Dünya korona virüs ile mücadele etmeye devam ediyor. Kovid-19 tedavisinde ağır hastaların tedavisi hastanede yapılırken hafif semptomlu bireylerin tedavisi ise evde planlanıyor. Peki, bu süreçte karantinadayken bireyler bağışıklıklarını güçlendirmek için nasıl beslenmeli?

2020 yılına damgasını vuran korona virüs ile ülkemiz de dahil tüm dünya mücadele ediyor. İlk olarak Çin’in Vuhan eyaletinde Aralık ayının sonlarında solunum yolu belirtileri (ateş, öksürük, nefes darlığı) ile kendini gösteren korona virüs tüm dünyaya kısa sürede yayıldı.

Korona virüsler, hayvanlarda veya insanlarda hastalığa neden olabilecek büyük bir virüs ailesidir. Herhangi bir semptom yani belirti göstermeyecek kişiler olabileceği bildirilmekle birlikte, bunların oranı bilinmemektedir. En çok karşılaşılan belirtiler ateş, öksürük ve nefes darlığıdır. Şiddetli olgularda zatürre, ağır solunum yetmezliği, böbrek yetmezliği ve ne yazık ki ölüm gelişebilmektedir.

Hastalığın bulaşması hasta bireylerin öksürmeleri, hapşırmaları ile ortama saçılan damlacıkların solunması veya hastaların solunum parçacıkları ile kirlenmiş yüzeylere dokunduktan sonra ellerini yıkamadan göz, burun veya ağıza götürmesi ile virüs alınabilmektedir.

Şu ana kadarki edinilen bilgilere göre; vakaların yüzde 80’i hastalığı hafif geçirmekte; yüzde 20’si ise hastane koşullarında tedavi edilmektedir. Hastalık genellikle 60 yaş üstü bireyleri daha fazla etkilemektedir.

Hastalıktan en çok etkilenen kişiler;

- 60 yaş üstü olanlar
- Kalp hastalığı, hipertansiyon, diyabet, kronik solunum yolu hastalığı, kanser gibi ciddi kronik tıbbi rahatsızlıkları olan insanlar
- Sağlık çalışanları

Korona virüsten korunmanın bazı temel kuralları:

- El temizliğine dikkat edilmesi: Eller en az 20 saniye boyunca sabun ve suyla yıkanmalı, sabun ve suyun olmadığı durumlarda alkol bazlı el antiseptiği kullanılmalıdır ve eller yıkanmadan ağız, burun ve gözlerle temas edilmemelidir.

- Hasta insanlarla temastan kaçınmalıdır (mümkünse en az 1 metre uzakta durulmalıdır)

- Öksürme veya hapşırma sırasında burun ve ağız tek kullanımlık kağıt mendil ile örtülmeli, kağıt mendilin bulunmadığı durumlarda ise dirsek içi kullanılmalı, mümkünse kalabalık yerlere girilmemeli, eğer girmek zorunda kalınıyorsa ağız ve burun kapatılmalı, tıbbi maske kullanılmalıdır.

- Özellikle hasta insanlarla veya çevreleriyle doğrudan temas ettikten sonra eller sık sık temizlenmelidir
- Hastaların yoğun olarak bulunması nedeniyle mümkün ise sağlık merkezlerine gidilmemeli, sağlık kuruluşuna gidilmesi gereken durumlarda diğer hastalarla temas en aza indirilmelidir.

KOVİD-19 tedavisinde ağır hastaların tedavisi hastanede devam ederken hafif semptomlu bireylerin tedavisi ise evde planlanıyor.

Nasıl beslenmeli?

Peki, bu süreçte karantinadayken bireyler bağışıklıklarını güçlendirmek için nasıl beslenmelidir?

- C vitamini alımına dikkat edin: C vitamini güçlü antioksidan etki gösteren ve hücreleri oksidatif strese karşı koruyan bir vitamindir. Tedavi sürecinde kırmızı biber, brokoli, turunçgiller, koyu yeşil yapraklı sebzeler, yeşil biber ve domates gibi C vitamininden zengin besinleri her gün beslenmede bulundurmak önemli. C vitamini vücutta depolanamayan ve çok hassas, kolaylıkla kaybı olan bir vitamindir. Bu nedenle C vitamini içeren besinlerin taze tüketilmeli veya çok kısa bir süre ısı işlemi uygulanmalıdır.

- Omega 3 alımını ihmal etmeyin: Hazır balık zamanı geldi, Omega 3 alımı için çok iyi bir fırsat. Omega 3 yağlarının tüketimi bağışıklık sistemini güçlendirir. Haftada 2-3 kez balık tüketimi ve ara öğünlerde ceviz gibi yağlı tohumlar Omega 3 alımınıza yardımcı olur.

