51 Yaşında bir Japon vatandaşı idi.

Dünyanın birçok köşesinde iş yapmış bir mühendisti…

Kishi Ryoichi…

2011 yılında “İstanbul - Bursa - İzmir otoyolu”, “Körfez geçişi Köprüsü” ihalesini, Kishi’nin çalıştığı firma almıştı.

Yeni görev yeri Türkiye idi…

Kishi, kontrolündeki ekibiyle köprü inşaatını koordine ediyordu.

21 Mart 2015 günü, beklenmedik ve inanılmaz bir kaza oldu.

Köprünün “Cat walk” adı verilen, (kedi yolu) halatları koptu…

Ölü ya da yaralı yoktu…

İnsanlarımız buna dua ederken, Japon Kishi olaydan kendini sorumlu tutuyordu.

Sağa dönüyor olmuyor, sola dönüyor olmuyordu…

Gece uykusu tutmamıştı.

Arkadaşlarının teselli çabasına rağmen, gece şantiyeden çıktı.

Yalova’nın Altınova ilçesindeki mezarlığa gitti.

Önce bileklerini kesti.

Başarılı olamayınca, kesici bir aletle intihar etti.

Bıraktığı ise iki satır nottu: “Halatın kopmasından kendimi sorumlu tutuyorum. Ve yaşamıma son veriyorum.”

***

Seçim öncesiydi.

HAYTAP adlı hayvan severlerden oluşan sivil toplum örgütü, tribünden inmiş bütün adaylardan yazılı, imzalı sözler almıştı. Bu hedeflerden biri de Menemen Belediye Başkan Adayı Serdar Aksoy’du…

Sözler verildi.

Asla deve güreşi yaptırmayacaktı.

Sadece deve güreşi yapmama değildi verilen söz.

6 madde daha vardı. Tamamı, benzeri hayvan dostluğu sözleriydi.

Aradan sadece 10 ay geçti.

Hafta sonu ne vardı?

Menemen’de deve güreşi şenliği…

***

Değerli okurlar; Menemen belediyesi, diğer belediyelerden farklı değil…

Mali kriz içerisinde…

Çalışanların maaşları tam anlamıyla ödenemiyor.

İkramiyeler, mesailer hayal.

Belediye’nin dışarıya yaptırdığı işler var bir de…

Başta festivalleri ve organizasyon yapan şirketler olmak üzere diğer tedarikçiler de kan kusuyor.

Muhasebe bölümünün önünde elektronik özel kilitler var.

O bölüme geçemezsiniz bile…

Kasa tamtakır…

Tedarikçiler sırayla icraya gidiyorlar.

Bu deve güreşi işini Bayraklı Belediyesi, 8 yıl boyunca kentin tam göbeğinde gerçekleştirdi.

Deve güreşi deyip geçmeyin, hatırladığım kadarıyla, son organizasyon 150 ila 200 bin lira arası bir masrafla yapılmıştı. Sayın Başkan’ın HAYTAP’a verdiği sözü tutmayı bir kenara bırakalım.

Bu kaç paraya mal olan bir organizasyon oldu?

“Madem kasanda para var, işçinin parasını öde” demezler mi?

“Madem kasanda para var; tedarikçinin icralık dosyalarını öde” demezler mi?

Sayın Başkan’ın bir tane danışmanı yok mudur?

Olmayan şey bu kadar savrulur mu?

Üstelik yapmayacağına dair söz verdiğin bir etkinlik için bu duruma düşülür mü?

***

Böyle bu garip hayat…

Kimi var; onuru için intihar eder.

Kimi var;

Söz verir, imzasının mürekkebi kurumadan unutur…

***

Söz vermek…

Kimi için o anı kurtarmak, kimi için hayatın tam ortası, tam da anlamı…

Adam olmanın anayasası…

KATLI OTOPARK ZULMÜ

Kentin kaldırım kenarlarını otopark olarak kullanıyor İzmirli.

Bir de katlı otoparklar var.

Ne yaparsan yap, otopark yerleri yetmiyor.

Bu otopark alanlarına yüzde 50’ye yakın zam geldi.

6 saat için 9.50 olan otopark yeri 15 TL’ye çıktı

12 saat kalırsan 18, 24 saat kalırsan 25 TL.

Şimdi ihaleye çıksan, özel şirkete devretsen

Desen ki koşulum var; “10 TL’ye işlet” bir milyon tane müstecir bulursun…

Maksat vatandaşı fahiş zamla sağmaksa, bunun adı zam değil, zulüm olur…

Lafa geldi mi asgari ücret savunucusu, iş uygulamaya geldi mi vatandaşa zulme varan zam…

Yok, bu yaptığınız iş değil…

Belediye, holding değil, para kazanma aracı değil, hizmet kurumudur.

Bu zam değim zulümdür.

SANCAR BABA

Bu kentin sembollerinden biridir Sancar Maruflu.

İsyan etmiş. Sosyal medyadan okudum.

Fuardaki Göl Gazinosu, su bisikleti, ada gazinosunun yıkılmasına.

Dokunun plansızca, “Ben yaptım oldu” mantığıyla yok edilişine tepki vermiş.

Maalesef şunu söylemiş; “Emekli olup kenti terk edeceğim”

Eğer bir İzmir sevdalısına bu yapılıyorsa, bazı işler yanlış gidiyor demektir.

Adı “İzmir Baba”ya çıkmış, hayatını bu kente vermiş, bir vefa abidesi olan Sancar Maruflu’yu kızdırmak da başka maharet…

Yok olmaz Sancar Baba; pireye kızıp yorgan yakılmaz…

Devirdir, devrandır gelir geçer…

ÇORBA

Oh…

Nihayet eylem gördük.

Yeni belediye başkanları makamlarına oturduktan sonra, yani 10 aydır bir işe yarayan eylem yaptılar.

Çağrılara olumlu yanıt verdiler.

Merkezi yerlerde, öncelikli öğrenci kardeşlerimiz olmak üzere çorba servisleri başladı.

Çiğli, Konak, Büyükşehir Belediyelerini gördüm.

Gözümden kaçan varsa af ola…

Böyle işleriniz var ola…

GEREKSİZ BİLGİ

Şeftali esasen Farsça bir sözcüktür. Orijinali; “Şeft-i alu” şeklindedir. Asıl anlamı “Etli erik”dir.

GEREKLİ BİLGİ

Atatürk’ün Bursa seyahatinde bir teyze yolunu keser.

“Selanik’ten komşunum. Senin ricana rağmen oğlumu demir yollarına almadılar” der.

Mustafa Kemal Şöyle yanıtlar; ”Benim tavsiye ettiğim halde mi almadılar? Ne kadar iyi olmuş. Çok iyi yapmışlar. Cumhuriyet işte böyle anlaşılacak. Demek doğru yoldayız.”

Deli Ziya: “Çay yoksulların, şairlerin ve yalnızların resmi içeceğidir.”