Sabahattin Ali, Max Kemmerich tarafından yazılmış olan kitabı, “Tarihteki Garip Vakalar” adıyla 1936’da Türkçeye çevirmiş. (1907 yılında doğan Sabahattin Ali, 1948’de 41 yaşında öldürülünceye kadar; Dağlar ve Rüzgar, Değirmen, Kağnı, Kuyucaklı Yusuf, İçimizdeki Şeytan, Ses, Yeni Dünya, Sırça Köşk, Kürk Mantolu Madonna isimli kitapları da yazmış)

Kitapta, tarihteki hekimliğe ait ilginç bilgiler var. Bunları okuyunca kah gülüyor, kimi zaman da; “Geçmişte bu sıkıntıları yaşayan hekimlerin bugün çektiklerine şaşırmamak gerekir,” diyorsunuz!

- Würzburg kilisesi cerrahlık mesleğini uğursuz kabul ederek 1298 yılında rahiplerin cerrah olmasını ya da bir cerrah ile yakınlık kurmasını yasaklamış…
- 1300 yılında Montpellier’de tıp dersleri veren Villanovanus, bugün doktorların kullandığı tıbbi sözcüklerden yakınanları haklı çıkaracak şekilde öğrencilerine şöyle demiş;
“İdrarı tahlil edip bir şey bulamazsanız bir karaciğer obstrüksiyonu olduğunu söyleyiniz. Hasta baş ağrısından şikayet ederse bu ağrının da karaciğerden geldiğini söyleyiniz. Özellikle obstrüksiyon sözcüğünü çok kullanınız. Çünkü hastalar bundan bir şey anlamazlar ve onların anlamadıkları şeyleri söylemek çok etkili bir yoldur!”

- Le Sage’ın ünlü Gil Blas adlı romanındaki kahraman, ağır hasta olarak yatmaktayken, bir doktor bulunamadığı için ölümden kurtulmuş!
- Haçlı Seferlerine neden olan ve adına Kitle Psikozu denen hastalığı çocuklara da bulaştırmışlar. 1212 yılında Kuzey Fransa’da 30.000 çocuk, “Kutsal Savaş” adına gemilere doldurularak Haçlı Seferine götürülürken gemilerden yarısı Akdeniz’de batmış. Çocukların diğer yarısı ise Mısır’a götürülerek orada satılmış!
- 1800’lerde, Avrupa’da çeşitli salgınlar(!) yaşanmış: Bakire rahibeler arasında çırpınmalarla seyreden (ve erkeklerin yaptığı masajlarla iyileşen) salgın, ecinni çarpması salgını, vaaz dinleme hastalığı, Laponlar arasında dans salgını, İsa’yı aramak için geceleri çırılçıplak soyunarak ormanlara dalma salgını gibi…
- Aslında berber olan Marschal, Dördüncü Lui’nin özel doktorluğuna yükselmiş. Mesane taşlarını alma konusunda uzmanlaşmış. Yarım saatte beş kişinin mesane taşını alan bu Berber Doktor’un yıllık geliri milyonları aşmış. Kan almak için koyduğu ücret 2500 frankmış.
- 1690 yılında Paris hastanelerinde 700 000 franklık sülük kullanılmış.
Sabahattin Ali’nin böyle bir kitabı Türkçeye çevirdiğini bilen var mı?