- Bağırsak dostu besinleri unutmayın: Sağlıklı bağırsaklar, güçlü bir bağışıklık ile ilişkilidir. Kefir, sirke ile hazırlanmış turşular veya probiyotik ile zenginleştirilerek mayalanmış yoğurtlar gibi probiyotik içeren besinleri düzenli tercih edebilirsiniz.

- Sıvı tüketimine dikkat edin: Enfeksiyon hastalıklarının beslenme tedavisinin önemli bir parçası yeterli sıvı alımıdır. Hasta bireylerin sıvı kaybının önlenmesi ve özellikle evde tedavi görenlerin yeterli sıvı tüketimi önemlidir. Günlük su ihtiyacınızı kilogram başına 30 ml olarak hesaplayabilirsiniz. Örneğin 70 kg bir bireyin günlük su ihtiyacı 2100 ml. dir. Bu miktar da günde 8-10 bardak suya karşılık gelmektedir. Bu miktara ek olarak, çorba, meyveler, sebzeler ve içecekler de sıvı alımına katkıda bulunmaktadır. Gün içinde yeterli sıvı alıp almadığınızı kolaylıkla anlamak için idrar renginizi kontrol edebilirsiniz. İdrar renginin açık sarı olması sıvı tüketiminizin iyi olduğunu gösterir. Özellikle yaşlı bireylerin sıvı alımlarının düşük olması veya dehidratasyon, hastalık semptomlarının ilerlemesine neden olabilir.

- Kaliteli uyku büyük önem taşır: Kovid-19 hastalarının strese ve günlük hayatlarının değişmesine bağlı olarak uyku düzenlerinde değişiklik olup uyku düzensizlikleri yaşanabilir. Düzenli, yeterli uyku bağışıklığın gülü tutulmasında büyük önem taşır. Çalışmalar 4 saatin altında uykunun bağışıklık sistemi hücrelerinin fonksiyonunu azalttığını göstermektedir. İyi bir uyku için, yatmadan 3-4 saat önce en son öğünü tüketmek, kafein uykuyu olumsuz etkiliyorsa akşamları çay ve kahve tüketmemek ve uyumakta zorlanıyorsanız melisa, papatya gibi rahatlatıcı çayları tüketmek yardımcı olabilir.

- Besin güvenliği ve hijyenine dikkat edin: Korona virüsten korunma ve tedavinin önemli bir parçası hijyene dikkat etmektir. Besinlerle bulaş riskinin yok denecek kadar düşük olmasına rağmen besinlerin iyi pişirilerek tüketilmesi, çiğ besinlerin çok iyi yıkanması, çiğ ve pişmiş besinlerin ayrı yerlerde muhafaza edilmesi besin güvenliği ve hijyeni açısından kritik önem taşır.

- Fazla şeker, tuz tüketiminden kaçının: Evde kalınan dönemde şekerli abur cubur besinler, pasta, kek, kurabiye vs şekerli hamur işleri ve tuzlu gıdaların tüketimi artabiliyor. Özellikle şekerli besinlerin fazla tüketimi bağışıklık hücreleri üzerinde olumsuz etki oluşturmaktadır. Şeker ve tuzun bu süreçte sınırlı tüketilmesi önemlidir. Yemeklerde tuz yerine lezzet arttırıcı olarak baharatların tercih edilmesi iyi olacaktır.

- Soğan, sarımsak gibi kükürtlü besinlere mutfağınızda yer verin: Sarımsak ve soğan içeriğindeki allisin bileşeniyle soğuk algınlığı ve gribal enfeksiyonlara karşı korunmada ve tedavi sürecinde iyileşmeye katkıda bulunuyor. Sarımsağın yemeklerde ezilerek kullanılması veya yerken iyi çiğnenmesi içeriğindeki etken maddeden daha iyi yararlanılmasını sağlamaktadır.

- Günde 1 avuç kabuklu yemişleri unutmayın: Fındık, fıstık, badem, ceviz gibi kabuklu yemişler içeriğindeki iyi yağlar ve vitamin ve mineraller sayesinde bağışıklığı desteklemektedir.

- Vitamin ve mineral takviyesi: Koronavirüs tedavisi sürecinde hekiminizin önereceği vitamin ve mineral desteklerinin de düzenli alımı bağışıklığın kuvvetlendirilmesine yardımcı olmaktadır.

- Düzenli egzersiz yapın: Bağışıklığı destekleyen diğer önemli faktör de düzenli fiziksel aktivitedir. Koronavirüs tedavisi sürecinde evde yapacağınız kısa süreli aktiviteler bile hem kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlayacaktır hem de tedavi sürecini olumlu etkileyecektir.

Kaynak: T.C Sağlık Bakanlığı COVİD-19 Bilgilendirme sayfası https://covid19.saglik.gov.tr/TR-66300/covid-19-nedir-.html