İnciraltı'nda oturuyor Balçova'da okula gidiyorduk. Saat başı otobüs vardı. Pazar günleri iki kardeş Güzelyalı'daki Köşk sinemasına gelirdik. Sabah saatlerinde çocuk filmleri vardı. Onları izler, büyük bir mutlulukla evimize dönerdik. Troleybüsle yolculuk yaparken deniz kıyısındaki cumbalı muhteşem evleri seyretmekten ayrı bir keyif alırdık. Bir akrabamız Bostanlı'da oturuyordu, onlara gitmiştik. Bize şehirlerarası yolculuk gibi gelmişti. Bir ilkokul öğrencisi olarak Alsancak, Bayraklı ve Karşıyaka'daki cumbalı bahçeli evlerin birbirine benzemesine şaşırmış ve hepsini aynı ustanın yaptığını düşünmüştüm. Cehaletim ortaya çıkmasın diye de sormayı bile denemedim. 

Sahillerde apartmanlar vardı ama hiç biri denizi görmemizi engellemiyordu.

Sonra büyüklerimiz kenti geliştirmeye karar verdiler...

İlk olarak deniz kıyısındaki cumbalı evlerin canına okudular. Yerlerine bitişik nizam apartmanlar dikildi. Bütün sahil bu dev yapılarla kaplanınca Çin Seddi ortaya çıktı ve geride kalanlar denizden mahrum edilmiş oldu. Arkalarda iklim bile farklıydı artık. Yazın esen imbat bile duvara çarpar gibi geri dönüyor ve şehre ulaşamıyordu. 

Hazır deniz kıyısı işgal edilmişken, kanalizasyon boruları da denize doğru bırakıldı. Bu başarılı girişim sonucunda güzelim körfez lağım çukuruna dönüştü.

Bütün bunlar rant yüzünden gerçekleşmişti. Pek çok insan pek çok para kazandı. Sonra kazanılan paraların çok üzerinde bir maliyetle körfez temizleme çalışmaları başladı. Hala da devam ediyor. Körfezin eski haline gelmesi için her halde 50 yıl daha lazım. Belki de o şans kayboldu.

Şimdi görüyorum da hiç akıllanmamışız.

Çevre Mühendisleri Odası bas bas bağırıyor; “Yapmayın, İzmir beton kente dönüştü...”

Çeşmeli çevrecilerin derdi de aynı. Turizm tesisi adı altında 160 milyon metrakarelik alanın tek bir kararnameyle ranta kurban edilmesinden korkuyorlar.

Endişenmekte de yerden göğe kadar haklılar.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı son 10 yıl içinde 211 tesise izin vermiş. Bunların arasında maden ocakları ve kırma eleme tesisleri gibi yeşili yok edecek projeler de var.

Yani hakkını yemeyelim bakanlık iyi çalışıyor...