Üç kişi geldiler notere… Kadın oğluna şirket hisselerini vermek istiyordu… Ben yaşlı diyemeyeceğim, çünkü yaşına göre fişek gibi bir ablaydı… Tartışmadan anladığıma göre, abla 66 yaşındaydı. Yetkili, onaylamadı. Kadının ruh sağlığı raporunu istedi. Yani raporda “Aklı yerindedir” yazması gerekecekti. Yer gök yıkıldı, yetkili “Nuh”dedi, “Peygamber” demedi… Refleks herhalde yaşımı sorguladım hemen… Demek bu ülkede 66 yaşında isen ruh sağlığın kendi malını verirken bile sorgulanıyor… Aklım gitti sonra… E, bu ülkede 2008 sonrası sigortalı olduysan 65 yaşında anca emekli oluyorsun… Kanun böyle… Yani diyor ki 65’te emekli ol, 66 da ruh sağlığı kağıdını getir… Ya da kafayı üşütebilirsin, senin sorunun.

***

Kafa sağlığı mühim… Misal devlet baba, öyle herkese kamyon kullandırmaz. Bunu yapmak için 18 yaş yetmez, 21 yaşında olmanı ister… Yeterli mi? Hayır… SRC dediği belgeyi ister… Yük taşıyacaksan ayrı, yolcu taşıyacaksan o da ayrı. “Oldu tamam” mı diyorsun? Yanılıyorsun… 5 yılda bir tekrar muayeneye girmek üzere psikoteknik belgesi alacaksın… İşin içine “Psiko” girdi mi bir geriliyorum. Ama bu da yetmez kamyon kullanmak için. Digital ehliyet de lazımdır ki, Ticaret Odası’nın sağmal kasasına 100-150 TL bayılmaktan başka ne işe yarar bilmiyorum… Eğer servisçilik yapacaksan, bir de Büyükşehir belediyesi surlarına dayanıp, haracını verdikten sonra bir kart da böyle alacaksın… Sıradan bir otomobil şoförüysen 10 yılda 1, kamyon ve ağır vasıta şoförüysen 5 yılda 1 sağlık raporu alacaksın…

“Kafa sağlığı mühim” diyor yöneten… Bir polis çevirmesine giren kamyon şoförü 6 tane karta sahip olmak zorunda… Hepsinin dibinde ne var? Beden sağlığı ve en mühimi “Kafa sağlığı yerinde mi?”

***

Görüyorsunuz sayın okurlar… 65 yaşında emekli olup 66 da evini-malını noterde satamazsın… “Kafa sağılığı”nı sorarlar adama… Şoförlük yapayım desen, en az 4 kere ayrı ayrı doktor göreceksin… “Kafa ne durum da?” diyorlar adama… Peki; ruh sağlığımızı bu kadar yakından takip eden, canımızı ve malımızı bu yolla koruyan kanuni esasimiz, siyasiler için bir ehliyet neden sormaz… Misal aramızda dolaşan onlarca milletvekilinden ruh sağlığı bozuk olanı yok mudur? Yani misal; bütün ilçe belediye başkanlarının ruh sağlığı yerinde mi acaba? Dosyalar verilirken, “Ruh sağlığı raporu?” diye soruluyor mu? Yok… Gariban bir kamyoncuya izin vermek için altı tokat atarken, kenti yönetecek adamların, kafa sağlığını sorgulamamak mühim değil mi? Misal, ilçe belediye başkanları arasında, zamanında ruh sağlığı bozukluğundan tedavi gören var mı yok mu? Varsa tedavisi bitmiş mi? Bitmemiş ve yarım kalmış ise, çıkıp “Ben vardım, ama geçti” diyecek kadar yiğidi var mı? Yahu yöneten; beni kamyondan otobüsçüden koruyorsun da, ruh sağlığı durumundan bi haber olduğum yöneticiden niye korumuyorsun? “Bilemiyorum Altan” ya bana da lazım bir “Psikoteknik…” Ya da bazıları tam zırdeli, ya zıvanadan çıkmış arsız, yüzsüz… Nokta… Hatta noktalı virgül… “Kafa sağlığı mühim” aliyyil azim…

***

Yav he he

Allahım hakikaten psikoteknik lazım bazılarına… Tarih 13.11.2019, 2019/1506 sayılı CHP-MYK kararı. Muharrem Erkek ile en erkek Tuncay Özkan imzası ile milletvekillerine bir bildiri-yönerge yollandı… Kafanızı yormayayım özetle diyor ki; “Bize sormadan röportaj, bildiri, demeç, program konukluğu yooooookkk. Bu biiiiirrr… CHP’ye saldırana özür diletmeden programdan çıkmak yok. Bu ikiiiiiii… Küfürbazlar, kavgacılar, yalancılar ve tarihi çarpıtan provakatörlerle yayına çıkmak yok. Bu üüüüçççç… Konuklar arasında denklik var mı yok mu ona bakılacak. Bu döööörtttt

***

Yani Sayın Erkek ile Tuncay Özkan’dan izin almadan TV ye çıkmak yassağhh. Milletvekili, ilkokul talebesi mi? Bu biiir… Her yerde seni temsil eden vekilleri katagorize mi edeceksin? Bu ikiiiii… Hani “özgürlükler”in partisi, “Demokrasinin beşiğiydi.” Bu üüüç… Şimdi bizim vekillerden tırsan olabilir yanıtı ben vereyim; Yav he he…

***

Güzel bilgi

Aynı başlıkta sosyal medyada denk geldim. “Öğ” akıl anlamına gelen Türkçe bir sözcüktür. Öğrenci, öğrenim, öğretmen gibi sözcükler bu kökten türemiştir. Atatürk’ün, “Türk öğün, çalış, güven” sözündeki öğün, “Aklını kullan” demektir. Övünmekle bir ilgisi yoktur. O halde; aklınızı kullanınız…

Faydasız bilgi…

“O mahur beste çalar, müjganla ben ağlaşırız.”

Cümlesindeki “Müjgan” kadın değildir.

“Müjgan” kirpik anlamındadır…

***

Ağır tehlike

İzmir Büyükşehir son meclis toplantısında iki karar dikkat çekti. Birisi borçlanma izni… Birisi otobüslere tekrar reklam alma… Çözümlüyorum. Belediyede para bitti… Bekliyordum ama çok erken bitti. Ya Aziz Kocaoğlu Bey bizi yıllarca “Durum iyi, kredi kuruluşları AAA veriyor” diye kandırdı. Ya da 7,5 ayda kasanın suyunu çekmesine seyirci kalındı. Her ikisi de tehlike… Daha büyük tehlike ise out-door ihalesi… Bugünün tarihi ile kendi kasama 3 şirket yazıyorum. Bunlardan biri kazanırsa, o kağıdı burada yayınlayacağım. Ağır tehlike orada yatıyor… Sayın Soyer’i etrafına iyi bakmaya davet ediyorum…

Deli Ziya: “Mutlu evliliğin sırrı, henüz bir sırdır.”