Alışverişe gitmek üzere evden çıkan bir kadın, kapısının karşısındaki kaldırımda oturan bembeyaz sakallı üç yaşlı adamı görünce önce duraksadı.
Onları, tüm içtenliğiyle evine davet etti.
“Burada böyle oturduğunuza göre, üçünüz de kesinlikle acıkmış olmalısınız. Lütfen içeri gelin, size yiyecek bir şeyler hazırlayayım” dedi.
Üç yaşlıdan biri, kadına, eşinin evde olup olmadığını sordu.
Kadın, eşinin biraz önce çıktığını, şu anda evde olmadığını söyledi.
Yaşlı adam, başını iki yana salladı: “Eşiniz evde değilse, biz de davetinizi kabul edemeyiz” dedi.
***
Akşam eşi geldiğinde kadın, karşı kaldırımdaki yaşlı adamlarla arasında geçen konuşmayı anlattı. “Senin evde olmadığını öğrenince, içeri girmek istemediler” dedi.
Yaşlı adamların bu davranışlarını öğrenince, kadının eşi üzüldü.
“Bir bakıversene dışarı. Hala oradaysalar, şimdi davet edebilirsin eve” dedi.
Kadın kapıyı açar açmaz, karşı kaldırımdaki bembeyaz sakallı üç yaşlıyla yeniden karşılaştı.
“Eşim geldi, şimdi evde” dedi ve davetini yineledi.
Kadının davetine, yaşlılardan biri yanıt verdi:
“Biz üçümüz birlikte gelemeyiz” dedi ve kısa bir duraksamadan sonra açıklama yaptı:
“Sağ yanımdaki bu arkadaşımın adı, zenginliktir. Bu yanımda oturan arkadaşımın adı başarı, benim adım ise sevgidir...
Kendini ve arkadaşlarını tanıttıktan sonra sevgi, kadına ilginç bir öneride bulundu: “Şimdi evinize gidin ve eşinizle baş başa verip, bir karara varın. İçimizden yalnızca birimizi davet edebilirsiniz evinize. Hangimizi davet etmek istediğinize karar verin, sonra gelin, kararınızı bize bildirin.”
***
Kadın, sevginin önerisini eşine anlattığında adam, sevinçten göklere fırladı. “Aman ne güzel, ne güzel. Hangisini davet edeceğimizi bize bıraktıklarına göre, biz de içlerinden zenginliği davet ederiz ve bir anda zengin oluruz” dedi.
Eşinin kararı, kadının hiç de hoşuna gitmedi.
“Başarıyı davet etsek daha mantıklı bir karar vermiş olmaz mıyız?” dedi.
Anne ve babasının konuşmasını mutfaktan dinleyen evin kızı koşarak içeri girdi ve o da kendi önerisini söyledi:
“En doğru karar, sevgiyi davet etmek değil midir? Düşünsenize, evimiz bir anda sevgiye kavuşacak...”
Kızlarının önerisi, anne ve babasının da çok hoşuna gitti.
“Tamam, en doğru karar bu olacak. Sevgiyi davet edelim” dediler.
***
Kadın kapıyı açtı ve üç yaşlıya birden sordu:
“İçinizde hanginiz sevgiydi? Onu davet etmeye karar verdik. Lütfen buyursun” dedi.
Sevgi ayağa kalktı, eve doğru yürümeye başladı.
Arkadaşları da ayağa kalktılar ve sevginin arkasından, onlar da eve doğru yürümeye başladılar. Kadın, büyük bir şaşkınlık ve heyecan içinde, zenginlikle başarıya sordu:
“İnanamıyorum siz de mi geliyorsunuz?” dedi.
Kadının bu sorusuna, üç yaşlı birlikte yanıt verdiler:
“Eğer içimizden yalnızca zenginlik ya da başarıyı davet etmiş olsaydınız, davet edilmeyen ikimiz dışarıda bekleyecektik. Fakat siz sevgiyi davet ettiniz. Bu durumda üçümüz birden gelmek zorundayız evinize...”
Ve kadının “Neden?” diye sormasını beklemeden, zenginlik ve başarı sözlerini şöyle sürdürdüler:
“Çünkü sevginin olduğu her yerde, zenginlik ve başarı da her zaman yanında olur...”