Türkiye’de her 2 kişiden biri geçinemiyor.
Gelirler, giderleri karşılamıyor.
Türkiye’de 40 milyon kredi kart var. Gelir yetmeyince kredi kartları devreye giriyor. Kredi kartı ile ödeme 1.7 trilyon lirayı buldu.
Kredi kartı emeklinin ve dar gelirlinin bir bakıma son umudu, bir bakıma çıkmaz sokağı.
Emekli ve dar gelirlinin cebinde nakit para yok, kredi kartı var. Bankalara borçlu sayısı 42.3 milyona ulaştı. Kişi başı ortalama borç 104 bin 888 TL.
Kredi kartı olmayanlar yardım almak, karnını doyurmak için devletin kapısını çalıyor.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığından gıda yardımı alan hane sayısı 2019 yılında 688 bin 507 iken 2025 yılında yardım alan hane sayısı 3 milyon 537 bin 185 oldu.
Türkiye ‘’ekmek yeme’’ şampiyonu oldu. Kişi başına yıllık ekmek tüketiminde 2025 de Türkiye 199.6 Kg ile ekmek tüketiminde Dünya 1’ncisi oldu.
Türk-İş’e göre 2025’in Mayıs ayında 4 kişilik bir ailenin aylık gıda harcaması 24 bin 30 liraya yükseldi. Gıda enflasyonu yıllık yüzde 35.60 oldu.
Bir dürüm-ayran 380 lira. En büyük paramız 200 TL, dürüm-ayran almaya yetmiyor.
200 TL 2005 yılında tedavüle çıktığında 140 Euro alıyordu; Bugün 200 TL ile ancak 4.5 Euro alınıyor.20 yılda paramızın geldiği nokta ve alım gücü 200 TL’nin düştüğü acıklı durumla anlatılır.
2002 yılında AKP iktidara geldiğinde orta halli çalışan 90 maaşıyla araba alabiliyordu ! Bugün ‘ kaç maaşa araba alınabiliniyor’’ diye soracak olursak;
Tam 297 maaş… 25 yıl 7 ay yemez- içmezseniz araba alabiliyorsunuz.
Acaba, bundan Bakan Mehmet Şimşek’in haberi var mı?
1 kilo dana kıyma için Türkiye’de 1.5 gün çalışmak gerekiyor.
1 litre ve mazotun fiyatı 50 lirayı geçti. Bu zam İğneden, ipliğe beraberinde yeni zamları getirdi.
Karpuz dilimle, Kiraz taneyle, ekmek askıda680 lira olan dana eti, 850 lira oldu. 1 kg karpuz, 1 kg kiraz, 1 kg erik toplam 1500 lira. Kirazın tanesi 10 lira oldu.
Ev kirasına yüzde 60, Elektriğe yüzde 30, Doğalgaza yüzde 40, Gıdaya yüzde 100, cezaya yüzde 100, Harçlara yüzde 80 zam.
Kiracı sayısı 24 milyona ulaştı. Fiyatlar 18, kiralar 12 kat arttı. 1.6 milyon konut satılamadan stokta kaldı.
Peki, Memura ve emekliye 1 kuruş seyyanen zam yapmak istemeyenler bunun farkında mı?
2018-2025 yıllarına yani Türkiye’nin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle yönetildiği 7 yılın fotoğrafına bakalım;

2018 2025
Dolar: 4 TL 39.67 TL
Euro: 5 TL 45.75 TL
Benzin: 7 TL 51 TL
Mazot: 6 TL 52.57 TL
Çeyrek Altın 360 TL 6.980 TL
Enflasyon: % 20 % 35.41
Dış Borç: 448.5 milyar dolar 515.500 milyar dolar
Para kazanamayan şirketler ve dükkanlar birer birer kapanıyor.
2025 Mayıs ayında tasfiye edilen ve kapanan şirket ve ticari işletme sayısı TOBB verilerine göre 2 bin 921 oldu. 2025’in İlk 5 ayında kepenk indiren şirket sayısı 11 bin 108’e ulaştı.
Dükkanını kapatan esnaf sayısı ise, (TESK verilerine göre) 2025 yılının ilk 5 ayında 49 bin 97 oldu.
Kepenkler niye iniyor? diye soracak olursak; TL yabancı para birimi karşısında değer kaybediyor. ÖTV düzenlemesinin etkisiyle artan akaryakıt fiyatları, mesken ve dükkan kiraları alım gücünü yok etti.
Fabrika ürettiği malı 1 ay sonra sattığı fiyata üretemiyor.
Dükkan sahibi sattığı malı, sattığı fiyata yerine koyamıyor.
Piyasada alanda, satanda kaybediyor.
Kamu kurumları zarar ediyor; PTT zararda, Çay-Kur zararda, BOTAŞ zararda, Türk Şeker öz sermayesini tüketti.
Ama birileri kazanıyor!
Türkiye’de gelir eşitsizliği var;
Ülke ekonomisinin modeli ise, tartışmalı! Nasıl mı? İşte kaynaklar;
Ağır trafik cezaları,
Yüklü miktarda vergiler,
Akaryakıt, alkol ve sigara zamları,
Ehliyet, Pasaport, noter zammı.
Yılın il 5 ayında saniyede 307 bin lira, dakikada 18.4 milyon lira, saatte 1.1 milyar lira, günde 26.5 milyar lira, ayda 801.3 milyar lira.
5 ayda toplam 4 trilyon 6 milyar 528 milyon lira vergi ödendi.
Dünya eşitsizlik raporuna göre, Türkiye’de en zengin yüzde 1’lik kesim servetin yüzde 40’ına sahip.
İşte 2025 yılında Türkiye’nin fotoğrafı;
-Hayat pahalılığı, enflasyon, zamlar devam ediyor.
-Halk açlığa ve yoksulluğa terk edildi.
-Son 3 yılda 282 bin Türk vatandaşı, ülkesini terk etti.
-15 milyon 628 bin emeklinin 3 milyon 657 bini barınma ihtiyacını karşılamıyor.
-Geçim zorlanınca 1.5 milyon çocuk okulu bıraktı.
-Yasal takibe düşen kredi miktarı 328 milyar, Tüketici Kredileri 2 trilyon 92 milyar liraya, Kredi kartı borçluları yüzde 257 arttı.1 milyon 859 bin kişi takipte.
-Çalışanların yüzde 60’ı asgari ücretle çalışıyor. Asgari ücret 22 bin 100 TL. Asgari ücretle 24.5 kilo kiraz alabilirsiniz.
- 4 milyon emekli en düşük emekli maaşı 14 bin 469 TL ile geçinmeye çalışıyor.
-İşsiz sayısı Geniş tanımlı 11.4 milyon. TÜİK rakamına göre 2 milyon 884 bin kişi.
-Fakirlik her geçen gün hızla artıyor. Türkiye’nin 25 milyonu yoksul ve fakir. Halkın yüzde 30’u açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşıyor.
Emekliye ve memura gelince maaş zammı yüzde 15, asgari ücretliye ise ‘’başka bahara’’ deniyor.
Peki, sormak gerekir: ‘’Emekliye yok, kime var ?’’
Türkiye’de emeklinin yaşama koşullarının zorluğunu örnekler ve rakamlarla anlatmaya çalıştım. Emekliye seyyanen zam yapılmadan yüzde 15-16 zammı yeterli bulmak, ‘’sözün bittiği’’ yerdir.
Bakan Mehmet Şimşek, ‘’Devletin Baba’’ olduğunu unutmuş.
.