Tarih, yapılanları ve söylenenleri not eder. Eder ki, gelecek nesiller tarihten ders alabilsinler ve yollarını ona göre çizsinler.
Birlikte geçmişe yolculuk yapalım.
Öyle çok uzun boylu değil.
Birkaç yıl öncesine.
Aşağıdaki sözleri kimin söylediğini yazının en sonunda zaten anlayacaksınız.
***
“Sevgili dostlar, artık işin dozu kaçtı. Belki farkındasınız, belki değilsiniz ama sistem artık demokrasiden faşizme doğru kayıyor.”
“Türkiye 2003-2007 arasında çok ağır darbe yedi. Bütün telekomünikasyon şirketleri, bankaları, ağır endüstriyel tesisleri, limanları, tersaneleri satıldı.”
“Erdoğan’ın siyasi çizgisi ile benim hayat görüşüm arasında bir paralellik dahi olması söz konusu olamaz. Dünyayı algılama ve davranış dinamiklerimiz farklı.”
“Türkiye artık 1923-2007 Şubat Türkiye’si değil… Artık başka bir yöne zorlanan, bilinmeyene doğru ivmelenen ve en iyi ihtimalle kaos durağında küçük molalar ile geri dönmeyi deneyebilecek bir Türkiye var.”
“İdeolojinin günlük hayatımıza bulaşmadığı, Atatürk’ün gösterdiği medeniyet hedefine ilerleyen bir devlet, bir hayat özlüyorum. Bu benim, sizin, bu ülkedeki herkesin hakkı.”
“Türkiye tarihin en büyük rejim tehditlerin birini yaşadığı bir dönemden geçiyor.”
“Bu ülkeyi olduğu gibi seven ve korumak istiyorum diyen herkese hatırlatmak istiyorum; Ne yapacaksak şimdi zamanıdır, yıllar sonra bir şansımız daha olmayacak.”
“Artık Türkiye’de merkez bir iktidar olma yolunda ilerleyen değil, gizli gündemini dayatan bir yapı var. Bundan sonra yaşanacaklara dair hâlâ risk ne olur diyenlere sadece şunu söyleyebilirim; Allah yardımcımız olsun.”
“Hükümete yakın bir gruba satılan gazete manşet atmış; “Meclisi de kapatsaydınız” Onlara sadece şunu söyleyeceğim; eğer biraz uğraşıp bizler gibi gidişatı sorgulamayı deneseydiniz, bu davanın Meclis’in açık kalmasının sigortası olduğunu anlardınız.”
“Çanakkale Şehitleri'ni andık ama ben aynaya bakıp kendi yüzüme tükürdüm. Bu insanlar bu ülkenin bağımsızlığı için öldüler. Bugün bakıyoruz bankalarımızın yüzde 60'ı yabancıların elinde.”
***
Muhtemeldir ki çıkaramadınız.
Küçücük bir ipucu versem,
Dudağınızın kenarına hafif bir gülümseme,
Biraz tepki,
Biraz da öfke...
***
Çok meraklandırmayayım.
Arkadaş 180 derece dönmeyi çok sever.
“Dün dündür, bugün bugündür” sözünü çok sever.
Bilimsel konuşur(muş) gibi yapar.
Kelimelere yer değiştirmeyi çok sever...
***
Hala mı tanıyamadınız?
O zaman son ipucunu vereyim gitsin.
Arkadaş en çok jöleyi sever...
Yer mi, yutar mı, sürer mi,
O kadarını da siz tahmin edin...
