Son günlerde nerdeyse tüm politikacıların ağzında MESEM de MESEM. Tabii çok haklılar, MESEM çocuklarının içinde bulunduğu tehlikelerden, çocuk işçi ölümlerinden, kazalardan, ucuz iş gücünden söz ediyor, bu konuda Milli Eğitim Bakanını hedef alıyorlar. Vurdum duymaz Milli Eğitim Bakanımız da bütçe grup görüşmelerinde sıkıştırılınca kaçıp gidiyor, cevap vermek yerine.

***

Peki bu MESEM dedikleri nesne ne menem bir şey derseniz; Mesleki Eğitim Merkezi kelimelerinin kısaltılmış hali ve de Türkiye ‘de mesleki ve teknik eğitimin bir parçası. Eski adıyla da “Çıraklık Eğitim Merkezinin” kibar ismi ve 2016 dan beri Mesleki Teknik Eğitim dünyasını meşgul ediyor.

Sadece eğitim dünyasını mı, aynı şekilde sanayi işletmeleri, tamir atölyeleri, araç servisleri yöneticilerini vs. de yakından ilgilendiriyor. Zira Milli Eğitim Bakanlığı ucuz ve kolay yoldan, MESEM'ler aracılığıyla Mesleki Teknik Eğitim işini bu tür işletmelere havale etmiş durumda.

***

Mesleki Teknik Eğitim pahalı bir eğitim türü. Öyle dershane yaptım sıraları, masaları koydum, bir de öğretmen verdim mi, iş biter olmuyor teknik eğitimde. Alet edavat, teknik malzeme, temrin malzemesi, laboratuvar, en önemlisi de güncel makineler ve bu makineleri yakından tanıyan öğretmenler gerekiyor. Zira teknoloji süratle ilerlerken, makineler giderek otomasyona, robotik kollara, yazılımlara vs. vs. ihtiyaç duyuyor, bunların hepsi ciddi kaynak gerektiriyor. Öğrencileri işletmelere, fabrikalara havale ediverirsin, tüm bu harcamalardan bir anda kurtuluverirsin olur biter.

Tabii bu arada bildiğimiz Meslek Teknik liselerinin diplomaları ile de denk diploma verdin mi, o liselere de gerek kalmaz, böylece ülkenin kalkınmasında son derece değerli, hatta yaşamsal öneme sahip teknik eğitimin işini bitirirsin. Zamanın marif Nazırı Haşim Paşanın dediği gibi “şu mektepler olmasa maarifi ne güzel idare ederdim” moduna ulaşır, STK kabul ettiğin tarikatlara daha çok vakit ve kaynak ayırırsın olur biter.

***

MESEM'ler Mesleki Teknik liselerin yerine konamaz. “Çıraklık merkezi” ismi, işlevi nedeni ile MESEM'den çok daha yakışıyordu. Evet MESEM'ler çıraklık merkezidir ama Meslek Teknik liseleri örgün ve uygulamalı teknik orta öğretim kurumlarıdır.

Öğrenci, bu okulları bitirince, kendi dalında üniversite fakültelerinde yüksek eğitimini de tamamlayarak iş hayatına rahatlıkla dahil olabilir. Şu anda MESEM diploması ile teknik lise diploması eşit değerde. Aileler neden çocuklarını teknik liseye versin ki, kısa yoldan bir MESEM'e kaydettirir, hem ücret alır hem de kısa yoldan MESEM'i bitiriverir ve Teknik lise diplomasına eşitlenmiş diplomasını alır olur biter.

***

Mesleki Teknik Eğitimin önemini bilerek, gerçekten bu tür okulları savunanlar, sürekli Milli Eğitimi uyardı, ancak Nuh dediler peygamber demediler. MESEM ve MESEM diye ağızlara sakız ettiler. Sonuç; Ülkemiz için son derece değerli olan, kalkınmamızda kilit rol oynayan, teknik meslek liselerimiz için son yıllarda yapılan tüm olumlu çabaları ülkece çöpe attık. Değer miydi sayın yetkililer, teknik meslek liselerimizi imam hatipler ile bir kez zaten sakatlamıştık, bir de MESEM'lerle yerle bir etmeye değer miydi.

Son zamanlardaki tartışmalar nedeni ile şimdi tüm işletmeler elinden gelse, hiçbir teknik meslek liseliyi de staj ve dual eğitim için firmalarından içeri sokmayacaklar. Medyada tüm parti yetkilileri, işyerlerinde kazalar sonucu ölen MESEM'li öğrencilerden hatta bu iki kavramı karıştırarak teknik meslek liseli öğrencilerden söz ediyor ve Milli Eğitim Bakanlığını suçluyorlar. Ucuz işgücü kullanılıyor, iş kazaları oluyor, çocuk işçiler ölüyor diye. Aslında yıllardır işletmeler teknik lise öğrencilerini staj ve dual eğitim için kurumlarına kabul ediyordu. Bence şimdi işletme sahipleri ne MESEM öğrencilerini, ne de teknik meslek lise öğrencilerini işletmelerinden içeri alma konusunda istekli olmayacak, tereddüt edeceklerdir. Bu mudur istenen.

Son söz: Sevgili politikacılarımız, milletvekillerimiz lütfen MESEM'ler ile Teknik Meslek Liselerini birbirine karıştırmayınız. İkisi de farklı kurumlardır. Konuşmalarınızda bu iki kavramın ayırdında olunuz. Bu ülkenin kalkınmasında teknik meslek liselerimiz yaşamsal öneme sahiptir. Bu okullarımızdan kısa sürede iş hayatına atılmak mümkündür. Hayata atılmak için bu üniversite mezunu bolluğunda bir 4 yıl daha beklemeden, hayatta başarıya kısa yoldan ulaşılabilir. Mesele para kazanmaksa, bu gün teknik meslek sahibi gençlerimiz, üniversite mezunlardan çok daha fazla para kazanmaktadır. Hatta üniversite mezunlarımız maalesef işsizdir ya da mezun olduğu okulun gerektirdiği işi yapamamaktadır.