En iyi bildiğim şeyler; ahlak ve yükümlülüklerdir. Bunu da futbola borçluyum. -Albert CAMUS

“Ortaçağın ya da Rönesans’ın ayaktopu oyunlarının mirasçısıdır modern futbol. Kurallarının basitliği sayesinde önce Avrupa’yı, birkaç yıl içinde de bütün dünyayı fethederek tartışmasız en yaygın ve en evrensel spor haline geldi.”

Alfred Wahl, “Ayaktopu Futbolun Öyküsü” kitabına bu satırlar ile başlar. Meşin yuvarlağın şampiyonları, yıldızları; gönül verenlerinde tutku ve coşkuyu yüceltmiştir. Bugün futbol her tür sosyal çevrenin ilgisini uyandırmaktadır. “Frikik Ustası” Fransız star Michel Platini’nin, “Oynayan bir dünya güzeldir” sözü, buna uyandır! Bilgeye göre, futbolcular geçmişin Yunan şairleri gibi statların kahramanlarıdır! O futbolcular ki “sihirli yeşil halıdaki” şövalyelerdir. Andre Maurois için sporcu sözcüğü, şövalye sözcüğünün modern çevirisidir!

***

Futbolcunun ahlaksal değerleri vardır, mükemmel futbolcu erdemlidir. Elbet kazanmak ister futbolcu, çok doğaldır. Ama salt kazanmak için kuşandığı formasıyla o “sihirli halıya” ayak basmaz. Kendi onuru, oyunun şerefi için de performansını ortaya koyar. Hırçınlaşmayan dayanıklılığıyla, kurallara ve rakibe saygılı dayanıklılığıyla ahlaksal değerlerini koruyan her sporcu için Kipling’in şu dizeleri ne doğrudur; “Bilirsen zafere ulaşmayı/ Bozgun sonrası/ Ve ağırlamayı aynı yüzdeki bu iki yalancıyı/ Bilirsen diğerleri kaybederken/ Cesaretini ve kafanı korumayı/ O zaman krallar, Tanrılar, şans/ Ve Zafer/ uygar kölelerin olurlar sonsuza kadar/ Ve krallardan ve Şöhretten daha değerlisi,/ Adam olursun, evlat.”

***

Marcel Desailly, Fransa Milli takımı ve Chelsea’nın Afrika kökenli efsane kaptanıydı. Futbol gezegeninin krallarındandır da bir başka tarifle. On beş yıllık kariyerinde bir futbolcunun yaşayabileceği ve hayalini kurabileceği bütün şampiyonlukları yaşamış ender oyunculardandır. (Nantes, Marsilya ve Milan’da da oynamıştır)

Onun bir özyaşam öyküsü çalışması “Kaptan” isimli kitabı, profesyonel bir sporcunun meslek yaşantısını, bizim ülkemizde görmeye pek alışık olmadığımız boyutlarda yansıtır.

Gana’da tüm Afrika’da milyonlarca gencin kurduğu bir düşü geçirmiştir hayata Desailly.

Kolundaki kaptanlık pazubandıyla bireycilikten uzak, takım arkadaşlarının sorunlarına duyarlı olmasıyla, rakiplerine saygıda kusur etmemesiyle bilinir ünlü futbolcu.

Desailly’den bir başka Kaptan’a; Malatyasporlu Adem Büyük’e geçelim. Cumartesi hayati bir maça çıkmıştı Galatasaray evinde Malatyaspor’la. Beşiktaş’la şampiyonluk için çekişiyordu Sarı-Kırmızılılar. Farklı kazanmak zorundaydılar. Maçın 39'uncu dakikasıydı. Hızlı gelişen Malatyaspor atağında Chebake, yay üstüne ortaladı topu. Topla buluşan Adem Büyük gelişine vurdu ve takımını öne geçirdi. Malatya Kaptanı, oldukça sakindi. Hiç sevinmedi attığı gole. Sanki hüzünler açmıştı yüreğinde. “Gol hünerli” futbolcu, mütevazı bir şekilde dönüp kendi yarı sahasına gitti. Geçmişte Galatasaray’da da oynamıştır Adem Büyük! Oynadığı takımlardan bağımsız olarak herkes onu sevmiştir ve saygı duymuştur Kaptan’a. O da formasını giyip zaman zaman sevindiği, zaman zaman da üzüldüğü takımlara yürekten saygısını göstermiştir.

Adem Büyük, futbolun sadece galiplerin değil yenilenlerin de oyunu olduğu göstermiştir bir kere daha. Olduğun gibi olduğun için teşekkürler Kaptan! Hep böyle kal! Kariyerinin sonuna vardığında dönüp geriye baktığında, çok şey başardığını göreceksin. Adem Kaptan, her zaman yeşil renkli sihirli halıda görmekten haz duyacağımız futbolculardandır. O sadece futbol alanlarında giydiği formanın hakkını verecek denli profesyonel ve bir futbol işçisi kadar çalışkan, disiplinli olduğu için Büyük’tür! Ve de futbol kitabında yerini almıştır.

***

Alkışlarımız; Maradona, Cruyff, Beckenbauer, Messi, Desailly kadar şöhretli olmasa da “haysiyetli duruşundan futbol anlayışından asla ödün vermeyen, spor alanlarındaki kirli savaşlara yenik düşmeyen” Adem Büyük’e. Alkışlarımız, son düdüğe kadar mücadeleden kopmayan Şampiyon Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe’ye. Onur ve haysiyetiyle oynamış/ oynayan tüm futbol emekçilerine. Şampiyonluklar, kupalar, puanlar; futbolu erdemlilik kuralları içinde, insan olduğunu unutmayanların, en iyi biçimiyle oynamaya çalışanların, oynayanların olmalıdır!..