Besin alerjileri maalesef hem tüm dünyada hem de ülkemizde hızla artmaktadır. Alerjinin tedavisi için henüz köklü bir tedavi yöntemi geliştirilememiştir ve bazen ne yazık ki anafilaksi ile ölüme kadar varan ağır sonuçlar karşımıza çıkmaktadır. Besin alerjisi durumunda atılacak en önemli adım, alerjik besinin beslenmeden çıkarılmasıdır. Alerji durumu beslenmeye kısıtlamalar/yasaklar getirir ve bireyin yaşamını sınırlar. Çocuklar söz konusu olduğunda bu yasaklar daha fazla hissedilir ve çocuğun beslenmesindeki yasaklar sadece çocuğun değil, tüm ailenin mutfağını ve yaşamını olumsuz etkiler.

Besin alerjili çocuklarımızın zevkle ve güvenle yiyebilecekleri besinlerle hazırlanmış dengeli ve yeterli beslenme düzeni çocukların ömür boyunca keyifle ve sağlıkla yaşamalarını sağlayacaktır.

Genel olarak besin alerjileri ile ilgili merak edilenlere gelin birlikte bakalım…

Besin alerjisi nedir?

Alerji, bağışıklık sisteminin normal dışı çalışarak, aslında zararsız olarak kabul etmesi gereken maddelere karşı aşırı tepki vermesidir.

Besin alerjisi ise, bir besin tüketildikten sonra bağışıklık sisteminin besindeki bazı proteinleri yabancı ve tehdit edici olarak algılayıp bunlara karşı antikorlar üretmesi ya da hücresel bağışıklık yanıtı oluşturması ile gelişir. Bağışıklık sisteminin verdiği bu yanıt, çeşitli besinlere bağlı olarak gelişebilir ve farklı semptomlarla kendini gösterebilir.

Neden olur?

Besin alerjileri, vücut yapısı genetik olarak alerjiye eğilimli olan atopik kişilerde ortaya çıkar. Bu tür duyarlılığa sahip kişilerde bazı besinlerle vücudun karşılaşmasından sonra gelişen tepkiler, beklenenden farklı ve sadece o besine özgü olur. Alerji geliştirilmiş olan besinin tekrar yenmesinden sonra sağlıklı kişilerde görülmeyen aşırı duyarlılık belirtileri gelişir. Bu durum da değişik klinik bulgularla karşımıza çıkar.

Çoklu besin alerjilerinde ise, kişi birden çok besine karşı reaksiyon gösterir.

Çapraz alerji denen durum söz konusuysa, bir besinin içindeki proteine alerjisi olan kişi, benzer proteine sahip olan başka besinlere de tepki verebilir. İnek sütü ve diğer hayvan sütleri arasında, yine tavuk yumurtası ile diğer kuş yumurtaları arasında çapraz alerji riski söz konusudur. Öte yandan inek sütü alerjisinde dana etine tepki verebilen, yumurta alerjisindeyse tavuk etine de tepki verebilen çocuklar olabilir.

Belirtileri nelerdir?

Alerji belirtileri vücudun çok çeşitli bölgelerinde ortaya çıkabilir. Yaygın olarak bilinenin aksine alerji reaksiyonları sadece sindirim sistemi ve deri üzerinde sınırlı kalmaz, solunum ile ilgili bulgularla da kendini gösterir. Aniden ortaya çıkan ve anafilaksi adı verilen ağır alerjik reaksiyon ve şok en tehlikeli bulgulardandır. Farklı sistemlerde görülen bulgular şunlardır:

Deri üzerindeki tepkiler: Ürtiker (kurdeşen), anjiyoödem (vücudun değişik bölgelerinde şişlikler), egzama (atopik dermatit), vücudun çeşitli yerlerinde döküntü ve isilik tarzı kızarıklık, yanaklarda kızarıklık, göz, burun ve kulaklarda kaşıntı, göz altı morluk ve kırışıklıkları, gözelerde kızarıklık ve sulanma.

Solunum sistemindeki tepkiler: Burun tıkanıklığı, şeffaf burun akıntısı, geniz akıntısı, sık hapşırma, alerjik rinit (alerjik nezle, tekrarlayan solunum yolları enfeksiyonları, tekrarlayan bronşit veya orta kulak iltihabı, sinüzit, hırıltılı veya hışıltılı nefes, sık öksürük, nefes darlığı, astım, geniz eti büyümesi, gece horlama ve uyku apnesi.

Sindirim sistemindeki tepkileri: Mukuslu veya kanlı dışkı, ishal, karın ağrısı, gaz sancısı, kolik, kabızlık, inatçı ve geçmeyen pişik, mide bulantısı, kusma, reflü, beslenme sonrası huzursuzluk, iştahsızlık, kilo alamama, büyüme ve gelişme geriliği.

