Öylesine zengin bir coğrafyada yaşıyoruz ki, sahip olduğumuz birçok şeyin değerinin yeterince farkında değiliz; örneğin sağlık açısından en yararlı meyve olan zeytinin ve zeytinyağının…
Gelişmiş ülkelerde ve Türkiye’de en önemli ölüm nedeni kalp hastalıkları. Bunu beyindeki pıhtı veya kanama gibi dolaşım bozukluklarına bağlı felçler (inme) izliyor. 841.000 kişiyi kapsayan bir araştırma, hem kalp hastalıkları hem de felç riskini düşüren tekli doymamış yağların tek kaynağının zeytinyağı olduğunu göstermiş. 140.000 kişi üzerinde yapılan diğer bir araştırmada zeytinyağı tüketenlerde felç riskinin tüketmeyenlere oranla önemli ölçüde düştüğü belirlenmiş.

Zeytinyağının üçüncü en sık ölüm nedeni olan kanserin birçok türüne karşı (özellikle meme ve deri) koruyucu olduğunu destekleyen birçok araştırma var. Zeytinyağı kullanmanın yararlı olduğu diğer bazı hastalıklar şunlar: Hipertansiyon, hiperlipidemi, şeker hastalığı ve metabolik sendrom, romatoid artrit, Alzheimer, obezite (şişmanlık), depresyon, mide ülseri, ülseratif kolit ve osteoporoz.

6 yıl izlenen 12.000 gönüllü üzerinde yapılan araştırmada, zeytinyağı kullananlarda depresyonun yüzde 48 daha az sıklıkla gözlendiği bildirilmiş. Zeytinyağından zengin Akdeniz diyetinin beyin fonksiyonlarını olumlu etkilediği ve şeker hastalığı riskini yüzde 40 azalttığı; aşırı kullanmadıkça, zeytinyağının kilo aldırmadığı, aksine kilo vermeye yardımcı olduğu saptanmış.

Zeytinyağının içerdiği oleokantalın bir romatizma ilacı olan ibuprofen benzeri etki yaptığı, balık yağı ile birlikte romatoid artrit tedavisine yardımcı olduğu gösterilmiş.

Zeytinyağının tansiyon ilacına olan gereksinimi yüzde 48 azalttığını; günde 30 gram sızma zeytinyağının mide ülseri etkeni Helicobacter pylori enfeksiyonunu yüzde 10-40 oranında ortadan kaldırdığını gösteren araştırmalar var. Hayvan deneylerinde Alzheimer hastalığına yol açan beyindeki beta amiloid plakları azaltabileceği de gösterilmiş.

NEDEN SAĞLIKLI?

Zeytinyağının en önemli iki özelliğinden ilki, yüzde 73 oranında, tekli doymamış bir yağ olan oleik asit içermesi, diğeri ise içinde yüksek oranda antioksidan bulunması.

Oleik asitin iltihap (yangı) oluşumunu azaltıcı ve kansere karşı koruyucu etkisi var. Ayrıca yüksek ısıya direnç sağlıyor ve zeytinyağını pişirmeye ve kızartmaya en uygun yağ haline getiriyor.
Antioksidanlar da iltihap oluşumunu azaltıyor ve kandaki kötü yağların (özellikle LDL) oksitlenmesini önlüyor. Ayrıca kötü yağların düzeylerini düşürüp, yararlı yağın (HDL) düzeyini yükselterek, özellikle kalp ve beyni korurken, kronik hastalıkların riskini azaltıyor. Kronik iltihabın önlenmesi kanser dahil birçok hastalığa karşı koruyucu…

Bu bilgiler ışığında rahatlıkla “Zeytinyağı dünyadaki en sağlıklı yağ” diyebiliriz.

HANGİ ZEYTİNYAĞINI KULLANMALI?

Tabii ki sızma (extra virgin) olanı tercih edilmeli ve mümkünse ısıtılmamalı, çünkü ısıtıldığında zeytinyağının olumlu özelliklerinden bazıları azalabiliyor. Zeytinyağlı yiyecekler pişerken, yağın azının kullanılması, çoğunun pişip soğuduktan sonra eklenmesi doğru bir yöntem. Erken hasat zeytinyağı daha yüksek antioksidan içerdiğinden avantajlı. Kızartmada en ideal yağ, tütme derecesi çok yüksek olan zeytinyağı; bu amaçla filtre edilmiş sızma, rafine veya Riviera tipi kullanılabilir.

Ayvalık’taki dededen kalma zeytinlerimizi de sıkan Özgün Zeytincilik ürünlerini kullanıyorum, yıllardır. Kaliteli zeytin ve zeytinyağı, marketlerin dışında, yerel güvenilir firmalardan, internet siparişi ile de elde edilebilir.

Sağlığını düşündüğünüz sevdiklerinizle paylaşmanız dileğiyle…