Gerence’de bulunduğum yaz boyu kitap, dergi, gazete okumalarım da sürüyor. Şiirden, öyküden, romandan, denemeden, anılardan, okumadan, yazmadan kopmam olası değil. …
Öylesine birikmiş kitaplar ki hangisine el atacağım, hangisinden söz edeceğim şaşırıyorum. Gönlüm aldığım, bana imzalarıyla ulaşan dost kitapların hepsine dokunmak, dostlarımla paylaşmak elbette.
Nicedir yazmak istediklerimden ikisine yer ayırabileceğim bugün.

PAYZA’DAN 'ÇERKES ETHEM-PUSLU HAVA'
Varlık, Berfin Bahar, Çağdaş Türk Dili, Cumhuriyet Kitap, Evrensel, Afrodisyas Sanat, Dönemeç, Tmolos Edebiyat, Çağdaş Yaşam ve bir süredir de Aydınlık Kitap’ta yazıları, kitap tanıtımlarıyla dikkat çeken Halit Payza, öyküleri ve romanlarıyla da ilgi görüyor.
Son olarak “Çerkes Ethem Puslu Hava” adlı romanı (**) ulaştı elime. Payza, bundan önceki romanı "İşgal ve İsyan"da Kurtuluş Savaşının İzmir ve Ödemiş'e ilişkin bir bölümünü yazmıştı.
Bu kez yine Ege'de, İzmir'de bilinen bir kaçırma olayının ayrıntılarını tarihsel koşulları, ortamları da katarak anlatıyor.
Olay, eski İzmir Valisi Rahmi Bey İttihatçı olması nedeniyle İstanbul’da Bekirağa Bölüğü'nde tutuklu. Çerkes Ethem intikam uğruna, Rahmi Bey’in oğlu Alparslan’ı fidye almak için kaçırıyor. Araya, Rahmi Bey'in kayınpederi Hüseyin Hüsnü Paşa ve ünlü Çerkes İttihatçı Sapancalı Baki giriyor. Olaylar böylece gelişip duruyor.
Halit Payza, roman süresince kişilerin karakterlerini, ruhsal yapılarını, davranışlarını, düzgün biçimde konumlandırıyor ve betimliyor. Ayrıntılı dipnotlarla da okuru bilgilendiriyor, aydınlatıyor. Dili iyi kullanıyor. Akıcı, duru Türkçesiyle romana işlerlik kazandırıyor.

'BİR UZUN YOL' VE 'ERİCEKÇE SÖZLÜK'
Bir bilim adamının yaşamında kuşkusuz anılacak, anlatılacak, yazılacak nice olaylar, yaşanmışlıklar, insanlar, renkler, resimler vardır. Osman Gökçe de doğduğu yerden, okuduğu okullardan, görev yaptığı kentlerden biriktirdiği anılarını kaleme almış. Üstelik şiirin, sanatın, yazının anlatım olanaklarını iyi kullanarak, geleceğe aktarmayı görev bilmiş kendine.
Osman Gökçe 1940 yılında Maraş’ın Göksun ilçesine bağlı Ericek köyünde doğmuş. Tarım işletmeciliği alanında eğitim yapmış, profesör olmuş bir bilim adamı. Basılmış 9 kitabı, 63 makalesi, 54 bildirisi olduğu yazılı özgeçmiş bilgilerinde.
Şiir kitapları da bulunan Gökçe’nin “Bir Uzun Yol” adını verdiği gözlemlerini, görüşlerini, anılarını paylaştığı kitabını ilgiyle okudum. Kitabında ilgimi çeken bölümlerden biri, doğduğu köy Ericek’te yerli halkın kullandığı Türkçe sözlük derlemesi. “Ericekçe Sözlük” adını verdiği bu bölümdeki derlemesiyle ilgili olarak şunları yazmış: “Geçmişteki ve günümüzdeki derlemecilerin tümünü saygı ile anarak ve emeklerinin ürünlerini ulusumuzun en değerli, varlıklarından sayarak, karınca kararınca ben de yaptığım küçük derlemenin elimde kalanlarını, yaptığım derlemenin yerini belirtmek için Ericekçe başlığı altında sunuyorum.”
Abara (bir suarkı), annaç (katrşı), bellik (söz kesme), böğsemek (ağlayımsı olmak bürüncük (başa, yüze örtülen bir örtü), cakkavu (geveze),cıncık (cam), cinnik (odalarda sedirin içi), çarkıt (bozuk), çokuntu (nişan, düğün vb.etkinlik), dölek (düz yer), ede (baba, Ericek’te erkek kardeş), gadasını almak (yoluna kurban olmak), pahıl (cimri),pinnik (tünek)… Örnekleri çoğaltmak olası.

(*) Çerkes Ethem Puslu Hava, Halit Payza romanı, İlkim Ozan Yayınları, Ocak 2018, 231 sayfa

(**) Bir Uzun Yol, Osman Gökçe, Zeus Kitabevi Y. 294 sayfa