İzmir, tarımsal üretimin ve dayanışma kültürünün en önemli yapı taşlarından biri olan kooperatifçilik hareketinde yeni bir dönemin kapılarını aralıyor. Birleşmiş Milletler’in (BM) 2025 yılını “Uluslararası Kooperatifler Yılı” olarak ilan etmesi vesilesiyle, kentin tüm dinamikleri İzmir Ticaret Odası’nda (İZTO) düzenlenen “İzmir Kooperatifçilik Buluşmaları”nda bir araya geldi. “Kooperatifler Daha İyi Bir Dünya Kurar” mottosuyla gerçekleştirilen bu stratejik toplantıya, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın verdiği mesajlar damga vurdu. Başkan Tugay, iklim krizinin yarattığı tahribata ve yaklaşan su kıtlığına dikkat çekerek, yerel yönetim ile kooperatifler arasındaki ilişkinin sadece maddi destek boyutundan çıkıp, çözüm odaklı bir "kader birliğine" dönüşmesi gerektiğini vurguladı.

Kentin tarımsal hafızasında derin izleri bulunan ve sayısı 300’e yaklaşan tarımsal kalkınma, sulama ve su ürünleri kooperatiflerinin temsilcileriyle buluşan Tugay, İzmir’in bu alandaki potansiyelinin sadece Türkiye’ye değil, dünyaya örnek teşkil edecek düzeyde olduğunu belirtti.

19.12.2025 62175607 0Fd2 467C Beab 5Ec62886B3Bd

Kuraklıkla mücadelede rota yeniden çiziliyor

Toplantının en can alıcı gündem maddesi, küresel bir tehdit haline gelen iklim krizi ve buna bağlı olarak derinleşen kuraklık sorunu oldu. 2025 yılının kaydedilmiş en kurak yıl olarak tarihe geçtiğini hatırlatan Başkan Tugay, mevcut su kaynaklarının yönetiminde alarm zillerinin çaldığını ifade etti. Suyun yaklaşık yüzde 70-75 gibi büyük bir oranının tarımsal faaliyetlerde tüketildiğine dikkat çeken Tugay, bu alanda yapılan yanlışlıklara neşter vurulacağının sinyalini verdi. Özellikle bölgede yoğunlaşan büyükbaş hayvancılık faaliyetleri ve su tüketimi yüksek olan silajlık mısır ekiminin teşvik edilmesi gibi politikaların yeniden gözden geçirilmesi gerektiği vurgulandı.

Başkan Tugay, temiz su rezervleri üzerindeki baskıyı azaltmak adına altyapı çalışmalarına hız verdiklerini belirterek, suyun verimli kullanımı için teknolojik dönüşümün şart olduğunu dile getirdi. Vahşi sulama yöntemlerinin terk edilerek, daha az suyla daha yüksek katma değer sağlayan ürün desenlerine geçiş yapılması, belediyenin öncelikli stratejileri arasında yer alıyor.

19.12.2025 7F085223 A64B 482D Abc7 F64A7D56B1B5

Hedef suyun yüzde kırkını geri kazanmak

İzmir Büyükşehir Belediyesi, su yönetiminde devrim niteliğinde bir projeyi hayata geçirmeye hazırlanıyor. Başkan Tugay, arıtma tesislerinden çıkan suların ve evsel kullanımda "gri su" olarak adlandırılan lavabo ve duş sularının geri kazanımı için mevzuat çalışmalarını tamamladıklarını açıkladı. Hedeflenen oranın oldukça iddialı olduğunu belirten Tugay, "Kullandığımız suyun yüzde 40'ını yeniden kullanılabilir hale getirmek için yoğun bir çaba içindeyiz. Bu, kentin geleceği için hayati bir adımdır" ifadelerini kullandı.

