Hilal-i Ahmer 1868'de, "Osmanlı Yaralı ve Hasta Askerlere Yardım Cemiyeti" olarak kuruldu.

1877'de Osmanlı Hilali Ahmer Cemiyeti" oldu.

Sonra da "Türkiye Hilaliahmer Cemiyeti"...

Büyük Önder Atatürk 1935'te adını “Kızılay” olarak değiştirdi.

Cumhuriyet Tarihçisi Yazar Sinan Meydan, Mustafa Kemal’in 1912'deki Trablusgarp Savaşı sırasında Derne'de gözünden yaralandığında “bir ay Hilaliahmer Hastanesi'nde yattığını” anlatır.

Her felakette halkın yanında olmuştur "ülkemizin en büyük yardım kuruluşu" Kızılay...

xxxx

Daha ilkokulda öğretilirdi; "Kızılay, Karagün Dostudur'' diye...

Resim çizerdik üçgenden çadır, tepesine de kırmızı bayrak yapardık...

Bir de “Kızılay Kolu” vardı değil mi?

Öğretmenlerimizin önceden verdiği sarı zarflara biriktirdiğimiz harçlıkları koyup Kızılay'a verirdik.

Vapurlarda, trenlerde bağış kutularıyla dolaşır, kutulara para atanların yakalarına Kızılay etiketleri takardık. 

Kızılay Haftası düzenlenirdi, şiirler okurduk sınıflarımızda... 

****

Kahramanmaraş 'ta, Hatay'da, Adıyaman'da ve zarar gören diğer kentlerde vatandaşlar 

"çadır" diye inlerken işte günümüzün sık sık skandallarıyla anılan Kızılay’ı depremzedelere "ücretsiz" çadır dağıtmak yerine depremin üçüncü günü Haluk Levent'in AHBAP'ına;

46 milyon TL’ye 2050 çadır satmış!

Kızılay Başkanı Kerem Kınık ve AHBAP Kurucusu Haluk Levent de satışı doğruladı.

Dün sabah Fox TV yayınına katılan Haluk Levent, ayrıca Kızılay’ın alt iştiraki olan Kızılay Lojistik A.Ş’den 30 bin adet 4 kişilik bir ailenin 3 öğünlük yemeğini karşılayan ve  1 yıl bozulmayan gıda satın aldıklarını da açıkladı!

Türkiye Eczacılar Birliği de Kızılay’dan çadır satın aldıklarını bildirdi.

Kızılay Başkanı Dr. Kınık da; “AHBAP çadır ithal etseydi, bizim maliyetine verdiğimizin 2 katına almak durumunda kalacaktı. Büyütülecek bir hadise değil” diyebildi.

Bu arada TV’ci Fartih Portakal, Kızılay’ın, bizlerin bağışladığı kanları da hastanelere parayla sattığını iddia etmiş.

Gelinen noktaya bakın. Kar amaçlı yardım kuruluşu Kızılay!..

"Kızılay çadır satmaz, hibe eder; varlığının da nedeni budur. En azından Türkiye’de böyle yapılırdı!" değil mi?

Aklıma geliveriyor...

Bağışladığımız kanlar da satılıyor mu?

****

Kızılay’ın sitesinden bir alıntı:

“Kızılay, tüzel kişiliğe sahip, özel hukuk hükümlerine tâbi, kâr amacı gütmeyen, yardım ve hizmetleri karşılıksız olan ve kamu yararına çalışan bir gönüllü sosyal hizmet kuruluşudur.”

Kâr amacı gütmez, karşılıksız yardım ve hizmet eder Kızılay.

Neden çadır sattınız neden?

****

Hadise net; 

Ülkede asrın felaketini yaşamış...

Depremzede aç, açıkta... Soğuktan donuyor, "holdinglemiş" Kızılay da deposundaki çadırları halka dağıtacağına bekletmiş, ardından da AHBAP'a satmış!

"Ver parasını, al çadırı" durumları yani...

Bu skandalı ortaya çıkaran ve haberleştiren imza Murat Ağırel'i de kutluyorum. 

Ülkemizin en önemli yardım kurumlarından biri olan Kızılay’ı ticarethaneye çevirmişler.

Felaketin ta göbeğinde çadır satmak nedir?

Gerçekten enkaz altında bıraktılar o çok kıymetli kurumu.

İnsaf Kızılay insaf! Vicdan Kızılay vicdan! Yazıklar olsun!..