Doğrusu bayağı özlemiştik.Türkiye'nin bu gelmiş geçmiş en büyük hayırsever insanından haber alamıyorduk.

Neyse ki bir taraftan Rıza'nın kuryesinden, diğer yandan Amerikan basınından gelen haberler bu özlemimizi oldukça giderdi.
Kaynak her zamanki gibi ABD Hazine Bakanlığı'na bağlı İstihbarat Birimi Mali suçları Uygulama Ağı (FinCEN).

Ortaya atılan belgeler Zarrab suç örgütünün uluslarası boyutlarını ortaya seriyor.
Bilgi Edinme Yasası'ndan yararlanan özgür medya kuruluşları Rıza'nın kara para aklama, kaçakçılık gibi eylemlerini, bağlantılarını, banka dekontları ve çeklerini, bütün yolsuzluklarını okuyucularıyla paylaşmış.
Washington'daki acar gazeteci Yılmaz Polat, açıklanan rakamların akıl almaz boyutlarda
olduğunu belirtiyor.

İngiliz Bankası ''Standart Chartered'', Rıza ve suç ağının, 2007-2016 arasında toplam 5 milyar 800 milyon doları aşan para transferi yaptığını belgeliyor.

Belgelere göre Transferler Hayırsever Rıza tutukluyken de devam etmiş.
Amerikan Organize Suç ve Yolsuzluk Projeleri Biriminin raporunda da bu kişinin, Türkiye'yi nasıl bir uluslararası kaçakçılığın içine soktuğu bir-bir anlatılıyor.
Rıza Zarrab'ın eski kuryesi Adem Karahan'ın Amerikan basınına yaptığı itiraflar ise korkunç boyutta.

Kurye, İran, Rusya ve Birleşik Arap Emirlikleri'ne, valizlerle altın ve nakit para taşıdığını, yalnızca 22 kişinin taşıdığı altın miktarının 200 ton olduğunu söylüyor.
Adem Karahan'ın iddiasına göre Rıza Zarrab'ın bu konuda kendisine söyledikleri tüyler ürpertici; ''Türk yetkililerle ilgili korkacak bir şey yok.

Hükümet de bu işin içinde''
Nasıl iyi mi? Bu kurye yüzde 8 lik komisyonun yarısının kendilerine, yarısının da siyasilere verildiğini iddia ediyor.
Bakın CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel bu konuda neler söylüyor; ''Kuryesinin yaptığı açıklamalardan bu paranın yüzde 4'ünün yani 800 milyon doların rüşvet olarak Türkiye'de dağıtıldığı söyleniyor.

Mali Suçları Araştırma, Türkiye Hazinesi, Sayıştay ve Türkiye'nin bu konudaki denetçileri seferber edilecek mi, edilmeyecek mi?

rüşvetler nereye gitmiş?

Eyvah ki eyvah, öyle de şüpheli bir satır var ki raporda, bu rüşvetin yüzde 10'unun yani 800 milyon doların yüzde 10'u olan 80 milyon doların Türkiye'deki bir tek siyasetçiye verildiği söyleniyor. Şimdi bunu Türkiye nasıl araştıracak?

Bu sessizlik çok manidar değil mi?

Bu tek adam rejimi, bu bir tek rüşveti alan siyasetçiyi bulamayacak mı?

O zaman galiba onlar susacaklar, biz bu raporları not edeceğiz.

Vatandaş rüşvete karşı çıkıyorsa bu rüşvet dosyalarını günü geldiğinde cesaretle açıp bunları hesabını sorup, burunlarından fitil-fitil getirecek bir iktidar belirleyecek.''
Özgür Özel bunları söylüyor da, bakanların önüne serildiği Hayırsever Rıza'yı nasıl bulacaksınız? Adam itirafçı oldu, gününü gün ediyor.

İster misiniz Başkan Trump' ı kafaya alıp seçimler öncesi amerikan televizyonlarına çıkıp, fonda Amerikan Bayrağı, Amerikan ekonomisine nasıl hayır sağladığını bir güzel anlatsın...