Memleketin orta yerinde gazeteciyi kıtır kıtır kestiler.
Kestiklerinden eminiz de, kendisi ortada yok.
Şaka gibi...
Asıl güzel olanı arada yaşananlar.

***

Amerika Birleşik Aletleri, arabın prensinin dediklerini kendilerine yeterli buldu.
Papaz da bulduğu gibi.
Adam ölmüş diyorsun, olsun bizim ticaret anlaşmamız var diyor.
Adamı doğramışlar diyorsun.
Olsun bizim prense güvenimiz tam diyorlar.

***

Demokrasiyi eğe büke, asrın liderini bile çileden çıkardılar.
“Dünya beşten büyüktür” lafını herhalde kahvede okey oynayan dört kişi ile onlara yancılık yapana söylemedi.
Dünya böyledir ama.
Güçlünün demokrasisi hep işler, geriye kalan demokrasi mücadelesi eder.

***

“Zenginin malı züğürdün çenesini yorar” diye bir söz vardır.
Hep düşünmüşümdür.
Adam zaten züğürt, ne diye zenginin malıyla ilgilensin diye.
Büyüdükçe öğrendim.
Zenginler, züğürtler kendileri hakkında konuşmasın diye böyle bir laf uydurmuşlar.
Bir nevi tehdit yani...

***

Neyse, gelelim konumuza.
18 yaşındaki kız, annesine iki aydır adet görmediğini söyler.
Annesi, çok tedirgin olur ve eczaneye koşuverir.
Bir hamilelik testi alır ve kızına uygular.
Sonuçlar kızın hamile olduğunu gösterir.

***

Anne çıldırmıştır, bağırır çağırır.
“Bunu yapan hangi domuz? Bilmek istiyorum” der.
Kız utana sıkıla telefona sarılır.
Telefonla konuşur ve yarım saat içinde bir Ferrari evin önünde durur.
İçinden hafif uzun boylu, sarı saçlı ve çok pahalı bir elbisenin içinde karizma bir genç iner ve içeri girer.

***

Anne baba şaşkındır.
Genç adam, “Kızınız durumu anlattı” der ve devam eder.
“Kişisel durumumdan dolayı kızınızla evlenemem, ancak tüm sorumluluğu alıyorum” diye durumu özetler.
Aile şaşkınlık içindedir

***

Genç adam ailenin şaşkınlığını gidermek için, “Eğer bir kız çocuğu doğarsa annesine bir ev, bir yazlık villa ve milyon dolarlık bir banka hesabı, eğer bir erkek çocuk olursa bir kaç fabrika ve bir milyon dolarlık bri hesap, eğer ikiz doğarsa her ikisine de 500 bin dolarlık hesap ve bir fabrika vereceğim” der.

***

Ailenin şaşkınlığı sürüyordur.
Can alıcı soruyu anne sorar.
“Peki ya düşük olursa?”
O zamana kadar sessizce bekleyen baba elini dostça gencin omzuna koyar ve devam eder:
“O zaman tekrar denersin evladım...”

***

Kıssadan hisse:
Türkiye'nin orta yerinde kıtır kıtır gazeteci kestiler ya.
Sonuç ortada, yani hiç sonuç yok.
O zaman ne dememiz gerekli araplara?
“O zaman tekrar deneyin evladım...”