Siyah-beyazlı camianın büyük umutlarla yeniden "yuvasına" çağırdığı teknik direktör Sergen Yalçın, daha takımın başında ilk antrenmanlarına yeni çıkmışken, geleceğin Beşiktaş'ını kurma adına ilk ve en keskin adımlarını attı. Ole Gunnar Solskjaer ile yolların ayrılmasının ardından taraftarın tek yürek olarak istediği efsane isim, sadece transfer edilecek oyuncularla değil, aynı zamanda takımdan gönderilecek isimlerle de ilgili radikal kararlar alarak, yeni dönemde kimseye taviz verilmeyeceğinin sinyalini en net şekilde verdi. Yalçın'ın raporu doğrultusunda hazırlanan ayrılık listesinin başında ise son oynanan ve 2-0 kaybedilen Alanyaspor maçında forma giyen üç yabancı oyuncunun yer alması, "neşter" operasyonunun ne kadar derin ve acımasız olacağını gözler önüne serdi.
Yalçın geldi, üç yabancının bavulu hazırlandı
Beşiktaş yönetim kurulu ile yaptığı ilk toplantılarda kadronun yetersizliği ve yanlış planlamasına dikkat çeken Sergen Yalçın, vakit kaybetmeden kendi oyun felsefesine uymayan ve performansından memnun olmadığı isimleri belirledi. Siyah-beyazlı kulübün transfer komitesiyle koordineli bir şekilde yürütülen çalışmalar sonucunda, teknik heyetin raporuyla üç yabancı futbolcu ile yolların ayrılmasına kesin olarak karar verildi. Sabah gazetesinde yer alan habere göre, bu isimler sağ bek Jonas Svensson, Portekizli orta saha Joao Mario ve sezon ortasında büyük beklentilerle Legia Varşova'dan transfer edilen Arnavut on numara Ernest Muçi oldu. Bu karar, Sergen Yalçın'ın ikinci dönemindeki ilk büyük tasarrufu olarak kayıtlara geçerken, takım içindeki disiplin ve forma rekabetinin hangi seviyeye çıkacağının da bir göstergesi oldu. Yönetim, Yalçın'ın bu kararı üzerine adı geçen oyuncuların menajerleriyle temasa geçerek ayrılık sürecini resmen başlattı.
Son maçta sahadaydılar, şimdi takımdan ayrılıyorlar
Sergen Yalçın'ın aldığı bu radikal kararı daha da çarpıcı kılan detay ise, gözden çıkarılan üç futbolcunun da takımın oynadığı son resmi müsabaka olan Alanyaspor deplasmanında sahada yer almasıydı. Beşiktaş'ın sahadan 2-0'lık mağlubiyetle ayrıldığı ve kötü bir futbol sergilediği maçta, Norveçli sağ bek Jonas Svensson 90 dakika boyunca sahadaydı. Sezonun flaş transferlerinden Ernest Muçi, ilk 11'de başladığı mücadelede 58 dakika görev yaparken, Portekizli orta saha Joao Mario ise son 15 dakikada oyuna dahil olmuştu. Bu durum, Sergen Yalçın'ın kararını sadece tek bir maça göre değil, oyuncuların genel performansları, antrenman disiplinleri ve kendi oyun sistemine uyumları gibi bir dizi kritere göre verdiğini ortaya koyuyor. Son maçta görev almış olmalarına rağmen biletlerinin kesilmesi, takımdaki diğer oyunculara da "Forma garanti değil, kimse vazgeçilmez değildir" mesajını en sert şekilde iletiyor.
10 milyon euro'luk yıldız Muçi şoku
Ayrılık listesindeki belki de en şaşırtıcı ve en çok tartışılacak isim, hiç şüphesiz Ernest Muçi oldu. Geçtiğimiz sezonun devre arasında, dönemin başkanı Hasan Arat'ın büyük uğraşlar ve yaklaşık 10 milyon Euro'luk rekor bir bonservis bedeliyle takıma kazandırdığı Arnavut yıldız, Sergen Yalçın'ın gözüne girmeyi başaramadı. Yaratıcılığı, uzaktan şutları ve potansiyeliyle taraftarların sevgilisi haline gelen Muçi'nin, Yalçın'ın sisteminde yeterli fiziksel güce ve takım savunmasına katkı sağlayamadığı gerekçesiyle kadroda düşünülmediği öğrenildi. Ancak kulüp, ödenen yüksek bonservis bedeli nedeniyle Muçi'yi tamamen elden çıkarmak yerine, kiralama formülünü masaya yatırdı. Özellikle yurt dışından birçok kulübün, genç yıldızın durumunu yakından takip ettiği ve kiralama teklifleri yapmaya hazırlandığı belirtiliyor. Bu hamle, Sergen Yalçın'ın oyuncunun bonservis bedeline veya popülaritesine değil, sadece sahadaki verimliliğine ve takım oyununa olan katkısına odaklandığını gösteren en cesur kararlardan biri oldu.
Svensson'a Süper Lig'den kanca, Mario'ya kesin yol göründü
Listedeki diğer iki isim olan Jonas Svensson ve Joao Mario'nun ayrılık süreçleri ise daha net görünüyor. Sezon başında bedelsiz olarak takıma katılan ve istikrarlı bir performans sergilemesine rağmen Sergen Yalçın'ın beklediği ofansif katkıyı veremeyen Jonas Svensson'a, Süper Lig'den çok sayıda talip olduğu ifade ediliyor. Türkiye ligini yakından tanıması ve tecrübesi, Norveçli sağ beki diğer Anadolu kulüpleri için cazip bir hedef haline getiriyor. Beşiktaş yönetiminin, oyuncunun maaş yükünden kurtulmak adına bu teklifleri değerlendirmeye sıcak baktığı belirtiliyor. Portekizli orta saha Joao Mario'nun ise takımdan bonservisiyle birlikte ayrılması bekleniyor. Beklenen patlamayı bir türlü yapamayan ve orta sahadaki dinamizme katkı sağlayamayan Mario için gelen teklifler değerlendirilecek ve kulübün kasasına bir miktar bonservis geliri sokulması hedeflenecek.
Yalçın'dan tüm takıma net mesaj: Forma aslanın ağzında
Sergen Yalçın'ın daha ayağının tozuyla aldığı bu kararlar, sadece üç oyuncunun takımdan ayrılması anlamına gelmiyor. Bu, aynı zamanda tüm takıma ve camiaya verilmiş net bir mesaj niteliği taşıyor. Efsane teknik adam, Beşiktaş'ta yeni bir dönemin başladığını, bu dönemde forma giymenin eskisinden çok daha zor olacağını, isme veya geçmişe değil, sadece anlık performansa, çalışkanlığa ve adanmışlığa prim verileceğini açıkça ilan etmiş oldu. "Forma aslanın ağzındadır" sözünün tam anlamıyla yaşanacağı bir rekabet ortamı yaratmayı hedefleyen Yalçın, kimsenin yerinin garanti olmadığını göstererek tüm oyuncuları en üst seviyede konsantre olmaya davet ediyor. Bu üç kişilik neşter operasyonunun sadece bir başlangıç olduğu, transfer döneminin sonuna kadar takıma katılacak yeni isimlerin yanı sıra, ayrılacak başka oyuncuların da olabileceği konuşuluyor. Taraftarın "Come to Beşiktaş" çağrısına "Evime geldim" diyerek yanıt veren Sergen Yalçın, şimdi kendi felsefesiyle, kendi karakteriyle ve kendi seçtiği oyuncularla yeni bir şampiyonluk hikayesi yazmak için kolları sıvamış durumda.
