EXPO 2020 Dubai, pandemi nedeniyle bir yıl gecikmeli olarak, 1 Ekim’de açıldı. En büyük ve en eski uluslararası etkinliklerden olan EXPO’lar, ülkelerin en son teknolojik yeniliklerini ve kültürel miraslarını sergiledikleri platformlar. Son 170 yıldır düzenlenen bu devasa etkinlikler, aynı zamanda dünyayı şekillendiren televizyon, telefon gibi buluşların ilk kez teşhir edilmesine sahne olmuş, Londra’daki Crystal Palace ve Paris’teki Eiffel Kulesi gibi ikonik yapıları miras bırakmış.

“Zihinleri Birleştirmek, Geleceği Yaratmak” temasıyla düzenlenen Dubai EXPO’su, 31 Mart 2022’ye kadar sürecek. Tüm dünyadan 25 milyon ziyaretçi çekeceği öngörülen etkinliğin hazırlıkları, EXPO’yu 2020’de düzenleyecek şehrin belirlendiği oylamadan bu yana, 8 yıl sürdü. Malum, diğer üç adaydan biri İzmir’di. Dubai (Birleşik Arap Emirlikleri-BAE); Sao Paulo’yu (Brezilya), İzmir’i ve Ekaterinburg’u (Rusya) geride bırakarak galip gelmişti. Dubai’de nasıl bir EXPO gerçekleştiğini hem bir İzmirli hem de İzmir’in adaylık çalışmalarını yürütmüş ekibin bir üyesi olarak merakla takip ediyorum.

EXPO 2020 Dubai’ye 192 ülke, kendi pavyonlarıyla katılım sağlıyor. EXPO’da, sivil toplum kuruluşları ile uluslararası örgütlerin pavyonlarının yanı sıra ev sahibi ülkenin kurduğu tematik pavyonlar da var; fakat en büyük ilgiyi ülke pavyonları çekiyor.

Örneğin, Birleşik Krallık pavyonu hakkındaki haberler, üç yıldır uluslararası gündemde. Yapılan çalışma, nefes kesiyor. İngiliz sanatçı ve tasarımcı Es Devlin’in tasarladığı, “Ortak Bir Gelecek için Yenilik Yapmak” temalı pavyon, yapay zekayı ve uzay sektörünü öne çıkarıyor. İlhamını Stephen Hawking’in bir projesinden alan pavyon, ziyaretçileri bir gün uzayda diğer gelişmiş uygarlıklarla karşılaşırsak kendimizi bir gezegen olarak ifade etmek için hangi mesajı ileteceğimizi düşünmeye davet ediyor. Pavyonu ziyaret edenlerden, bir kelime bağışlamaları isteniyor. Bir algoritma, bağışlanan kelimeleri derleyerek her dakika yeni bir kolektif şiir oluşturuyor. Kelimeler / kelime grupları halindeki LED tabelaların yan yana gelmesiyle oluşan dizeler, 20 metre yüksekliğindeki, koni biçimli yapının ön cephesinde sürekli akıp gidiyor. Koro alanına girdiğinizde ise, tüm dünyadan seslerin oluşturduğu koro müziğiyle çevreleniyorsunuz. Pavyonda gelecekte nasıl seyahat edeceğimiz, ne giyeceğimiz, nasıl yaratacağımız gibi konular gündeme getiriliyor.

Ev sahibi BAE’nin pavyonu da etkileyici bir mimariye sahip. Dünyanın önde gelen mimarlarından Santiago Calatrava’nın tasarladığı pavyon, kavramsal çerçevesi, ülkenin simgesi olan şahinin zarafetinden ve gücünden gelen ilhama dayanıyor. Pavyon, BAE’nin küresel bir merkez olarak hikayesini ve gelecek için iddialı planlarla barışçıl ve ilerici bir toplum yaratma vizyonunu anlatıyor. Yeşil bina niteliğindeki pavyonun özel bir bitkisel çevre düzenlemesi var.  

Brezilya, dünyanın en büyük nehrine sahip olma özelliğini öne çıkararak Dubai çölünde Amazon havzasını canlandırmış. Ziyaretçileri, çeşitlilik yoluyla sürdürülebilir bir gelecek sağlamak için doğanın gücünden nasıl yararlanabileceklerini keşfe davet ediyor. Ziyaretçileri suyun içinde gezdiren pavyon, Brezilya sularını, nehirlerini ve sulak alanlarını, ekosistemini gösteriyor. Tatlar, ritimler, sesler, dokular, görüntüler ve tasarım yoluyla kültürel ve gastronomik çeşitliliği tecrübe ettiriyor. 

Tolstoy’un, Mendeleev ve Pavlov’un, Kandinsky ve Rodchenko'nun memleketi Rusya, kendini sonsuz bir yaratıcılık kaynağı olarak öne çıkarıyor. “Birbirine bağlı bir dünyada yerimizi nasıl buluruz ve farklılıklarımıza rağmen birbirimizi nasıl daha iyi anlayabiliriz?” sorularına yanıt veriyor. Rusya’nın yaratıcı endüstrilere verdiği önemi vurguluyor. İç içe iki yarım küreden oluşan renkli ve modern yapı, Rus matruşkasını andırıyor. Bizi biz yapanın, zihinlerimizi birbirine bağlayan ve geleceğimizi yaratanın insan beyni olduğu düşüncesinden hareketle, insan beyninin iç işleyişinde bir yolculuğa davet ve bu şahesere övgü niteliğindeki “Harikalar Mekaniği” deneyimini sunuyor. Bu yüksek teknolojili multimedya sergisi, insan beyninin havada yüzüyor gibi görünen etkileşimli büyük bir heykelini içeriyor.

Açılıştan sonraki iki hafta içinde EXPO 2020 Dubai internet sitesinde bilgi bulamadığım için kendilerine danıştığım T.C. Dubai Başkonsolosluğu’ndan aldığım bilgiye göre Türkiye’nin pavyonu, 20 Ekim itibariyle hizmete açılmış. “Medeniyetlerin başlangıç noktasından geleceği yaratmak” sloganıyla oluşturulan pavyon, kendi internet sitesinde* yer alan ifadelerle, “Türkiye tanıtımının ve ihracat gücünün en etkin şekilde yapılması, eş zamanlı etkinliklerde Türk kültürünün tanıtılmasını” hedefliyor. Dream Design Factory’nin tasarladığı pavyon, modern, davetkar, yeşil dostu ve teknolojik yapısıyla deneyimsel bir mimariye sahip olup, Selçuklu Yıldızı motifi gibi Türkiye’ye has izler ve süslemeler ile bütünleştirilmiş. Karşılama, deneyimleme, ağırlama ve uğurlama olarak tasarlanan 4 ana bölümden oluşan pavyonda, kültürel lezzetlerin tadımı, geleneksel el sanatları atölyeleri, dans ve müzik performansları ile dijital ekranlardan Türkiye’nin 7 bölgesinin tanıtımı sunuluyor. “Sürdürülebilir Bir Dünya için Geleceğe Yükseliyoruz” teması altında, Savunma Sanayi, Otomotiv, Mücevher, Demir ve Çelik, Madencilik, Tarım, Ağaç ve Orman Ürünleri alanlarında Türkiye’nin ihraç ürünleri de tanıtılıyor.

* https://turkeyexpo2020.com/