Herkes bildiği işi yapacak…
Müsaadenizle satırlarımın bana ayrılan bu bölümünü bir uzmana bırakacağım…
“Panik atak, aniden bastıran endişe atağı, endişe nöbetidir. Bu endişe on dakika içinde tırmanır tırmanır, en üst noktasına vurur ve ondan sonra yavaş yavaş azalarak kaybolur.
(Dikkat et Göztepe golleri son dakikalarda atıyor)
Zaman zaman birçoğumuza uğrayan ve çok sıkıntı verici bir durum olan panik atak, hayat kalitemizi ciddi anlamda düşürür. (Dikkat et bir türlü kaliteli top oynayamıyor Göztepe)
Panik atağı olan kişi, evden çıkamaz hale gelebilir. Çarşıya, pazara gidemeyebilir, otobüslere binemeyebilir, yardım almanın zor olacağı yerlere girmekten kaçınabilir, yalnız kalamaz, hep yanında birilerinin olmasını ister...

Sağ olasın Dr. Kemal Sayar…
Nasıl?
İki haftadır böyle değil mi Göztepe?
Yok ciddiyim…
Ciddi bir panik atak sıkıntısı var Göztepe'de…
Risk güzel, hırs güzel…
Ama “Ya kazanamazsam, ya atamazsam, ya tutamazsam” korkusu dolu sarı kırmızılılarda…
Giresun karşısında da şuursuzdu baskı…
Filmin kopyası sanki Denizli maçı…
Sadece rakibin golü daha erken geldi…
Anladığım kadarıyla Göztepe;
“Allah Allah ya Allah”
“Şehitler ölmez vatan bölünmez”
“Ceddin deden neslin baban” gibi…
Bilimsel, akılcı çağdaş taktiklerle hazırlanıyor maçlara…
Ya da bir başka taktik;
“Al götür sok getir…”
Bu ne be kardeşim…
Orta saha komple mort…
Atak değil, bildiğin kılıç kalkan dalışı…
Kim kanatta olacak, kim klasik santrfor gibi zorlayacak?
Kim dönen topları içeriye tekrar dolduracak ya da şutlayacak?
Bence kimse bilmiyor… Ya da herkes ısrarla yerini kaybediyor…
Göztepe bu olamaz…
Çünkü Göztepe taraftarı, camiası galibiyet hastası değildir…
Amatör küme kapılarında dahi takımını en ağır yenilgilerde desteklemiştir…
Korkmayın kardeşim… Şuurlu ve ne yaptığını bilen bir futbol sergilenmeli…
Bu “ya kazanamazsam” psikolojisi,
Bu “Panik atak” derhal tedavi edilmeli…
Al işte 88 dakika böyle geçti…
90. dakikada 2-1…
Sağlam takımlar karşısında durum iç açıcı olmaz...
Benden söylemesi…