Hava alanının yolcu salonu gibi en olmadık yerde ameliyat yap. Çok riskli bir ameliyat için fikir yürüt ve başarılı olsun. Hem annenin hem de bebeğinin hayatı kurtulsun.

Diğer yandan kimsenin yüzüne bakma, kimsenin sana dokunmasına izin verme, krize gir... Bir döner ikram etsinler krizden çık...

Bu nedir abi?

Zaten kafamız karışık. Bir de sen zorlama.

Durun olayı sadeleştireyim. Bin türlü sorunumuz varken, bir de ben çetrefilli bir girişle kafanızı bulandırmayayım.

Son günlerde çok ilgi gören Mucize Doktor dizisinden bir özet geçtim.

Dizi otizimli bir doktorun hikayesi üzerine kurulmuş. Dizinin orjinali Kore... Daha sonra Japonya ve Amerika'da da çekilmiş. Yayınlandığı bütün ülkelerde en çok izlenen diziler arasında yerini almış. Yerli versiyonu da büyük ilgi gördü.

Bir kere doktor sırıtmıyor. Sanıyorum bunda dizi danışmanlarının otizmle gerçekten ilgilenen profesyonel kişiler olmasının rolü var...

E tabii Türkiye'de her konuda olduğu gibi bu dizi konusunda da olumsuz düşünen bir kitle var. Onlar da, otizmin dizide gösterildiği gibi bir şey olmadığını ileri sürerek, eleştirilerde bulunuyorlar. Sonuçta bu bir dizi… Daha izlenir olabilmesi için, bir çok kurgu yapılıyor... Buna rağmen fazla abartmadan, dozunda bir senaryoyla geniş kitlelerin ilgisini çekmeyi başardılar.

Bu da önemli bir şey…

Otizm karmaşık bir olay… Her geçen gün de etrafımızı sarıyor. Bilgilenmek zorundayız. Çünkü artık 68 çocuktan birisi otizmli olarak doğuyor.

Bu nedenle otizmi fark etmemize yarayacak her şeye ihtiyacımız var.

Efsane “Yağmur adam” filmini belki hatırlarsınız. Yıllar önce Dustin Hoffman, olağanüstü bir oyunculukla bütün dünyaya otizmin nasıl bir şey olduğunu anlatmıştı.

Bugün bir dizi, yarın bir film...

Otizmin fark edilmeye ihtiyacı var.

Armudun sapı, üzümün çöpü artık çok lüks kaçıyor...