Kansızlık ise daha çok inek sütü alerjisi olanlarda görülür.

Nasıl teşhis edilir?

Besin alerjisinden şüphe duyulduğunda, öncelikle şüphe duyulan besinin ne olduğu ve ne miktarda yenmiş olduğu öğrenilmelidir. Besinin tüketilmesinden sonra belirtilerinin ne olduğu ne kadar süre sonra ortaya çıktığı, aynı besinin tüketilmesi nedeniyle daha önce görülüp görülmediği sorgulanmalıdır. Besin alerjilerinin laboratuvar testleriyle tanısında deri testleri oldukça yaygındır. Besinlere karşı gelişmiş olan alerjinin tanısında diğer bir yol, şüphe edilen besine karşı gelişmiş olan antikorların (IgE tipi antikor) kanda tespit edilmesidir. Bazı alerjik besin reaksiyonlarının tanısı için şüpheli besinin alımı durdurulur ve 10-15 gün içinde şikayetlerin geçip geçmediğine bakılır. Bazen bu süre sekiz haftaya uzatılır. Eğer kişi düzelirse bu uzaklaştırma diyetinden yararlandığı düşünülerek şüpheli besinle karşılaşma testi yapılır. Bu testler bazen tehlikeli olabileceğinden, ancak besin alerjisi konusunda deneyin sahibi ve herhangi bir reaksiyon geliştiğinde hızla tedavi edebilecek alerji uzmanları tarafından yapılmalıdır.

Alerjiye en sıklıkla neden olan besinler hangileridir?

Ülkemizde ve tüm dünyada çocuklarda en çok alerji yaratan besinlerin başında inek sütü gelir. İnek sütünün neden olduğu alerjik reaksiyonlar çok çeşitlidir. Küçük süt bebeklerinden inek sütü içeren bir besinin yenmesinden sonra ortaya çıkan basit bir kaşıntıdan ağır egzamaya varan çeşitli deri problemleri görülebilir. Bulantı, kusma ve yemek borusundan kalın bağırsağa kadar tüm sindirim sisteminin içinde alerjik problemler olabilir. Bazen başka nedeni olmayan kansızlık da görülebilir. İnek sütü alerjisinin büyüme ve gelişme geriliğinde de rolünün olduğu düşünülmektedir.

İnek sütünü takiben en sık rastlanan besin alerjilerinin başında yumurta gelmektedir. Sonrasında fındık, fıstık gibi kuru yemişler, dana eti, baklagiller, balık ve deniz ürünleri görülmektedir. Tüm bu besinlerde basit bir kaşıntı ve en ağırı anafilaksi tipinde ağır reaksiyon olmak üzere değişik organlarda ve değişik ağırlıkta klinik semptomlar gelişebilir.

Çok sıklıkla olmasa da, alerjiye neden olan besinler hangileridir? Çeşitli besinlerin proteinleri alerjiye neden olabilmektedir. Portakal, mandalina, limon gibi turunçgiller; muz, elma ve kivi başta olmak üzere tüm meyveler alerjiye neden olabilir. Domates, patates, havuç ve diğer sebzeler de alerji geliştirebilmektedir. Meyve ve sebze alerjileri daha çok polen alerjisi olanlarda görülmektedir. Buğday, mısır ve çavdar gibi tahıllar da yendiklerinde alerji yapabilirler. Fasulye ve mercimek gibi baklagillere karşı alerji gelişebilir. Besinlerin hazırlanması sırasında çeşitli amaçlarla içine eklenen katkı maddeleri de alerjiye neden olabilir.

Besin alerjisi kendiliğinden düzelme gösterebilir mi? Çocuk yaşlardaki besin alerjileri, bünye olgunlaştıkça bazen gerileyebilmekte ve kendiliğinden vücutta o besine karşı tolerans gelişebilmektedir. Ancak bu durum her zaman olmaz. Birçok besin alerjisi ömür boyu sürebilir. En sık tolerans gelişen besinlerin başında inek sütü gelir. Çocuk büyüdükçe yavaş yavaş sütlü yiyeceklere daha az tepki verebilmektedir. İlk 3 yaş içinde bu iyileşmenin görülme ihtimali yüzde 80’dir. Kuruyemişler ve balık başta olmak üzere bazı besin alerjilerine karşı tolerans gelişmesi ihtimali çok daha azdır.

Alerjik bebeklerin genel beslenme prensipleri nelerdir? Bebek beslenmesinde ideal beslenme yaklaşımı, ilk 6 ay tek başına anne sütü olmak üzere, 6 ay sonrasında miktar ve besin değeri açısından yeterli ve güvenli tamamlayıcı beslenmeyle birlikte en az 2 yıl anne sütünün alınması şeklindedir.

