3 defa FIFA Dünyada Yılın Futbolcusu… 5 Ballon D’or ödülü… 4 defa UEFA’da Yılın Futbolcusu…

4 Avrupa Altın Ayakkabı… 5 ülkede 12 kez Yılın Futbolcusu…. 1 FIFA Puskas Ödülü…

22 farklı lig ve büyük organizasyonda Gol Krallığı… 4 farklı ülkenin takımında 9 defa Sezonun Futbolcusu…

1 UEFA Avrupa Şampiyonluğu… 2 kulüpte 5 Şampiyonlar Ligi Şampiyonluğu… 3 Kulüpte 4 defa FIFA Kulüpler Dünya Şampiyonluğu…

3 İngiltere Premier Lig Şampiyonluğu… 2 İspanya La Liga Şampiyonluğu… 2 İtalya Serie A Şampiyonluğu…

3 UEFA Süper Kupası… 2 UEFA Uluslar Ligi Şampiyonluğu…

1 İngiltere Kupası… 2 İspanya Kupası… 1 İtalya Kupası…

2 İtalya Süper Kupası… 2 İspanya Süper Kupası… İngiltere Lig Kupası… 1 İngiltere Süper Kupası… 11 Portekiz Süper Kupası…

6 defa Avrupa Futbol Şampiyonası katılımcılığı… 5 defa FIFA Dünya Kupası katılımcılığı… 1 Olimpiyat Oyunları katılımcılığı…

Eğer ‘Kariyer’in kelime anlamlarından biri de ‘mesleğinde en üst düzeye gelmek’ ise Cristiano Ronaldo hiç kuşkusuz zirvede yalnızdır..

Aslında bu haftanın yazısını yazmıştım ancak pazar gecesi İspanya-Portekiz Avrupa Uluslar Kupası Finalini izledikten sonra Ronaldo’yu kaleme almak benim açımdan kaçınılmazdı..

Gerçekten ifade etmesi bile çok zor; tam 40 yaşında futbolun çok önemli organizasyonlarından birinde final oynuyorsun, üstüne üstlük çok kritik bir de gol atıyorsun..

Bu organizasyonun ilk kupasından sonra son kupası da senin ellerinden yükseliyor..

Penaltı atışlarının ardından Allianz Arena’nın çimlerine dökülen gözyaşlarının sayısı kadar başarısı olan Ronaldo, günümüzde çok kolay dağıtılan ‘efsane’ unvanının hiç kuşkusuz gerçek sahiplerinin başında gelmektedir…

Uzun yıllar Real Madrid forması giyen ve her fırsatta bu ülkeye saygısını dile getiren Ronaldo’ya rakip savunmacıların korkulu rüyası olduğu için İspanya’da ‘El Bicho’ denildiğini fazla bilen yoktur sanırım..

Ancak Portekiz’in Madeira bölgesinden dünya geldikten sonra Sporting’de futbola başlayan, Manchester United, Real Madrid, Juventus’un ardından halen Al-Nassr forması giyen yıldız oyuncu bugün sadece futbolcu değil, ‘CR7’ adıyla küresel bir markadır..

Bunu kısaca açmak gerekirse, ‘CR7’ markası giyimden, aksesuara, spor malzemelerinden, turizme kadar geniş bir ürün yelpazesine sahip küresel yatırımlar zinciri aslında..

Durum böyle olunca Cristiano elbette dünyada en çok kazanan sporcular arasında da sürekli zirvelerde dolaşmaktadır.

Forbes’un her yıl yayımlanan ‘Dünyanın en çok kazanan 10 sporcusu’ listesinde Ronaldo bu yıl bir kez daha en üstte yer almıştır.

Yıllık tahmini 275 milyon dolar kazanan ‘CR7’ en çok kazananlar listesinde 3’ü üst üste olmak üzere tam 5 kez birinci olmuştur.

Bu sezon Al-Nassr’ı ile sözleşmesi biten Portekizli yıldıza Suudi kulübü yıllık 182 milyon Euro gibi yine ulaşılması güç yeni bir sözleşme önerirken, 40 yaşında böyle bir teklif almanın en anlama geldiğini bizlerin anlaması pek de kolay değil sanırım..

Bitirirken, yeniden yeşil sahaya dönelim..

Ronaldo hiç kuşku yok, meşin yuvarlağı bilinen her şekilde filelere yollamış bir usta ve ilerlemiş yaşına rağmen halâ her sezon 50 civarında üst düzey maça çıkan bir ‘primo uomo’dur..

Bugün milli forma ile 138, toplamda ise 938 golü bulunan CR7 görünen o ki, yeryüzünden 1000 gole ulaşan ilk, hatta belki de tek fani olacak..

Şimdi toparlayacak olursak, bütün bu kariyere rağmen elbette Cristiano Ronaldo ile Lionel Messi’yi karşılaştıran hatta Leo’yu daha başarılı bulan çok ciddi bir kesim var.

Yetenek olarak Messi , CR7’den daha yukarıda olabilir de..

Fakat kimse kızmasın, gerçekten de ‘ futbol sadece futbol değildir’ ve durum böyle olunca ABD’de sahaya özel korumayla çıkan Messi ancak Ronaldo’nun kramponunu taşır.