Bununla birlikte, yeraltı sularının durumuyla ilgili veri eksikliğine de değinen Tugay, İzmir’in tüm havzalarının hidrojeolojik haritalar çıkarılarak yer altı su envanterinin netleştirileceğini söyledi. Kent genelinde 94 bin ruhsatlı kuyuya karşılık, bu sayının yaklaşık dört katı kadar kaçak kuyu bulunduğunu açıklayan Tugay, kaçak su kullanımıyla mücadelenin tavizsiz sürdürüleceğini belirtti.

Sadece destek değil ortaklık dönemi

Yerel yönetimin kooperatiflere bakış açısında da makas değişikliğine gidiliyor. Bugüne kadar sürdürülen destek politikalarının devam edeceğini ancak bunun artık yeterli olmadığını savunan Dr. Cemil Tugay, ilişkinin boyutunu "beraber çalışma ve üretme" aşamasına taşıyacaklarını kaydetti. İzmir’de yaklaşık 100 bin ailenin geçimini tarımdan sağladığını hatırlatan Tugay, bu büyük kitlenin ayakta kalabilmesi için kooperatiflerin yönlendirici gücüne ihtiyaç duyulduğunu ifade etti.

Sulamadan ürün seçimine, toprağın organik materyallerle beslenmesinden pazarlama tekniklerine kadar her aşamada kooperatiflerle omuz omuza çalışacaklarını belirten Tugay, "Kooperatifçiliğin bundan sonra daha fazla destekçisi olacağız. Ancak sadece maddi kaynak aktarmak değil, sahada birlikte ter dökmek istiyoruz. Tarımsal kalkınma hamlesini bilimsel veriler ışığında, kooperatiflerimizin tecrübesiyle harmanlayarak yöneteceğiz" dedi.

Ekran Görüntüsü 20251219 123954

Üreticiden tüketiciye uzanan güven köprüsü

Konuşmasında kooperatifçiliğin sadece üretim aşamasıyla sınırlı kalmaması gerektiğine, tüketim boyutunun da hayati önem taşıdığına değinen Başkan Tugay, serbest piyasa koşullarında ezilen hem üreticiyi hem de tüketiciyi koruyacak tek mekanizmanın bu yapılar olduğunu savundu. Kooperatifçiliği "demode" gören anlayışa karşı durduklarını belirten Tugay, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin tanzim satış modeli olan İZMAR marketlerinin sayısının yıl sonuna kadar 20'ye çıkarılacağını müjdeledi. Bu hamle, kooperatif ürünlerinin doğrudan vatandaşa uygun fiyatla ulaştırılması noktasında kritik bir rol üstleniyor.

TOKİ başvuruları hangi bankalardan yapılıyor? Banka başvurusu için gerekli belgeler
TOKİ başvuruları hangi bankalardan yapılıyor? Banka başvurusu için gerekli belgeler
İçeriği Görüntüle

İş dünyasından teknoloji ve planlama vurgusu

Toplantının ev sahibi İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener de kooperatiflerin kurumsallaşması ve teknolojiyle entegrasyonu konusuna dikkat çekti. İzmir’de 289 tarımsal amaçlı kooperatifin faaliyet gösterdiğini hatırlatan Özgener, "tohumdan çatala" izlenebilir bir üretim modelinin benimsenmesi gerektiğini vurguladı. Özgener, "Üretim süreçleri çağın gerektirdiği teknolojik yeniliklerle desteklenmeli. Sürdürülebilir büyüme ancak planlı üretim ve güçlü örgütlenme ile mümkündür" değerlendirmesinde bulundu.

İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ercan Korkmaz ise tarım sektörünün kooperatifçiliğe her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğunu belirterek, Türkiye'nin bu alandaki yüksek potansiyelinin doğru işlenmesi gerektiğini ifade etti. Gün boyu süren panellerde, kooperatifçiliğin 2074 vizyonu ve yerel yönetimlerin rolü uzman isimler tarafından masaya yatırıldı.

Kaynak: BÜLTEN