100. yılını kutladığımız Cumhuriyetimizde, 2023 itibariyle hala ve yine yeni yeniden…

Trajikomik bir şekilde -kimsenin adil olduğunu sorgulayamayacağı bir seçim yapmayı- başaramamış gözükürken… Gözümüzün bebeği Göztepe Bodrumspor deplasmanında Traore asistinde Ngalina ile 0-1 öne geçse de, sonrasında sevgili Arda Özçimen’in büyük hatasıyla yediği gole engel olamayınca sahadan 1-1’lik sonuç ve bir puanla ayrılarak… Play off ilk maçında yine aynı sahada aynı rakip Bodrumspor ile oynamaya hak kazandı.
***
Takım bu sonuçla ligin ikinci devresini maç başı ortalama 2 puan ile… Ligin tamamını ise en az gol yiyen ikinci takım olarak… En çok gol atanlar arasında ise 9. sırada tamamladılar…
***
Kaptanlığı kendisinin devretmiş olduğunu dilediğim Yasin Öztekin’i fazla kızakta tutmuşlar… Form kaybetmiş… İlk devre 24 puan alındıysa en az yarısında o vardı ve play off'ta kağıt üzerinde en tehlikeli oyuncu o… Umarım bu kısıtlı sürede tekrar forma sokulabilir.
***
***
Takım son dört maçta da berabere kalıyor… Ya da dört maçtır kazanamıyor… Ne zaman ki playoff'a kalacakları garanti gibi olduğunda gevşemeye başladılar… Bu maçta 1-1 sonrası bile taçlarda zaman geçirilmesini anlayabilmiş değilim…
***
Dört maçın ortak özellikleri… Takımın maçların önemli kesiminde kendini adeta dizginleyerek oynaması, 90 dakikanın kısıtlı anlarında fiitbol oynamaya çalışmaları (ki isteyince gayet güzel ürün koyuyorlar ortaya)… Bir şekilde gol ya da goller bulnaya devam ederken… Rakiplerin maç 100 yıl oynansa gol atacak halleri yokken… Anlamsız bir şekilde, adeta kendi kendilerine gol yeme açısından kendilerini tutamamaları… Pek çok taraftara göre ülkemizin maç sonucuna etki etme olasılığı en yüksek orta ya da video yardımcı hakemleri arasında bulunan (Suat Arslaboğa, Mustafa Öğretmenoğlu vs.) hakemlere saha içi hareketlerine azami dikkat ederek önlem alamamaları… En olumlu ve play off'a umutla baktıran özellik ise, mağlup duruma düştüklerinde son ana kadar inat ederek bir şekilde tepki verebilmeleri… Kazanmak zorunda iseler kazanmaya yakın olabilmeleri…
***
Türkiye Futbol Federasyonunun play off planlamasına baktığımızda… Play off finalini hafta içine koymak ancak bizim fitbol federasyonumuza yakışırdı… Çok az seyircili takımlar için ellerinden geleni yapmaya devam ettiklerini görüyor… Karara imza atanları bu olağanüstü harika kararları için canı gönülden kutluyoruz… Marka değeri bu şekilde artırılıyor sanırsam…
***
Kişisel tarihim boyunca Göztepe’nin her üst lige çıkışında atanlar daha üst düzeydi… İlk kez farklı, daha takım gibi bir takım sistemiyle… Hemen her maçta gol atarak ama daha çok gol yemeyerek play off'a gittiler… Bu sezonun ikinci devresinde işleyebilen algoritma kalan maçlarda işleyecek mi göreceğiz.
***
Velhasıl-ı kelam… Yönetimden şu ana kadar tek açıklama gelmeyen play off'da… En kibar deyimle saçma ve adaletsiz bir şekilde rövanşı olmayan ve deplasmanda oynanacak ilk maç en zoru olacak… Geçerlerse… Kimse sakatlanmaz, anlamsız kırmızı kart görmez, saçma sapan penaltılar ya da son dört maçtaki gibi adeta kendi kendine goller yememeyi becerirlerse… Olası penaltılarda kaleciler erken atlamazsa… Hakemler tarafından doğranmadan, adil maçlar oynamaları başarılırsa ki yönetimin temel görevi şu an bu maçların adil oynanabilmesi için İzmir’deki tüm siyesetçilerden destek istemesi olmalıdır… Gözümüzün bebeği Göztepe, çok çok büyük olasılıkla kırmızı elmaya bir kez daha ulaşacaktır… Gelen günler geçen günlerden güzel, sonu üst lig olsun…

Not: Alt lige düşen Altınordu’ya geçmiş olsun…