Sahi en çok mutlu olan şair kimdir deseler, ilk anda sizin aklınıza kim gelirdi? Vallahi benim aklıma şiirine saygı ve sevgi duyduğum bir şair, Ayten Mutlu gelirdi. Mutluluk şiirleri yazdı mı acaba Ayten Mutlu? Tüm şiirlerini okuyamadım, ama şu dizelere de hayat verdi:

dupduru bir yürekle sevebilmek ne güzel
bir gönüle bin gönül verebilmek ne güzel
bunca yarım kalmışlık içinde bir an oldu
yoğrulup bütünleştik diyebilmek ne güzel

Adı ve soyadı mutlu olanlar gerçekten hep mutlu mudurlar? Hem kadın hem erkek adı olarak da kullanılan, çağrılan “mutlu”lara selam olsun o zaman.

***

Mutluluk göreceli bir kavram. Kişinin yaşama, dünyaya, olaylara, insanlara bakışına göre değişir.

İnsan yaşamı salt mutluluk üzerine kurulmuş değil elbette; acısı, hüznü, kederi, çilesi, derdi, tasası, kaygısı, umarsızlığıyla da iç içedir.

Ne ki umut mutluluğun, sevinçlerin, erincin, gönencin de açarıdır. İyi müziği, iyi şiiri, iyi kitapları, güzel resimleri, güzel arkadaşlıkları, dost söyleşileri seven insanlarumudun ipine tutunurlar, mutluluğu yakalarlar.

Şairler hep mutluluk üzerine şiir yazmazlar elbette; ama dünya insanlarının barış, sevgi, eşitlik içinde, baskıdan, şiddetten, sömürüden ırak, daha mutluyaşamasını isterler. Sorumluluk bilincinde olan şairlerin derdi de budur işte. Şiirlerinde toplumsal duyarlığı, gerçekliği yansıtmaya, seslerini duyurmaya, savaşım vermeye çalışırlar.

Geçen hafta 21 Mart Dünya Şiir Günü’nde şair Ahmet Günbaş sanal ortamda

paylaşmıştıSalâh Birsel’in “Güneş Ülkesi” şiirini. İçim ısınmıştı yeniden. Yeri gelmişken o güzel şiiri ben de paylaşmadan geçemeyeceğim.

Güzellik şiirdedir / Şiir seversen mutlu olursun / İçini dörde katlar / Umuduna kavuşursun

Şiiri seversen / Zekâ yaşın büyür / Kimselere dokunmaz /Hayvanları öldürmezsin

Şiiri seversen / Uzak dağlar yakın olur / Yalnızlar alkış tutar / Güller laleler ürperir

Şiiri seversen / Yoksullara eğilirsin / Herkesin lokmasını sayanlarla / Tilki ufaklarıyla dolaşmazsın

Şiiri seversen / Yıldızlar kollarına atlar / Güneş bahçene yerleşir / Gece gündüz ışıldarsın

Şair Selami Şimşek de “Sahil Göçmeni” şiirinde bir başka sesle ulaştırıyor mutluluk duygusunu, sevincini bize

Göğsüm tutsak kuştan beter / Suyun dantelleştiği yerde beklerdim / Sayarak ateş böceklerini / Sessizlikten fazlaydı sevincim / Duyduğumda ayak seslerini

Durup dururken mutluluk üzerine yazmak nereden çıktı şimdi diyenler olabilir. Ona her zaman gereksinim duyuyoruz da ne ki mutsuz gündemlere de boğuluyoruz her gün.

Haber gazetelerde küçük olarak yer buldu. Dünyada 149 ülke ölçü alınarak yapılan araştırmada,mutlu ülkeler sıralamasında bu yıl yine sınıfta kalmışız!

Türkiye 104. sıraya gerilemiş! Geçen yıla göre oldukça aşağılara düşmüşüz! Daha da mutsuz olmuşuz.

Haberi okuyunca aklıma yine şairler geldi, onlardan ses alıp mutlu olayım dedim.

Ben de Bellek Pazarı (2002) kitabımda şunları karalamışım mutlulukla ilgili.

Mutluluk mu dediniz bayım? / Kant’a göre: edilgen / Bana göre kararsız / Zor çocuk / Sivilceleri ergen! / Mutluluk mu dediniz? / Az önce buradaydı”

Adı unutulmuşlara kayıtlı bir şairin Baki Süha Ediboğlu’nun “Yeter ki” şiirine kulak verelim, köşemin “3000 tıklık” sınırını zorlayarak:

Hayat her yaşta güzeldir / Sakin fırtınalı yorgun / Peynir ekmek her zaman azizdir / Yeter ki ağzının tadı olsun”

Sevgili dostlar, gönlüm ülkemiz insanlarının daha mutlu, ağız tatları yerinde, umutlu, esenlik ve aydınlık içinde olmalarından yana.

“Mutlu olmak varken…” Şair A.Kadir’e de saygıyla.