Anne sütüyle beslenme bebeğin sağlıklı büyüme ve gelişmesiyle, ileriki yaşlardaki sağlığı için eşsiz bir fırsattır. Bebeğin nörolojik, fiziksel ve duygusal gelişimi için çok önemlidir. İlk 6 ay sadece anne sütü, bebeğin su dahil tüm ihtiyaçlarını karşılamaktadır.

Anne sütünün verilemediği durumlarda bebeğe formül sütler verilebilir. En uygun formül süt seçimi, güvenli ve doğru hazırlanması ile doğru beslenme tekniklerine dikkat edilmelidir. Çocuklarda sağlıklı gelişimin devam edebilmesi için besin alerjisi dikkat edilerek çocuğa uygun güvenli ve besleyici besinler hazırlanarak çocuğun beslenmesi çeşitlendirilmelidir.

İnek sütü alerjisi olan bebek ve çocuk nasıl beslenmelidir? İnek sütü alerjisi olan bir bebeğe asla süt ve ürünleri verilmemelidir. Bebek anne sütü alıyorsa, annenin beslenmesinden de süt ürünlerinin çıkarılması gerekir. Çocuklarda ise çok sevdiği çeşitli çikolatalar, pastalar vb. hepsi süt içeriklidir. Tahmin edilmeyen besinlerin içinde de süt ürünleri bulunabilir. Bu nedenle ailelerin ve çocukların etiket okuma alışkanlığının geliştirilmesi gereklidir.

Eliminasyon diyetinin süresi bireye göre değişkenlik gösterir. Genelde inek sütü alerjisi için 12 aya kadar olan bebeklerde en az 6 ay süreyle diyet devam edilir ve çocuğun durumuna göre en erken 9.-12. aylar arasında ilk deneme yapılır. Bu yaşlarda büyüme ve gelişmenin etkilenmemesi için vücudun başta protein, vitamin ve mineraller olmak üzere tüm ihtiyaçlarını karşılayabilecek bir beslenmenin sağlanması gereklidir.

Çocuklar için alerji dostu tarifler

Bezelye Köftesi

Malzemeler

- 3 yemek kaşığı bezelye

- 2 yemek kaşığı kinoa

- 1 küçük boy patates

- 1 yemek kaşığı soğuk sıkım sızma zeytinyağı

- 1/2 orta boy kırmızı biber

- Tercihe göre dereotu

- 2 tatlı kaşığı glütensiz yulaf un

Hazırlanışı

Bezelyeleri haşlayın. Başka bir kapta kinoaya su ilave edip yumuşayana kadar pişirin. Yulaf unu haricindeki malzemeleri karıştırıp robottan geçirin. Ardından yulaf ununu ilave edip karıştırın ve pişirme kağıdı serilmiş fırın tepsisine kaşık yardımıyla aktarın. Karışımın kıvamı çok cıvık veya çok katı olmamalı, ele yapışan bir kıvamda olmalıdır. Önceden ısıtılmış 180oC fırında kızarana kadar pişirin.

Not: Bu tarif süt ürünleri, yumurta, kabuklu kuru yemiş, soya, yerfıstığı ve gluten içermez.

Sütsüz Yumurtasız Sebzeli Kek

Malzemeler

- 1 adet kabak

- 1 adet havuç

- 3 çiçek brokoli

- 3 çiçek karnabahar

- ½ sap pırasa

- 8-10 adet siyah sele zeytin

- 1.5 su bardağı buğday unu

- ½ çay bardağı soğuk sıkım sızma zeytinyağı

- ½ çay bardağı içme suyu

- Tuz (1 yaş sonrasında ve mümkün olduğunca az miktarda)

Hazırlanışı

Kabak ve havucu soyup rendeledikten sonra suyunu sıkın. Ekleyeceğiniz diğer sebzeleri yıkayıp ince ince kıyın. Çekirdekleri çıkartılmış ve tuzu alınmış zeytinlerle diğer malzemeleri sırasıyla sebzelere ekleyip kaşıkla karıştırın. Poğaça hamuru gibi katıya yakın yakın bir hamur hazırlayın ve yağlı kağıt serdiğiniz fırın kabına yayın. Önceden ısıtılmış 200 oC fırında yaklaşık 35 dakika pişirin. Dilimleyerek servis edin.

Not: Bu tarif glüten içerir. Süt ürünleri, yumurta, kabuklu kuru yemiş, soya, yerfıstığı ve rafine şeker içermez.

Alerji durumuna göre sebzeleri değiştirebilir veya tariften çıkarabilirsiniz.

Kaynak: Alerji Dostu tarifler: “Besin Alerjisi” ile sağlıklı ve mutlu bir yaşam, Alerji ile yaşam Derneği, Çocuk Alerji ve Astım Akademisi Derneği, 2019, Berkman Padar Yayın Grubu