkkale Bahşili'de 40, Bolu Dörtdivan'da 44 üyesi bulunuyor. CHP'nin Siirt'in Tillo ilçesi ile Sivas'ın Doğanşar ilçesinde ise 3'er üyesi var.”

PM’nin yüzde 10’u İzmir’in olmalı 

seçmen ve üye sayılarına baktığınızda CHP Parti Meclisi’nin en üz yüzde 10’u İzmir temsilcilerinden olmayı. Bu sayı en az 6 üye demektir. Halen bildiğim kadarıyla sadece iki  üye ile temsil ediliyor.  Bunlardan bir üye de tartışmalı. 
Diyeceksiniz ki delegeden oy alsınlar PM’ye girsinler. Yukarıdaki tabloyu yaratanlar üye yapamayan, oy alamayan illerden delegeleri nasıl etkileyeceklerini ! gerçekten çok iyi biliyorlar. Bu nedenle düzgün, başarılı bile olsa siyasetçinin bu delegeye ulaşması mümkün olamıyor.