Elimden geldiğince yeni yerler görmeye, yeni insanlar tanımaya, yeni kitaplar okumaya çalışıyorum. Gezip gördüğüm yerler arasına mutlaka müzeleri ve antik kentleri de eklemeyi unutmuyorum. Geçmişte yaşayan insanların bilgi, deneyim ve tecrübelerinden faydalanmayı önemsiyorum. Kentlerini nasıl oluşturdular, şehirlerini, yollarını nasıl inşa ettiler, hangi gelenek ve görenekleri edindiler, inançlarını neler üzerine kurdular? Nelerden ne için vazgeçtiler?

Bugünlerde bu bilgileri toplayıp, gezeceğim yerleri belirlerken Google Earth benim yardımcı uygulamalarımdan birine dönüştü. Hatta gidip göremediğim yerler için de Google Earth harika olanaklar sunuyor.

Hazırlanan site, coğrafi görüntülerin toplandığı en büyük veri havuzu. Dünyanın neredeyse bire bir dijital kopyası. Ben, arama çubuğuna bildiğim yerlerdense genelde bilmediğim yerleri yazıp sorguluyorum. Dağlardan şehirlere, antik kentlerden balta girmemiş ormanlara kadar pek çok yere bakıyorum.

Dünyada hala ayak basılmayan yerler var. Dr. Julian Bayliss, 2005 yılında sadece Google Earth görüntülerini kullanarak kimsenin bilmediği bir yağmur ormanı bulmuş. Daha sonra oraya giderek yeni bir yılan türü, cüce bukalemunlar ve yeni orkideler keşfetmiş. Yine aynı yöntemle Mozambik’te bir dağın üstünde orman olduğu ortaya çıkarılmış ve 2018 yılının Mayıs ayında ilk kez buraya adım atılmış. Yeni canlı türleri keşfedilebileceğine dair kanıtlara erişilmiş.

Tabi bunları incelerken eski ve yeni haritalarla geçmişten günümüze kentlerin nasıl değiştiğini de görebiliyorsunuz. Mesela İzmir'e, Bodrum'a, İstanbul'a ve hatta Anadolu'ya şöyle bir bakın isterseniz... Yeşil alanların nasıl yok edildiğini rahatlıkla gözlemleyeceksiniz.

Tarihte 10 - 15 yıl öncesine gidebileceğiniz gibi, 1680’den 1930’a kadar yapılmış 100’den fazla haritayı da Google Earth sayesinde “Historical maps around the world” bölümünde keşfedebilirsiniz.

Hemen sevdiğim bir başka uygulamadan daha bahsedeyim: Star Walk 2.

Ücretli bölümleri olduğu gibi ücretsiz alanları da hayli doyurucu. Cep telefonunuza yükleyip onu gece gökyüzüne çevirdiğinizde yıldızları ve gezegenleri ayrıntılarıyla takip etmeniz mümkün oluyor. Ayın evrelerini saati ve günüyle görebiliyorsunuz. Kuyruklu yıldızları takip edebiliyorsunuz. Takım yıldızları güzel bir görsel tasarımla karşınıza çıkıyor. Evrendeki devinim, uzayın büyük devletler tarafından paylaşılmaya çalışıldığı bugünlerde, geçmişteki uygarlıklar için önemli olduğundan daha da önemli.

Diyeceksiniz ki sosyal medyada ve internette yasaklamalar, engellemeler gündemde. Kadına şiddetin bitmediği, hilafetin getirilmesinin konuşulduğu bir ülkede daha fazla bilgi sahibi olsan ne olur, olmasan ne olur?

İnsan okudukça şunu görüyor; cehalet sadece bugünün değil dünün de en büyük sorunuydu. Gelişmiş olan insan, zekaca düşük olanı her zaman için ya yok etti ya da ele geçirip kullandı. Eğer böyle olmasaydı, biz maymunların üzerinde değil maymunlar bizim üzerimizde deney yapıyor olabilirdi.

Yasaklar hiç bir zaman insanları engelleyemedi. Hele ki teknoloji karşısında hiç bir yasağın geçerliliğinin olacağını düşünmüyorum. Ayrıca milliyetçi söylemelere sahip kişilerin yabancı ülkelerin markalarını kullanması gibi, Twitter'a karşı olanların bunu Twitter'dan yazmasını da çok komik buluyorum.

Teknolojide ilerlemedikçe, kendi markalarımızı dünyaya kabul ettirmedikçe, tarımda kendi kendimize yetecek duruma gelmedikçe büyük devletlerin oyuncağı olmaktan kurtulamayız. Daha iyi olmak için daha çok öğrenmeliyiz. Çünkü günümüzde en değerli şey bilgi. Bugün Çin, ABD'nin önüne geçtiyse daha fazla çalıştığı, daha fazla öğrendiği içindir...

Atatürk çok okurdu. M.Ö. 247'de doğan Kartacalı Hannibal onun en sevdiği komutanlardan biriydi... Büyük Taarruz'da Yunanlılara karşı verdiğimiz mücadelede Atatürk, Hannibal'ın Romalılara karşı 1. Pön Savaşı'nda uyguladığı bir savaş taktiğine yer verdi. Böylece bizden sayıca üstün olan Yunanlıların önünde ezilmedik, bu savaş taktiği ile galip gelmek için büyük avantaj kazandık. Türk halkı cephede savaşırken Halife, İngilizlere ülkeyi verip koltuğunu korumak için anlaşmaya çalışıyordu. Bunlar tarihe kazınan olaylar.

Geçmişten alacağımız çok ders var. Görmesini ve algılamasını bilene...