İstanbul’un ardından İzmir’de de CHP’li belediyelere dönük yargı hamleleri ve siyasi baskılar sürerken, kamuoyu araştırmalarına göre CHP, halk desteğini artırarak birinci parti konumunu pekiştiriyor. SONAR'ın Haziran 2025 verilerine göre CHP'nin oy oranı yüzde 36,2’ye ulaştı.
Yargı baskısı ve siyasi müdahalelere rağmen CHP yükselişte
İktidarın muhalefet üzerindeki baskıları, yerel yönetimlere dönük soruşturmalar ve tartışmalı yargı kararları, kamuoyunun desteğini tersine çevirmedi. SONAR Araştırma'nın Haziran 2025’te gerçekleştirdiği "Siyasi Eğilimler" başlıklı kamuoyu yoklaması, CHP’nin yükselişini bir kez daha ortaya koydu.
Araştırmaya göre, "Bugün genel seçim olsa hangi partiye oy verirsiniz?" sorusuna yüzde 36,2 oranında katılımcı “CHP” yanıtını verirken, iktidar partisi AKP yüzde 30,9’da kaldı. CHP bu sonuçla, Türkiye’nin birinci partisi olma konumunu korudu.
Geçen aya göre tablo değişmedi, fark korunuyor
SONAR'ın bir önceki ay yayımladığı ankette CHP'nin oy oranı yüzde 36,8, AKP’nin ise yüzde 30,8 olarak ölçülmüştü. Bu veriler, aradaki yaklaşık 5,5 puanlık farkın korunduğunu gösteriyor.
Anket sonuçları, özellikle son dönemde CHP’ye dönük yargı ve idari müdahalelerin seçmen nezdinde etkisiz kaldığını, hatta ters teptiğini ortaya koyuyor. CHP'nin İstanbul’daki yerel yönetimleri üzerinden yürütülen siyasi süreçlerin ardından, benzer bir tablo şimdi İzmir’de yaşanıyor. Tunç Soyer ve Şenol Aslanoğlu gibi isimlerin tutuklanması, CHP'ye yönelik bir "yargı operasyonu" algısını güçlendirirken, kamuoyu bu gelişmeleri muhalefete baskı olarak okuyor.
Gerçek destek daha da yüksek olabilir
Siyasi gözlemciler ve akademisyenler, anketlerde çıkan sonuçların bile CHP’nin gerçek oy desteğini tam olarak yansıtmayabileceğini vurguluyor. Özellikle baskı altındaki ortamlarda muhalefete verilen desteğin açıklanmasında çekinceler yaşanabildiği belirtiliyor.
Bu duruma örnek gösterilen çalışmalardan biri, Vanderbilt Üniversitesi siyaset bilimcisi Elizabeth J. Zechmeister’in 2015 yılında kaleme aldığı “Vatandaşın korkusu ve seçim sonuçları” başlıklı makale. Zechmeister, anketlerde muhalefete desteğin gerçek oranların altında görünebileceğine dikkat çekiyor:
“Siyasi ifadenin izlendiği veya cezalandırıldığı bağlamlarda, anket katılımcıları özellikle muhalefet partileriyle ilgili tercihlerini stratejik olarak yanlış bildirebilirler.”
Bu analiz, Türkiye’de baskı altında kalan seçmenin oy tercihlerini açıklarken daha temkinli davranabileceğine işaret ediyor. Bu da CHP’nin mevcut anket sonuçlarının ötesinde, daha geniş bir halk desteğine sahip olabileceği değerlendirmesini beraberinde getiriyor.
Müdahalelere rağmen değişim iradesi sürüyor
YSK onaylı parti içi kararların iptali için açılan davalar, CHP’li belediye başkanlarının tutuklanması ve partiyi kayyım eliyle işlevsizleştirme iddialarına rağmen, anket sonuçları toplumun bu müdahalelere karşı siyasi tercihleriyle cevap verdiğini gösteriyor.
CHP’nin artan oy oranı, seçmenin değişim talebinden vazgeçmediğini ve muhalefetin arkasında durduğunu gözler önüne seriyor.
