Buca'dan Karşıyaka altyapısına transfer olduğunda kimsenin tanımadığı bir oyuncuydu. Kaf Kaf'ın transfer yasağı olduğu için özkaynağa kanalize olan her oyuncu potansiyel A takım oyuncusuydu o dönem. Doğukan İnci de onlardan biriydi. Prosedüren 1 yıl altyapıda oynama zorunluluğunu aştıktan hemen sonra göze girdi. KSK formasını sırtına geçirdi. Gün geçtikçe gelişti. Tanınır hale geldi. Hakan Kuş'la yıllar sonra bile hatırlanacak uyumlu bir ikili oldu. Mesut Toros ve Soner Tolungüç ile baba oğul gibiydi. Bu iletişim performansına yansıdı. Yıllarca Altay'dan, Altınordu'dan, Buca'dan Süper Lig'e giden oyunculara alışmıştık. Ama Kaf Kaf'ın Emrah Umut'tan beri belki de İstanbul takımlarına gönderdiği bir futbolcu yoktu. Doğukan kesin bu eksikliği giderecekti gözüyle bakılıyordu. Beklenti buydu. 2019-20 sezonunda performansı zirve yaptıktan sonra Beşiktaş'a çok yakınlaştı ancak transferi gerçekleşmedi. Adım adım performansı düştü. Bir oyuncu, transfer zamanı geldiğinde gitmeli klişesi gerçekleşmiş oldu. "Kaf Kaf İnci gibi" haber başlıkları yerini "Kaf Kaf'ta Doğukan aranıyor" manşetlerine bıraktı. Önce çok ağır bir korona virüs hastalığı geçirdi. Takıma tam adapte oldu performansının yüzde yüzünü verecek derken, çok iyi bir iletişimi olduğu teknik direktör Soner Tolungüç ile yollar ayrıldı. Saha dışında bir çok farklı konuyla gündem oldu. Kadro dışılar yaşadı. 2019-20'de zirve yapan, 2 sezon takımını Play Off'a taşıyan genç futbolcu, geçen yıl kulübü gibi paraşütsüz düşüşe geçti. Kendisi gibi aynı jenerasyondan olan, aynı mevkide oynayan ve hemen hemen aynı özellikleri taşıyan Bucaspor 1928'in yıldızı Oğuz Aydın ise geçtiğimiz yaz Süper Lig ekibi Alanyaspor'un yolunu tuttu. Doğukan yine de herşeye rağmen sezona beyaz sayfa açarak başladı. Bu sefer ise 3-4-3 sisteminde en ileri uçta oynamak ona ağır yük olacaktı. Belki de 2 yıldır patlama yaptığı sol açıkta görev alamayan Doğukan, santrforda bekleneni veremedi. Hakan Kuş'u gözleri aradı. Cüneyt Biçer'in sistemine alışamadı. Soner Hoca ve Mesut Toros'ta yakaladığı havayı tutturamadı ve yine disiplinsiz hareketleri gerekçe gösterilerek kadro dışı kaldı. Karşıyaka onu yine affetti. Çünkü ne yaparsa yapsın yıldız yine yıldızdır gözüyle bakıldı. Kolay kaybetmemek lazım denildi. Ahmet Taşyürek yönetiminde tekrar 11'e yerleşti. Son Karaköprü Belediyespor maçındaysa büyük bir duygusal patlama yaşandı. Kaf Kaf 2-0 geride iken penaltı kazandı. Doğukan'ı kazanmak lazımdı ve topun başına o geçti. Atacağı bir gol hem onu kendine getirecek hem de KSK'yi skora ortak edecekti. Genç futbolcu, Chelseali Jorginho tarzında topun başına geçmeden bir adım önce zıplayıp yere iner inmez penaltıyı kullandı ama kaçırdı. O an zannediyorum Doğukan'ın hayatı gözünden film şeridi gibi geçmiştir. Elleriyle kafasını tuttu. Eyvah dedi. Ve taraftarlar hep bir ağızdan genç futbolcuya isyan etti. Köpürdü. Teknik direktör Ahmet Taşyürek ise bence yanlış bir kararla oyuncusunu 2 dakika sonra oyundan attı. 22 yaşındaki bir oyuncuyu adeta ateşe attı. Doğukan, bir kaç dakika daha devam etse belki kendini affettirecek bir aksiyonda bulunamaz mıydı? Oyundan çıkarken de tribünlerle arasında büyük bir infial koptu. Formasını çıkarıp yedek kulübesindeki arkadaşlarına verince film koptu. Atatürk Stadı'ndaki 775 Karşıyakalı "Bu formayı çıkaran defolup gitsin" dedi. Sezonun kötü gidişatının faturası 22 yaşındaki bir gence kesildi. Doğukan'ın elbet yanlışları var ancak, Kaf Kaf bu durumdaysa yapılan hataların başında teknik direktör seçimlerindeki tutarsızlık geliyor. Kadro mühendisliğini sezon başında 3-4-3 sisteminden kurmuşsun. Teknik direktörlük değişiminden sonra 4-2-3-1 oynatan bir hocayı takımın başına getirirsen futbolcular afallar. Nitekim Karşıyakalı futbolcular da ne yapacağını bilmez halde Karaköprü karşılaşmasında dolanıp durdu. 3-4-3 sistemine alışkın bekler sürekli hücuma katıldı, savunmayı unuttu. Kenar forvetler çizgiye basmak yerine forvete yaklaşma alışkanlığından vazgeçmedi. Karşıyaka düzlüğe çıkacaksa Doğukan ile Metin ile Cenk ile kendi çocukları ile düzlüğe çıkacak. Nasıl öz Karşıyakalılarla 5 yıldır varolma savaşı verdi Kaf Kaf. Yine semtin gençleri direksiyonun başına geçecek. Takıma yeni katılan futbolculara yol gösterecek. Burası Karşıyaka diyecek. Demeli. Doğukan'ı yeniden İnci gibi parlatmak yönetimin ve taraftarın görevi. Hala kaybedilmiş birşey yok. Alt liglerde 4-5 maçlık galibiyet serisinde bir bakmışsın Play Off potasındasın. Ahmet Taşyürek'in sistemine adapte olduktan sonra Kaf Kaf yeniden çıkışa geçecektir. Biraz sabırlı ve affedici olmalı.