Onu tanıdığımda henüz liseyi bitirmiş sınavlara hazırlanıyordu.
Yaşadığı küçük kasabadan İzmir'e taşınmak üzereydi.
Bütün o utangaçlığının, sessizliğinin ardında yatan tuhaf bir ışığı vardı.
Sesi kısık radyo gibi... O sırada kanalda gümbür gümbür bir müzik vardı da, birisinin gelip ses düğmesini çevirmesini bekliyordu sanki.
Denk geldi, o el ben oldum ve bunun için de hiç pişman etmedi, tam tersi hep gurur verdi.
Ayça Çalışkan hiç düşünmediği, aklının ucundan bile geçmeyen basın sektörüyle bir tanıştı pir tanıştı.
O, yüzüne bakınca utançtan yanakları kızaran kız gitti yerine acar bir muhabir geldi.
Saygısını hiç bozmadan sektörün en 'fırlama' gazetecilerinden biri oldu.
Ayrıca ayaklı fıkra kitabıydı. Kırdığı potlar, sakarlıkları, düşünmeden verdiği cevaplar dilden dile dolaştı, efsane oldu, çalıştığı ortamlarda herkesi kahkahalara boğdu.
Seveni çok, sevmeyeni yok. Dünyanın en uyumlu en pozitif insanı. Doğuştan şekerli... Üzülmenin, acı çekmenin, negatif duygular beslemenin insanı yoran, geren, lüzumsuz duygular olduğuna inanır ve bünyesinde asla barındırmaz. Hep güler, seni de güldürmesini bilir. Her insana lazım bir arkadaştır.
***
jjoncel
Tanışalı 17 yıl geçmiş. Araya 5 yıllık New Yok macerası da sıkıştırdı. Şimdi İstanbul'da televizyoncu...
Ama adı gibi çalışkan olduğu için kafası durmadan proje üretiyor.
Şimdi bir de moda sektörüne adım attı.
Onu da alnının teri, bileğinin hakkıyla başaracağından eminim.
Bugün ona gururla torpil geçip ürünlerine siz de bir göz atın diyorum.
Hiçbir şeyi tepeden inme edinmeyen, 18 yaşından beri ekmeğini taştan çıkaran, bu hırslı, çalışkan genç kadın, kusura bakmayın ama bu torpili sonuna kadar hak ediyor.
"Başarı öyküsü" tanımlamasının karşılığı çünkü o.
"DELİCHAİ by Ayça Çalışkan" Instagram hesabından ayrıntıları öğrenebilirsiniz.
Son yılların modası el örgüsü modeller var koleksiyonda. Özge Ulusoy, Çağla Şıkel gibi isimler şimdiden müdavimi olmuş bile.
Aslanım Ayça... Tek derdi hayırlı bir kısmet bulup evde koca parası yemek olan kadın çoğunluğuna ve kadınları eve kapatıp kuluçka makinesi gibi gören zihniyete inat sen çalışmaya ve üretmeye devam kardeşim!

Yine silah sesi

Rant büyüyünce pay kapmak isteyen sinekler de buraya üşüştü tabii.
Burası dediğim malum, Çeşme-Alaçatı.
Açılan her kulüp arkasında bir eşkıya grubunu da yanında getiriyor.
Böyle olunca ne silahlar susuyor ne olay bitiyor.
Bu hafta sonu Alaçatı Port'taki bir mekandan geldi o silah sesleri.
Gece hayatının en tehlikesiz ve en eğlenceli son demlerini yaşadığım için kendimi çok şanslı hissediyorum.
Artık sahibini tanımadığım, içeride neyle karşılayacağımı bilmediğim yerlere gitmemeyi tercih ediyorum.
Zaman 'o bizim zamanlar' değil çünkü, biliyorum.