3 Eylül 2018'de yeni adli yılın açılmasıyla birlikte, İzmir Adliyesi'nde şaşırtan değişiklikler yaşandı. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nın aldığı karar doğrultusunda, kritik soruşturmaları yürüten terör savcılarının görev alanları değiştirildi.
Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, söz konusu görevlendirmeyle ilgili olarak, “Bu rutin bir iş bölümüdür. Soruşturma savcısı değiştir. Yargı sistem üzerinden çalışır. Bunlar ihtiyaç halinde yapılan şeylerdir. Ama dosyaya bakan savcı değil, bildiğim kadarıyla. İzmir'de Başsavcının yapmış olduğu tasarruflardır. Yargı kişilerle değil, sistem üzerinden yürür” dedi.
Peki ne olmuştu?

***

Yapılan değişikliklerde en dikkat çekici olan, ABD ile Türkiye arasında krize neden olan Pastör Brunson iddianamesini yazan terör savcısı Berkant Karakaya'nın terör ve örgütlü suçlar savcılığından alınarak Bilişim Suçları Bürosu Savcılığı'nda görevlendirilmesiydi.
İzmir'deki önemli soruşturmalarını yürüten, Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu'ndan sorumlu olan İzmir Cumhuriyet Başsavcıvekili Okan Bato ise, Aile İçi Şiddet Suçları Soruşturma Bürosu'ndan sorumlu Başsavcı Vekilliği'ne getirildi.

***

Pek üzerine giden olmadı.
Soran soruşturan, araştıran birileri olur bilgileniriz diye umdum ama o da olmadı.
İş başa düştü, biraz araştırma yaptım.
Duyduklarım şaşırttı, ürküttü.

***

Adliye çevresinde Okan Bato'nun sert bir savcı olduğu bilinir.
İşi gücü çalışmak olduğunu da söyleyenler var.
Bu yüzden siyaset bilmez, kulis yapmaktan anlamaz derler.
Demek ki o yüzden diye düşündüm...

***

Okan Bato ile birlikte Berkant Karakaya'nın da görev yerinin değiştirilmesini çoğu kimse Pastör Brunson davasına bağladı.
İki ülkenin kapalı kapılar ardında yapılan görüşmelerde anlaşmasından sonra davanın az buçuk nasıl biteceği tahmin ediliyordu.
Kimse şaşırmadı Pastör Brunson'un serbest kalıp ardından da ABD'ye uçmasına.

***

Savcı Okan Bato ile Berkant Karakaya'nın sahneye konan bu filme karşı çıktıkları ya da çıkacakları endişesiyle görev yerlerinin değiştirildiği üzerine basa basa söylendi.
Kulağıma çok da yabancı olmayan değişiklik, aslında sonuçlarını gösterdi.
Pastör Brunson'un son duruşması ortak fikirle tam bir hukuk komedisi oldu.

***

Üç gün öncesine kadar yandaş televizyonlarda yüzleri maskeli, İzmir Kadifekale sırtlarında Pastör Brunson'un nasıl ajanlık yaptığını anlatan gizli tanıklar, duruşmada kıbleyi şaşırdı.
Casusluk suçu gündeme bile gelmedi.
Bilmeden örgüte yardım etmek gibi, “aman abi ceza vermezsek olmaz” türünden bir ceza verildi.
Hiçbir şey olmasa ve Yargıtay da Pastör Brunson'un cezasını onasa bile, iktidarın iki ortağının getireceği af ile Pastör Brunson'un cezası falan kalmaz merak etmeyin.

***

Yargı çevrelerine Okan Bato ve Berkant Karakaya ilgili bilerek/isteyerek sızdırılan bazı bilgiler var.
Güya Okan Bato soruşturmayı eksik yapmış, Pastör Brunson'un evi ve işyerinde arama yaptırmamış ya da geç yaptırmış.
Savcı Karakaya ise iddianameyi hazırlarken özen göstermemiş, gizli tanıklardan başka belge ve delil sunmamış.
Aksi olsaymış, devlet Pastör Brunson'u bırakmak zorunda kalmazmış.
O yüzden de iki savcının yeri değiştirilmiş...

***

Eskiden minareyi çalan kılıfını hazırlardı.
Şimdi bir kılıf uyduruyorlar, minare sığar mı, sığmaz mı bakmıyorlar bile.
Sonra?
Sonrasını kim düşünür, yarın ola hayrola...