Amerikalı astrofizikçi ve gezegen bilimci Neil deGrasse Tyson adını belki duymuşsunuzdur.

Kendisi astronomi alanında pek çok popüler kitabın da yazarıdır. 
Dr. Tyson'ın profesyonel ilgi alanları arasında yıldız oluşumları, patlayan yıldızlar, cüce galaksiler, Samanyolu var. 
Zamanında Times dergisi tarafından belirlenen ‘Dünyayı Etkileyen 100 Kişi’ arasında yer alan Tyson, meşhur “Cosmos: a Spacetime Odyssey” (Cosmos: Bir Uzay Serüveni) belgeselinin de sunuculuğunu yapmıştı.
Astrofiziğin popülerleşmesinde önemli rol oynayan bu renkli bilim insanının bana göre en ilginç özelliklerinden biri ise evrene, Dünyamıza ve varoluşa dair insanı düşünmeye sevk eden yorumlarıdır.

*
Bir belgeselinde, türlerin birbirleriyle bağlantısını ve her canlının varlığının bütünün varlığıyla olan ayrılmaz ilişkisini şöyle aktarmış: 
“Ormanda bir ağaç kesildiğinde diğer ağaçlar mağdur durumdaki ağaca yardım için el uzatır ve kökleri aracılığıyla su, şeker ve diğer hayat kurtarıcı besinleri mağdur ağaca gönderir. Komşu ağaçlardan gelen sürekli serum damlaları kütüğü onlarca, hatta yüzlerce yıl canlı tutabilir. 
Ve ağaçlar bunu sadece kendi türleri için yapmazlar, diğer türdeki ağaçlar için de yaparlar. 
Peki neden?
Varlıklarının tüm ormanın sağlıklı olmasına ve kendilerinden farklı olsalar bile diğer tüm türlere dayandığını bildikleri için olabilir mi?
Sizce ağaçların bizden daha uzun vadeli düşünebilmesi mümkün mü?”

*
Ağaçların bilgeliğinden insanın öğreneceği çok şey var. 
Mesela, hepimizin bütünün mikro parçaları olduğunu; birbirimizle kopmaz bağlarla bağlı ve her daim bağlantıda olacağımızı fark etmek.
Bireysel düşünmek yerine bütünün iyiliğini düşünmek. Çünkü bütünün iyiliğinin aslında her bireyin iyiliği anlamına geldiğinin idrakinde olmak.
“Bana dokunmayan yılan bin yaşasın” diyerek asla bir yere varılamayacağını anlamak.
Günü kurtarmayı değil her anı iyileştirmeyi düşünmek.
Biri düşerse, uzun vadede herkesin aşağı çekileceğini; ekosistemin tehlikeye gireceğini bilmek. Ve o yüzden düşeni hep birlikte kaldırmanın iyilikten öte önemine vakıf olmak.

Bence ağacın bilgeliğinde bu gezegenin nasıl her canlı için daha iyi, daha yaşanabilir hale gelebileceğinin cevabı saklı. Ağacın bilgeliğinde insan olma yolunda hangi adımları atacağımızın sırları var.

*
Çöpünü doğru kutuya at denizdeki yaşamı koru

Çöpüne Sahip Çık Vakfı, denizdeki kirliliğe dikkat çekti.  “Bir mavi balina günde 10 milyon parça mikroplastik yutuyor” bilgisini takipçileriyle paylaşan vakfın sosyal medyadan hesabından yaptığı yazılı açıklama ise şöyle: “Denizdeki çöpler insan dahil tüm canlılar için büyük bir tehdit oluşturuyor ve bu çöpler nedeniyle her yıl binlerce deniz canlısı yaşamını yitiriyor. Deniz kaplumbağalarının yaşamları çöplerin neden olduğu boğulma, yaralanma ve mide tıkanıklığı sebebiyle son buluyor. Denizdeki çöpler deniz kaplumbağalarının ve diğer deniz canlılarının midelerinde birikerek onları öldürüyor. Ayrıca denizlerimizdeki çöplerin neden olduğu kirlilik, besin olarak tükettiğimiz deniz ürünleri aracılığıyla insan sağlığına da zarar veriyor. Çöpüne sahip çık, doğru kutuya at!”

