Yalandan kim ölmüş? Tabii yalandan sonraki bir teselli.

Gelelim yalan habere. Yalan haberde üstümüze yok. Yapılan araştırmada 37 ülkenin yalan haber ortalaması yüzde 37 iken Türkiye’de bu oran yüzde 49. Şaşırmadım. Şaşırmadım çünkü her alanda birinciliği kaptırmıyoruz.

Teyit org’un haberine göre, sosyal medyada yalan haber doğru habere göre 6 kat daha hızlı yayılıyor. Toplam 126 bin haberin Twitter’deki yayılımını incelenmesi sonucu doğru olmayan haberlerin sosyal medyada paylaşılma olasılığı doğru haberlere göre yüzde 70 daha fazla...

Yerel seçimler öncesi ve sonrasında sosyal medyada yanlış bilgi ve uydurma haberler hızla yayılıyor. Her 2 kişiden biri sosyal medyada yalan haberle karşılaşıyor. Peki sosyal medya kullanıcıları bu içerikleri nasıl değerlendiriyor?

Araştırmaya katılanlar sosyal medyada kendi görüşlerine yakın haber platformları ile gazetecileri takip ettiklerini ve yine kendi görüşlerine yakın haberlere inandıklarını belirtiyorlar.

Teyit org’dan Hatice Kübra Ünsay’ın haberine göre, Türkiye haberden kaçınan ülkeler arasında ikinci sırada. Oxford Üniversitesi Reuters Gazetecilik Çalışmaları Enstitüsü’nün 2019 Dijital Medya raporuna göre haberlere olan güvenin araştırmanın yapıldığı 38 ülke arasında 2 puan düşerek yüzde 42’ye geriledik.

**

Bu arada Türkiye’deki en çok kullanılan haber kaynağının sosyal medyanın da dahil edildiği internet olduğu görülüyor. Kapalı Facebook gruplarının habere erişim amacıyla kullanımı Brezilya’da yüzde 22 iken, Türkiye’de yüzde 29’lara kadar çıkıyor.

Peki yalan haberlerle nasıl mücadele edeceğiz ?

Avrupa Komisyonu'nun çağrısı üzerine bir süre önce Facebook da bir dizi sahte ve kopyalanmış hesabı kapattı. Yanlış bilgilerle mücadelenin tek yolu medya okur yazarlığı. Finlandiya’da medya okur-yazarlığı indeksi yüzde 76, Türkiye yüzde 16. Yani 35 ülke arasında 34’ncü sıradayız. Dünyada bu alanda örnek olan Finlandiya medya okuryazarlığı eğitimi anaokulundan başlıyor ve lise boyunca da devam ediyor.

Teyit.org’dan Kansu Ekin Tanca’nın bu konudaki haberi şöyle: “Artık bilgiye erişmenin neredeyse birincil kaynağı haline gelen çevrim içi platformlarda yanlış bilgi sorunu çeşitli düzenlemeler yapılarak önlenmeye çalışılıyor. YouTube, Facebook ve Twitter gibi dünya genelinde geniş kitlelere hitap eden sosyal mecralar, platform içi arama motorlarını değiştirmeye, algoritmalarını düzenlemeye ve yanlış içerikleri kaldırmaya davet ediliyor.”

Her şey çok güzel olacak.

Haftaya yeniden buluşmak üzere hoşça kalın dostlar