Türk Sanat müziğinin ustalarındandı.
1964 yılında koro şefliğine yükselmiş, sayısız konser yönetmişti.
Hemen bir anekdot;
29 Haziran 1964 günü şef Muzaffer İlkar yönetiminde ''Radyo Sanatçıları Konseri'' bandı doldurulurken prova sırasında bir telefon gelir. İlkar gitmek zorundadır. Telaşla korist Kutlu Payaslı''ya "provayı sen yap" der.
Provanın asıl kaydı başlar, koroyu kusursuz yönetir Payaslı.
O günden sonra haftada bir yapılan yarım saatlik ''Beraber ve Solo Şarkılar'' programını Kutlu Payaslı'' yönetir.
Artık o Koro Şefidir de.
Ege Üniversitesi öğretim üyeliği de yapmıştır.
Bizim kuşak radyoyu da iyi bilir.
İsmi hep radyodan aşinadır.
Sıkça duyardık bu anonsu;
"Şef Kutlu Payaslı yönetimindeki TRT Ankara, İstanbul, İzmir ve Erzurum Radyoları ses ve saz sanatçılarından oluşan koromuzdan dinliyoruz;
Söyledim aşkımızı Ankara rüzgârına...''
****
89 yıllık hayatı kitap olmuştur;
"Sanata Adanmış Bir Ömür: Kutlu Payaslı"
Harika tambur ve piyano çalardı sanatçı.
Tambur Üstadı Selahattin Pınar sağlığı bozulup sahnelere nokta koyunca enstrümanını Müzeyyen Senar 'a verir.
Müzeyyen Senar da kendisine emanet edilen tamburu yıllarca muhafaza eder, sonra Kutlu Payaslı'ya hediye eder.
Yıllar sonra Selahattin Pınar’ın oğlu ile bir toplantıda karşılaşır Kutlu Hoca, tamburu teslim etmek ister.
Pınar’ın oğlu, tamburun Payaslı’da kalmasının daha doğru olacağını söyler.
Aradan yıllar geçer.
Kutlu Payaslı da tamburu Kadıköy Kalamış'ta Selahattin Pınar’ın çok sevdiği ve bir akşam masasında vefat ettiği Todori Meyhanesi'ne teslim eder.
Tambura da özel bir köşe hazırlatır.
İstanbul’a gittiği zamanlarda da meyhaneye uğrayarak tamburu çalarak Bestekar Selahattin Pınar’ı anar.
***
Türk Sanat Müziği repertuarına da 25 beste bırakmıştır Kutlu Payaslı.
Anısı güzel yaşasın...