Bir hayvanın bu kadar değerli olduğunu ancak İzmir gibi bir yerde görürsünüz dediler de inanmazdım.

Gerçekten İzmir’e geldiğim günden itibaren bazı noktalarda şaşkınlığımı gizleyemiyorum doğrusu bunların bir tanesi de hayvan haklarına olan saygıları beni çok etkiledi. Bir insan bu kadar mı saygı gösterir bir canlıya? Doğrusu tek kelimeyle mükemmel bir şey.
Yıllarca bulunduğum memleketim Malatya'da hayvana olan saygıları sorgulanırken burada bir hayvanın aç kalmasını bırakın yemek seçer olduklarına bugün şahit olduk iş yerindeki arkadaşlarla.

Tabi onlar bu duruma alışık oldukları için sıradan geliyor ama bir arkadaşımın yemeğini sokak köpeği ile paylaşması ekmeğinin ona uzatıp yemesi için ısrarcı olması beni gerçekten duygulandırdı.

Arkadaşlar ile konuştuğumda bir köpeğe şiddet uygulayanlar yok mu? sorusuna buralarda öyle bir durumun hiç yaşanmadığını söylemesi beni bir kez daha ne kadar güzel bir şehirde yaşadığımı kanıtlar gibi oldu.
Hani derler ya ev alanlara 'komşularınızın nasıl olduklarına sokaktaki köpeklere bakarak anlarsınız. Köpekler insanlardan kaçmıyorsa bilinki orada güzel insanlar oturuyor' diye...

Gerçekten burada bu duruma her sokak her caddede şahit olduğumu söyleyebilirim.
Her iş yerinin önünde mutlaka bir mama kabı bulunur esnaf, müşteri, yolda geçen kim olursa olsun o kapların boş olanlarına bir parça mama alarak -tabi bu mamaları da kendi ceplerinden alarak- boş bırakmıyorlar.

Güzel şeylere şahitlik etmek beni bir kez daha hayran kalmama sebep oluyor güzel şehir İzmir’e.
Tabi bu güzellikler sadece sokakta ki hayvan sevgisiyle de kalmıyor açıkçası

Hani derler ya 'doğuda bir kapıyı çalın bir parça ekmek isteyin sizlere tanrı misafiri diye karnınızı doyurup çantanıza da yolluk yapıp öyle gönderirler' diye.
Evet, doğrusunu söylemek gerekirse doğuda bunları görmek güzel şeyler ama burada ise güzel şehir İzmir’de ise bunları şu şekilde gördüm
Aç olduğunuzu gören ya da anlayan birisi, ya da bir iş yerine girdiğiniz de aç olduğunuzu söyledikten sonra iş yeri sahibine kalmadan müşteri olarak oturan her kim olursa olsun 'otur kardeşim ne istersen söyle ben öderim' demesi doğudaki örneklerin bir başka versiyonu gibi.

Yani arkadaşlar İzmir’de çok da uzun olmamak kaydı ile bulunduğum bu zaman da çok güzel insanlarla karşılaştım çok güzel insanlarla sohbet etme fırsatım oldu.

İzmir’e ilk geldiğimde hiç unutmuyorum elinde sigara paketiyle duran bir gençle bankada birlikte sıradaydık. Dışarıda efkârlı bir şekilde sigarasını yaktı son sigarası olduğu için boş paketini de sigarası ile birlikte uygun bir yer olarak gördüğü bir yere bıraktı

Tabi dikkatli bir şekilde bir bayanın o çocuğu izlediğini gördüm. Sigarasını attıktan sonra genç ile ne konuştu bilinmez o sigarasını yere atan genç bir çırpıda yerdeki atmış olduğu sigarasını ve paketini alıp ileri doğru hamlelerle çöpe attı. Kendi kendime sordum bizim oralarda olsa birisi bu şekilde uyarmaya kalksa bence bir o kadar da azar işitip yerine otururdu. Neyse ki her şeyin güzellik ile hallolduğu bir memleketten bahsettim.

Güzelliklerle dolu bir şehirden bahsediyorum insanıyla, hayvanları ile doğasıyla her şeyiyle güzel olmakla da kalmıyor bir o kadar da mütevazılığını koruyorsun İzmir.