Böyle bir başlık yazdıktan sonra altına yazılabilecekler bu köşeye değil bu sayfanın tamamına bile sığmaz.

Bir zamanlar tüm ülkeye yeten, hatta fazlasını ihraç ettiğimiz tarım ürünlerine sahip çıkamadık. Birçoğunu ithal eder duruma geldik. Elimizdekinin kıymetini bilemezken bir şekilde! popüler olan tropik meyveleri yetiştirmek için sera kurma yarışına girdik.

Türkiye hatta dünyayı değiştirebilecek beyinlere sahip bilim adamlarımıza sahip çıkamadık. Onlar bilimsel başarılara imza attıkça, ödülleri topladıkça yılda bir iki konferans için misafir! edip Türk olmalarıyla gururlanıyoruz.

Ülke bütçesinin önemli bir bölümünü karşılayan, insanlara iş ve ekmek sağlayan, piyasada bir kontrol mekanizması görevi gören kamu işletmelerine sahip çıkamadık. Yok pahasına sattığımız işletmelerin bir kısmının kapanmasını bir kısmının da piyasa değerinin ulaşılamaz rakamlara gelmesini uzaktan izliyoruz.

Kültürümüze, tarihimize, sanatımıza sahip çıkamadık.

Dünyanın dört bir yanına dağılan tarihi eserlerimizi anayurduna getirmek için kırk dereden su getiriyoruz. Zaten olması gereken yere getirdiğimizde ise bu büyük bir maharetmiş gibi yedi düvele duyuruyoruz.

Parşömen nedir bilir misiniz? Anavatanı neresidir?

Parşömen, özetle üzerine yazı yazmak veya resim yapmak için kullanılan özel hazırlanmış hayvan derisidir. Parşömen ismi Bergama'dan gelmektedir ve Bergama Kağıdı anlamında Latince Charta Pergamena'dan türemiş ve bütün dillere de buradan geçmiştir.

Bu topraklardan dünyaya yayılmış parşömene de sahip çıkamıyoruz.

Bergama'da parşömen yapan tek bir usta kaldı. İsmi İsmail Araç. İsmail usta artık çok yaşlandı ve artık parşömen yapmıyor. Parşömen yapımı kirli, yorucu, kötü kokulu bir iş olarak görüldüğü için İsmail usta uzun yıllara sanatını gelecek nesillere taşıyacak çırak bulamadı.

Sonra iki yürekli kadın çıktı karşısına. Nesrin Ermiş ve Demet Sağlam Tokbay.

Bu yürekli kadınlar işin zorluğuna, ustanın huysuzluklarına aldırış etmeden gece gündüz demeden parşömen yapımını öğrendiler. Demet Sağlam Tokbay'ın İngiltere'ye yerleşmesinin ardından Nesrin Ermiş bu kültürü gelecek nesillere taşıma misyonunu tek başına üstlendi.

Peki Kenji Yagi kimdir?

Kenji Yagi'nin aslı mesleği tercümanlık ama parşömen uzmanı olarak tüm Japonya'da ve hatta dünyada parşömenin tanıtımı ile ilgili çalışmalar yapıyor. Tamamen merak ile başlamış bu işe. Önce kitaplar ve bilimsel çalışmalardan sonra da dünyadaki parşömencileri gezip onlardan öğrenmiş. Sergiler düzenliyor, sunumlar yapıyor hatta evinin bir odasında meraklılarına parşömenin nasıl yapıldığına dair uygulamalı atölyeler düzenliyor. İlk parşömen yapma denemesini de evinin banyosunda yapmış. Kenji Yagi, 2013 yılında II. Uluslararası Bergama Sempozyumu'na da gelmişti. Ve burada sunum yapıp atölye çalışmalarına katılmıştı.
Hatta Kenji, Japonya'nın kuzeyinde bulunan Shibetsu kasabasından bir grubu da Bergama'ya getirip parşömen yapımını öğretmişti.

Bunları neden anlattım?

Bu Kenji kardeşimiz artık tüm dünyayı dolaşıp parşömen yapımını anlatıyor. Önümüzdeki günlerde de Bangkok'ta parşömeni anlatacak.

Bizim olanı biz neden anlatamıyoruz. Neden dünyanın birçok yerinde düzenlenen bu tür etkinliklere, zira parşömen dünyada bizde olduğundan daha fazla tanınıyor ve değer görüyor, İsmail usta ya da Nesrin Ermiş gitmiyor, gidemiyor.