Tüm çabaları, Atatürk ve cumhuriyet düşmanı, gerici, ilkel bir nesil yetiştirmek. Devrimcilerden, demokratlardan, Atatürkçülerden ödleri patlıyor.
Eğitim sistemini altüst ettiler. Okulları İmam-Hatip'e devşiriyorlar. Doymadılar, şimdi kapattıkları FETÖ okullarını da İmam-Hatip okulu yaptılar.
Eğitim sisteminde müfredatla birlikte kökten dinci değişiklikler yapıyorlar. Yeni öğretim yılında 9'uncu sınıflara Kuran-ı Kerim ve Arapça dersleri, 10'uncu sınıflara Osmanlı Türkçesi dersleri koydular. İlkokulda ise 2'nci sınıftan itibaren Arapça dersi seçmeli ders kapsamına alındı.
Ne oluyor? Nedir bu Arapça sevdanız? Nerede kullanacak bu çocuklar Arapçayı? Osmanlı Türkçesi ve Arapçayı kullanabilecekleri ne kadar alan var ülkemizde? Peki bu müfredat değişikliğinin laik eğitim sistemine vereceği zararlar düşünülmüş mü?
Ayrıca seçmeli olarak dayatılan bu dersi seçmeyen çocukları ne yapacaksınız? Aileleriyle birlikte fişleyecek misiniz?
CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, seçmeli Arapça'nın bazı okullarda örneğin İzmir'in Karaburun İlçesi'nde zorunlu olarak okutulduğunu belirterek, Meclis'e bir soru önergesi verdi. Sertel, bu yılki müfredatla birlikte, 'kökten dinci' bir yaklaşımla değişiklikler yapıldığını söylüyor. Tekdüze bir toplum isteyen, topluma sürekli kendi isteklerini dayatan bu iktidarın şimdi de dilimize ve dinimize müdahale ettiğini belirtiyor Atila Sertel.
Akılları sıra çocukların gönlünden önce Atatürk sevgisini atacaklar, sonra da gerici, yobaz bir nesil yetiştirecekler. Andımızı kaldırmaları da, Anıtkabir'e çocuk parkı yapmaları da bundan.
Ergenekon ve Balyoz davalarının yiğit avukatı Murat Ergün bakın ne diyor;
“Eğer çocukları bu kadar çok seviyorsanız, çocuklara tecavüz eden vakıfları kapatın.”
Yapamazlar. Çünkü bu vakıflar onların arka bahçeleri. İki sapığı tutuklayarak günü kurtarmaya çalışıyorlar.
Çocuklara bayram hediye eden Atatürk en büyük hedefleri. Atatürk'ün çocuk sevgisini ve onlara verdiği değeri de anlamaları mümkün değil. Atatürk o yıllarda verdiği röportajda bu sevgisini şöyle ifade ediyor;
“Ben çocuk bayramı tesis ettim. Neden? Çocuklara hürmet edilmesini temin ve onların zaafından yararlanarak onlara eziyet edilmesini önlemek için yaptım. Bu tedbirim, milletin geleceğine bir saygı olarak görülmelidir.”
Böyle diyor Büyük Önder. Geleceğe saygıyı öngörüyor. Peki bunların yetiştirmeyi hedefledikleri nesilde, Arapça'yla, Osmanlıca'yla saygı duyulacak bir gelecek görüyor musunuz?