İzmir'in yıllardır kronikleşen ve adeta bir düğüme dönüşen otogar sorununda, İzmir Büyükşehir Belediyesi (İBB) ile mevcut işletmeci İZOTAŞ arasındaki hukuk mücadelesi yeni ve şaşırtıcı bir boyut kazandı. İBB'nin, "haksız işgalci" statüsünde olduğunu belirttiği İZOTAŞ'tan, 4.5 milyon İzmirlinin hakkı olan ecrimisil bedellerini tahsil etmek için başlattığı yasal işlemler, mahkemenin son dakika kararıyla durduruldu. Belediye, bu karara sert tepki göstererek, "hukuka uygun" mücadelesini sonuna kadar sürdüreceğini açıkladı.

Milyonluk alacağa 'yürütmeyi durdurma' freni

Krizin merkezinde, İBB'nin, İZOTAŞ'ın haksız işgalden elde ettiği gelirler için 6183 sayılı kanun kapsamında başlattığı haczen el koyma işlemi yatıyor. Ancak, bir mahkeme bu işlem hakkında "yürütmenin durdurulması" kararı verdi. Bu karar, belediyenin biriken kamu alacağını tahsil etme girişimini şimdilik askıya almış oldu.

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden yapılan açıklamada, 4,5 milyon İzmirlinin hakkını korumak adına, yıllardır şehrin gündeminde olan bu kronik sorunun çözümü için yasalar çerçevesinde her türlü mücadelenin verileceği vurgulandı.

Bakanlık, yenilenmiş telefon satışı yapan firmaya inceleme
Bakanlık, yenilenmiş telefon satışı yapan firmaya inceleme
İçeriği Görüntüle

'Haksız işgalci' statüsü 2024'te başladı

İBB'den yapılan açıklamada, kamuoyunun dikkatine sunulan süreç net bir dille özetlendi. Belediyeye ait olan İzmir Otogarı'nı 1997'den beri işleten İZOTAŞ firmasının yasal kullanım süresi 2023 yılında resmen sona erdi. Şirketin sözleşme süresinin uzatılması yönündeki hem talebi hem de bu yönde açtığı dava, mahkemelerce reddedildi. Bu kararlara rağmen, İZOTAŞ firması 2024 yılının başından itibaren otogarı tahliye etmeyerek "haksız işgalci" statüsüyle kullanmaya ve buradan ticari gelir elde etmeye devam etti.

Kamu borcu 327 milyon tl'yi aştı

Bu haksız kullanım, belediye kayıtlarına devasa bir kamu borcu olarak yansıdı. İBB'nin açıklamasına göre, İZOTAŞ firmasının sadece ecrimisil (haksız işgal tazminatı) nedeniyle belediyeye olan borcu 327 milyon TL'ye ulaştı.

Ayrıca, firmanın sözleşme döneminden kaynaklanan yaklaşık 21 milyon TL'lik eski bir borcu için de icra işlemlerinin sürdüğü belirtildi. İBB'nin, şirketin otogardaki haksız işgaline son verilmesi (tahliye) talebiyle yaptığı hukuki girişimin de, bir başka mahkeme tarafından "ihtiyati tedbir kararı" verilerek durdurulduğu öğrenildi.

Aynı mahkemeden üç ay arayla zıt karar şoku

İBB'nin hukuk mücadelesindeki kararlılığını artıran en çarpıcı gelişme ise son kararı veren mahkemenin kendi geçmişiyle çelişmesi oldu. Belediye, yürütmeyi durdurma kararı veren aynı mahkemenin, sadece üç ay önce bambaşka bir karar verdiğini ortaya koydu.

Açıklamada, "Bugün yürütmenin durdurulması kararı veren aynı mahkemenin bir başka dosyasında, üç ay önce yine aynı işgalci İZOTAŞ firmasının aynı tip ecrimisile yönelik yürütmenin durdurulması talebi reddedilmişti ve istinaf talepleri de geri çevrilmişti" denildi. İBB, aynı taraflar ve aynı konu hakkında, aynı mahkemenin verdiği bu farklı iki kararın mevcudiyeti dikkate alınarak, son karara derhal itiraz edileceğini duyurdu.

'İşgalci tutum otogar yenilemesini de engelliyor'

Belediyenin bu konudaki ısrarının tek nedeninin alacak tahsili olmadığı, aynı zamanda otogarın geleceğiyle de ilgili olduğu vurgulandı. İzmirlilerin yıllardır şikayet ettiği, fiziki şartları yıpranan otogarın yenilenmesi için adım atılamadığı belirtildi.

İBB, tek amacının şehrin ve belediyenin hakkını savunmak olduğunu belirtirken, "Adı geçen şirketin işgalci tutumu, otogarı iyileştirmek için çalışma yapılmasına da engel oluşturmaktadır" ifadelerini kullandı.

Açıklamada, karşılaşılan tüm hukuki engellere rağmen geri adım atılmayacağının altı çizildi. Sabırla ve kararlılıkla, hukuka uygun olarak iş ve işlemlerin yürütüleceği ve İzmir Otogarı'nın, süreç sonunda İzmirli hemşehrilerinin taleplerine uygun şekilde düzenlenmiş olacağı mesajı verildi.

Kaynak: HABER MERKEZİ