Dilekler ihtimalleri doğurur.
Asla hayal kurmaktan ve dilek tutmaktan vazgeçme.
Çünkü her yaşanan an geride bıraktığın derslerin imtihanıdır.
Hayat senin!
Onunla ne yaptığın sana bağlıdır.
Ona iyi bak, ona iyi davran.
Pişmanlıklar gün gelir son nefesinde vicdanına öyle bir dokunur ki, mecbur o yükle gider ve yine o ağırlıkla geri gelmek zorunda kalırsın.
Kalp kırma.
Kalbini de kırdırma.
Kırıldıysa bile sevmeye devam et. Kim bardak kırıldı diye su içmekten vazgeçebilir ki?
Bu sene çok kayıp yaşadım; zamansız bu dünyadan göçenler, kendi kendine gidenler, benim gönderdiklerim ve niceleri...
Kısacası sağlam bir arınma yılı oldu.
Hayırlara vesile olmasını, sevdiklerimize sıkıca sarılmamızı, değerlerini ve kendi değerimizi bilmemizi ve ‘seni seviyorum’u boncuk gibi dağıtan yüzeysel tiplerden ziyade, sevdiğini iliklerimize kadar bizlere hissettirebilen özel insanlar ve ilişkiler diliyorum hepimize.
Mutlu yıllar olsun.
***
Bu kısa, net ve güzel yeni yıl dilekleri benim değil, ama altına imzamı rahat rahat atacağım kadar içime sinen satırlar.
Din, tarih ve politika alanlarında Türkiye'nin en önemli araştırmacı yazarlarından, yakın zamanda kaybettiğimiz Aytunç Altındal'ın kızı, benim de pek değerli arkadaşım Emine Altuğ Altındal'ın paylaşımı idi. Hazıra kondum anlayacağınız. Ama gerçekten içimden tam olarak geçenler bunlar.
***
Ben artık insanlara derdimi uzun yollardan anlatmaktan çok yoruldum.
Anlaşmaya çaba göstermekten, anlamaya çalışmaktan, anlayışlı olmaktan, yapılanlara olumlu bir anlam yüklemeye çalışmaktan.
Ve tüm bunların tıkır tıkır aktığı ilişkilerin güvenli ortamında bir hayat istediğime karar verdim.
İnsanların satranç gibi her hamleyi hesaplı attıkları sözde arkadaşlıklardan sıkıldım.
Çağlayanlar, gürültülü şelaleler gibi değil de, ılık ilkbahar güneşinde, saka cıvıltıları içinde sessiz bir ninni gibi akan berrak suda, kendi yolunu bulmuş ilişkiler istiyorum.
 

Not: Fotoğrafı Eylül ayında İngiliz Koyunda çekmiştim. Hani artık denizcilere ve halka kapatılan, yasaklanan Okluk'taki İngiliz Koyu. İçimi yakan bir konudur ya haydi şimdi ağzımızı açmayalım ilk günden.


Emineciğim'in dediği gibi benim için de müthiş bir arınma yılı oldu.
Sadece iyi günümde yanımda olanlar, sadece kötü günümde yanımda olanlar, durup durduk yerde manyağa bağlayanlar, havadan nem kapıp küsmeye meğililer, lüzumsuz alınganlar, yüzüne tükürsen şükür diyecek gamsızlar...
Sizinle sürdürdüğümüz yolculuğumuz burada sona erdi.
Ben bu ağır yük gemisinden iniyorum.
Büyük limanlar, büyük okyanuslar, fırtınalar, boralar sizin olsun.
Küçük bir yelkenlideyim artık.
Teknemde üç beş kişi, iki kedim, bir köpeğim.
Kıyı kıyı gezeceğiz biz. Hep sıcak sularda, hep sakin koylarda.
Güneş yüzümüzü, kalplerimiz ruhumuzu ısıtacak.
Ölüyorum deseniz artık size yağmurlu havada su yok.
Ne haliniz varsa görün.
Sığ, sakin, berrak sularda çıpçıp ayak çırpacağız biz.
Mümkün olduğu kadar sizden uzakta.
Bir de gün batımında lakerdayla rakı içeceğiz ki, işte onu hiç sorma.
***
Hepinize az insanlı, bol hayvanlı, deniz bereketinde bir yıl dilerim efendim.