******************************************

Can Dostlar Dunyadanbihaber 27 Nisan

DÜNYADAN BİHABER

Cins sevdası hayvanların sağlığını bozdu

Köpekler başta olmak üzere kediler, tavşanlar ve diğer bazı evcil hayvanlar, insanların estetik tercihine göre üretiliyor. Seçici çiftleştirmeyle özellikleri ve görünüşleri değiştirilerek farklı cinslerin elde edilmesi yeni bir şey değil. Ancak 16. yüzyılda başlayan bu durum çağımızda aşırı seviyelerde yapılıyor. The Conversation’ın haberine göre, ciddi talep gören cins üretiminin hayvanlarda sağlık sorunlarına yol açtığını kaydetti. 

İngiltere’deki Kraliyet Veteriner Koleji tarafından açıklanan bazı bilgiler şöyle: Puglar gibi basık yüzlü köpeklerin çoğu ciddi solunum problemleri yaşıyor. Dachshund'ların kısa bacakları ve uzun sırtı omurga sorunlarına yol açıyor. Geniş omuzlu köpekler riskli olduğu için normal doğum yapamıyor. Cavalier King Charles Spaniel cinsi köpeklerde son derece acı verici olan beynin kafatasının tabanından dışarı çıktığı durum söz konusu. Bu da kalp rahatsızlıkları ve siringomiyeliye (beyincik sarkması) neden oluyor.

Cins üretimine karşı bazı adımlar da atılıyor. Örneğin Almanya insanların acı, ıstırap veya hasara neden olacak şekilde köpek yetiştirmesini önleyecek bir mevzuat üzerinde çalışıyor. Norveç'te ise Cavalier King Charles Spaniel cinsi köpeklerin yetiştirilmesi yasaklandı. 

Hayvan hakları savunucuları, birçok köpeğin vücutlarının bir sonucu olarak yaşadığı sağlık sorunlarına karşı hayvanseverleri daha doğal niteliklere sahip köpekleri sahiplenmeye çağırıyor.

*******************************************

Can Dostlar Bizimgezegen 27 Nisan

BİZİM GEZEGEN 

Dünya Günü’nde plastiksiz gelecek hayali vurgulandı

İklim değişikliği ve kirlilik başta olmak üzere dünyanın önemli çevre sorunlarına dikkat çekmek amacıyla kutlanan 22 Nisan Dünya Gezegen Günü, bu yıl da küresel etkinliklere sahne oldu.
1970’ten bu yana çevre konularında farkındalık yaratan Dünya Günü, bu yıl plastik krizini odağına aldı. 22 Nisan 2024 Dünya Günü’nde Earthday.org insan ve gezegen sağlığı adına plastikleri sona erdirme taahhüdünden taviz verilmemesi çağrısı yaptı. Tüm plastik üretiminin 2040 yılına kadar %60 oranında azaltılması talep edilerek, gelecek nesiller için ‘plastiksiz gezegen’ hedefi ortaya koyuldu.
Bu yıl “Gezegen ve Plastik” teması altında şu mesajlar verildi:
•    Plastikler sağlık açısından ciddi risk oluşturmakta; insanlık ve tüm canlılar için tehlike teşkil etmekte, Dünya üzerindeki hassas yaşam dengesini bozmaktadır. Bilim insanları vücudumuzdaki mikroplastiklerin kanser, otizm, Alzheimer, doğum kusurları ve düşen doğurganlık oranlarına kadar her şeyden sorumlu olabileceğine inanıyor. 
•    Petrol, gaz ve plastik endüstrileri sorumluluk almalıdır.
•    Plastik konusunda yaygın farkındalık sağlanmalıdır. 
•    Tüm tek kullanımlık plastikler hızla kullanımdan kaldırılmalıdır. Plastik kirliliğine ilişkin güçlü bir Birleşmiş Milletler (BM) Anlaşmasının acilen hayata geçirilmesi kritik önemdedir. 
•    Plastiksiz bir dünya inşa etmek için yenilikçi teknolojilere ve malzemelere yatırım yapılmalıdır.

********************************************************

Can Dostlar Kulagimizakupe 27 Nisan

KULAĞIMIZA KÜPE OLSUN

“Dünya herkesin ihtiyacına yetecek kadarını sağlar, fakat herkesin hırsına yetecek kadarını değil.”
-    Mahatma Gandi