“Herşeyi yazarım da/ zamanı yazamam/ o yazar çünkü beni” demiş Şair Oruç Arıoba…

6 Şubat’tan 6 Mart’a uzayan saliseler, saniyeler, dakikalar, saatler, günler, haftalar ve ay…

1 ay oldu tamı tamına… Kahramanmaraş merkezli depremlerin yıkıp geçtiği kentler, un ufak ettiği binalar, darma duman ettiği hayatlar, yitip giden insanlar… Şimdi diyebilir miyiz ki zaman her şeyin ilacı?

Depremlerden etkilenen şehirler arasında; Hatay kozmopolit bir yapısı olan, Türk, Arap, Hristiyan, Arap, Çerkes, Kürt ve Ermenilerin kentin yerlilerini oluşturduğu hem kültürel mekanları hem de insan çeşitliliği anlamında tam bir kültür mozaiğiydi. Şimdi yok…

İslam, Hristiyanlık ve Musevi inançlarının iç içe yaşadığı, demokrasi, hoşgörü, farklılıkların birliği ve daha nice nicesinin harmanlandığı bir kentti Hatay. Üç dinin kesiştiği o kentte şimdi acı ve gözyaşı var. Hala enkaz altlarındaki canlarını arayanlar var.

***

Tarihi Antakiya…Akdeniz ve Suriye’nin kesişme noktasındaki bu kentte depremle birlikte çok sayıda kültürel varlıkta ya yok oldu ya da hasar gördü.  Kültür ve Turizm Bakanlığı depremde zarar gören tarihi yapılarda hasar tespitlerinin yapıldığını, yapılardan ayrılan her parçanın koruma altına alındığını açıkladı. Depremden etkilenen iller içerisinde kültürel miras açısından da en çok yara alan il Hatay oldu. Onlarca medeniyete ev sahipliği yapan kentte kültürel varlıkların birçok hasar görürken bazıları da tamamen yıkıldı. Bakanlık Mart ayı itibariyle beklemeksizin rölövesi ellerinde mevcut olan projeleri mevcut yapılarda restorasyona başlayacaklarını duyurdu. Hatay’da sevindirici olan gelişme, Arkeoloji Müzesi’nin az hasar almış olması. Müzedeki eserler güvenli bir şekilde vitrinlerinden alınarak nakledilmiş. Hatay’ın Samandağ İlçesi’nde 1800’lü yıllaarda İngilizler tarafından yapılan Protestan Mektebi hasar aldı.

Hatay Devleti döneminde meclis binası olarak kullanılan Antakya’daki kültür sanat merkezi de depremde çöken binalar arasında yer alıyor. Osmanlı döneminde yenilenen Antakya İlçesi’nde bulunan Habib-i Neccar Camii de yıkılan yapılar arasında yer alıyor. Caminin kubbesinin çöktüğü, duvarlarının yıkıldığı tespit edildi. Camii hristiyanlar için de önem taşıyor, İsa’nın havarilerinin mesajını benimseyen ilk kişi olan Habib Neccar’ın mezarı da camide bulunuyor. Yine Antakya’da bulunan tarihi Sarımiye Camisi’nin minaresinin de depremde yıkıldığı bilgisi paylaşıldı. İskenderun’da bulunan Latin Kalotik Klisesi de büyük ölçüde hasar alan yerler arasında bulunuyor. Affan Kahvesi 1910’lardan bugünlere gelen bir kültürel varlıktı, depremde burasının da hasar gördüğü öğrenildi.

***

Memlüklülerin inşaa ettiği Ulu Cami tamamen yıkılmış, 1920’lerde inşa edilen Fransa elçiliği olarak da kullanılan Antakya Protestan Kilisesi de yıkılan yapılar arasında. Antakya Azizler petrus ve Pavlus Rum Ortodoks Kilisesi’nin de büyük kısmının depremde yıkıldığı bilgisine ulaşıldı. Samandağ’daki Meryem Ana Rum Ortodoks Kilisesi, Aziz İlyas Rum Ortodoks Kilisesi, Vakıflı Surp Asdvadzadzin Ermeni Kilisesi, Mar Tekla Kilisesi, 113 yıllık Meryem Ana Ermeni Kilisesi, Kırıkhan Surp Krikor Ermeni Kilisesi, Harbiye’deki Şeyh Yusuf El Hekim Ziyareti ve Şeyh Derviş Ziyareti, Meryem Ana Ortodoks Kilisesi, Aziz Georgios Rum Ortodoks Kilisesi de depremde hasar gören yerlerden. Hatay Arsuz’da bulunan 500 yıllık tarihe sahip olan Mar Yuhanna Rum Ortodoks Kilisesinin tamamen yıkıldığı, 1963 yılında Papa VI. Paul tarafından Hac Yeri ilan edilen Antakya St. Pierre Kilisesi’nin de depremde istinat duvarının çöktüğü öğrenildi. İskenderun Karasun Manuk Ermeni Kilisesi, Mar Circos Kilisesi, Süryani Katolik Kilisesi….

Deprem birçok şeyi aldı götürdü. Bir ay oldu. Zaman ilerleyecek, hızla hiç farkına bile varmayacağız. Hataylılar yaşadıkları kente bir gün elbet geri dönmeyi ve yine yeniden o kenti ayağa kaldırmayı istiyorlar. Hatay ile ilgili twitter paylaşımlarını depremin ilk günlerinden beri takip ettiğim, depremde ailesini, arkadaşlarını çok sayıda sevdiğini kaybeden Selim, “Bu keder çok farklı. Sevgili Antakya’mın, ailemin ve arkadaşlarımın, topluluklarımın, kültürümün, geçmişimin ve geleceğimin yasını tutuyorum. Hepsi birden. Bundan kurtulabileceğimi hiç sanmıyorum. +25.000 fotoğraflık Antakya arşivimde kaybolmak. Kutsal topraklarımı derinden sevdim” cümleleriyle tüm Hataylıların hislerine tercüman oluyor. Selim, twitter hesabında fotoğraf arşivini paylaşarak Hatay’ın depremde aldığı yaranın ne kadar derin olduğunu gösteriyor, hissettiriyor.

***

“Zaman” diyor Şair Oruç Arıoba; “Herşeyi yazarım da/ zamanı yazamam/ o yazar çünkü beni/ Halbuki sıyırıp düşürmüştür/ tırnağımdaki çürüğü/ parmağımdaki yarayı/ kabuk kabuk geçirmiştir/ geçerken, sanki çoğalta çoğalta yazarak beni: özenli görkemli.”