İki gün sonra Kurban Bayramı..

Sevdiklerimizin bayramını kutlamak, bizleri mutlu eder.

Bayramın getireceği dostluk ve kardeşlik tamam da o kadar çok sorunumuz var ki. Hangi birinden söz edeyim.

Kurban kesmek her baba yiğitin harcı değil. 2

bin liraya yaklaşan kurbanlıklar el yakıyor.

Acaba geçmiş yıllarda kurban kesiminde gördüğümüz hoş olmayan görüntüler bu yıl olur mu? Sanmıyorum.

Zaten başımızda korona belası varken.

Hani dedim ya pek çok sorunumuz var.

Bu sorunların en önemlisi Atatürk’e karşı yapılan söylemler.

Gazeteci Fikret Bila Atatürk’e lanet okuyanlara birkaç soru konulu yazısını aktarayım;

“Ayasofya'nın Atatürk'e meydan okunacak bir yer olmadığını Ali Erbaş bilmiyor mudur?

"Kimse karışamaz" denilen egemenliği Atatürk'ün sağladığını?

O başkanlık koltuğunda oturduğu Diyanet İşleri Başkanlığı'nı Atatürk'ün kurduğunu? Ayasofya'nın yeniden cami olarak açıldığı gün kılınan Cuma namazının hutbesinde Diyanet İşleri Bakanı Ali Erbaş, ismini vermeden Atatürk'e, "lanet" okudu.

Gelen tepkiler üzerine yaptığı açımlamada ise yine Atatürk'ün ismini vermeden, "vefat eden kişilere dua okunur, beddua okunmaz dedi.”

Gündemden düşmeyen başka bir sorunda kadın cinayetleri.

Kadın cinayetlerin arkası kesilmiyor.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, geçen mayıs ayında 21 kadının öldürüldüğünü ve öldürülen 21 kadından 18'inin neden öldürüldüğü belirlenemediğini açıkladı.

Kadına her türlü şiddetin önlenmesini amaçlayan İstanbul Sözleşmesi'nden çıkılmasını isteyenler, kadının evde de toplumda da ikinci sınıf kalmasını isteyen erkek egemen düzenin savunucuları.

Başka bir ayıp da İzmir’den.

Lozan Barış Antlaşmasının 97’ci yılı kutlamalarının Valilikçe yasaklanmasına CHP Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım Kaya tepki gösterdi; “İzmir Valiliği, İzmir işgal altında olsa bu tür yasaklara cesaret edilemeyecek bir utanca imza atarak, kuruluşun ve kurtuluşun şehri İzmir’de, 24 Temmuz Lozan Barış Antlaşması’nın 97. yılı kutlamalarını yasakladı.Atatürk Anıtına çelenk koyulması ve aynı konuda basın açıklaması yapılması etkinliklerini ayrışma ve kargaşaya neden olabileceği gerekçesiyle engellendi.24 Temmuz Lozan Barış Antlaşmasının 97’ci yılı kutlamalarını bir “asayiş” sorunu olarak görüp yasaklayanlar, Cumhuriyetle hesaplaşmak isteyenlerdir.”

Neşeli mutlu huzur ve umutlu, paylaşımların arttığı, hüzünlerin kalktığı günlerin özlemi ile bayramınızı kutlarım.

Haftaya yeniden buluşmak üzere hoşçakalın dostlar.