Haber/ Didar DEMİRCİ
 

Türkiye’de bir çok uzmanın dile getirdiği bir iddia Sağlık Bakanı Fahrettin Koca tarafından da kabul edildi. ‘Türkiye’de gerçek vaka sayıları, açıklanandan çok daha fazla’ şeklindeki bu iddiayı dile getirenler, uzun zaman farklı kesimlerce linçe tabi tutuldu, hükümet aleyhine algı çalışması yapmakla suçlandı. Ancak Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın “Belirti göstermeyen ama test sonuçları pozitif olan kişiler vaka tablomuzda yer almıyor” açıklaması hem bu iddiayı gündeme taşıyanları haklı çıkardı, hem de bugüne kadar tartışmasız bir şekilde açıklanan istatistiklere inanan halkta büyük bir güven bunalımına yol açtı. 

Verilere güvenilmiyor

Sağlık Bakanı Koca’nın 15 Ekim 2020 tarihinden itibaren pozitif olan tüm korona virüs hastalarının ‘Türkiye’nin Covid-19 tablosu’nda yer alacağını şeklindeki açıklamasını değerlendiren İzmir Tabip Odası Başkanı Lütfi Çamlı, “Sayın Bakan ‘Ekim 15 itibariyle belirti gösteren göstermeyen tüm pozitif vakalar açıklanacak’ dedi. Biz şimdiye kadar açıklanan verilerin, bizim verilerimizle pek örtüşmediğini ifade ediyorduk. Sonuçta günlük tablo açıklamaya başlanmasının üzerinden 6-7 ay geçtikten sonra ‘biz sadece semptom içerenleri açıkladık’ denildi. Biz de o zaman bizim verilerimizle günlük açıklanan tablonun neden örtüşmediğini öğrendik. Türkiye’nin verileri DSÖ’ye de böyle bildirilmiş. Tüm pozitif vakalarla birlikte Kovid testi negatif çıksa da semptomları Kovid’le uyumlu olgular da açıklanabilir. Biz başından beri bunların açıklanması için defalarca ısrarcı olduk. Olgu ve hasta tanımı diye bir şey yaptılar. Öyle bir tanım bilimde yok. Şu aşamada da toplumsal güvende ciddi bir sarsılma oldu. Bakanın böyle bir açıklama yapması üzücü. Keşke başından beri veriler tam olarak açıklansaydı. Bizim açımızdan toplum sağlığı en önemli ulusal çıkardır. Verilerin DSÖ ile de bu şekilde paylaşılmış olması, sadece Türkiye’de değil, dünyada da bizim verilerimize karşı bir güven sorununa yol açacaktır” şeklinde konuştu.