Atatürk yaşlılar ve emekliler için “Mazide muktedirken bütün kuvvetiyle çalışmış olanlara karşı minnet hissi duymayan milletin, istikbale güvenle bakmaya hakkı yoktur” diyordu.

Ama bunu kim dikkate alıyor?

Dün, Dünya Yaşlılar Günü'ydü. Onların çözüm bekleyen pek çok sorunu var.

Çekirdek aile, kadınların çalışma hayatına katılması, konutların küçülmesi ve yaşlıların sağlığının bozulması onların evde bakımını güçleştiriyor. Böylece yaşlılar aile ortamından farklı kurumlara yerleştiriliyor. Özellikle son yıllarda büyük kentlerde yaşlı bireylere yönelik merkezlere gereksinim iyice arttı.

Ekonomik durumunuz iyi ise sorun yok, ama hiçbir sosyal güvenceniz yoksa işiniz zor.

Artan yaşlı ile özel huzurevi sayısı da artarak 171’i geçti.Ancak bu kuruluşlara devlet destek vermiyor. En önemlisi de huzurevi algısı yaşlıyı atıp gitme düşüncesine dayanıyor. Bu arada yaşlı bakım personellerinin, eğitimlerinin düşük olması önemli sorunlardan biri.

140’ı Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'na bağlı toplam 409 huzur evinde 25 bin yaşlı kalıyor. Ücretler sormayın el yakıyor. Aylık bin 500 lira ile 5 bin lira arasında değişiyor. Aylığı 15 bin lira olan merkez bile var. Huzurevlerine girmek için binlerce kişi sıra bekliyor. Örneğin İzmir’de Emekli Sandığı'na bağlı huzur evine sıra bekleyen 2 binden fazla yaşlı var. Bu arada belirli koşulları taşımak şartı ile belediyelerin huzur evlerinin ücretsiz olduğunu anımsatalım.

***

Türkiye 5.5 milyon kişi 65 yaş ve üstü fertlerden oluşuyor. Bu kişiler içinde tek başına yaşayanların oranı ise yüzde 16. Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine göre, sağlıklı yaşam süresi Türkiye'de 77’yi geçti. Sağlıklı bir yaşlanma tabii çok önemli.

Japonya’da 113 yaşına ulaşanlar var. Nasıl mı? Yaşlılık sınırı 75 olan İtalya’nın ,Yunanistan’ın bazı adalarında uzun ömürlü insanlar deniz ürünleri besleniyor ve aktif hayattan kopmuyorlar.

Bilim öyle ilerliyor ki bir insanın 100 yaşın üzerinde yaşayıp yaşamayacağını genlerine bakarak hesaplanıyor. Şimdi çok uzun yaşayan balina ve köpekbalıklarını inceleyerek insanda da uzun yaşam formunu bulacaklar, bilim adamları yakın bir gelecekte.

Sonuç olarak yaşlıların yüzde 18'i yalnız yaşıyor, yüzde 43'ü ise kendini sürekli yalnız hissediyor. Yaşlıların en temel gereksinimi ilgi. O nedenle yaşlılık yalnızlık olmasın ve onları unutmayalım.

Haftaya yeniden buluşmak üzere hoşça kalın dostlar.