Röportaj/ Arzu ALP

Şirketin, Türkiye’deki yatırımlarının yanı sıra İtalya, Arnavutluk ve Dominik Cumhuriyeti’nde de yatırımları bulunuyor. Su ürünleri sektöründe sadece Türkiye’nin değil Avrupa’nın sayılı kuruluşları arasında yer alan Kılıç Holding, tesislerini karbon ayak izini minimize ewdecek şekilde dönüştürüyor.

Kılıç Holding’in, su ürünleri sektöründe nasıl global bir oyuncu haline geldiğini, Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Kılıç’a sorduk.

Sektöre ne zaman ve nasıl adım attınız?

Bundan 29 yıl önce 1991’de Salih Adası’nda kurduğum işletmeyle su ürünleri sektörüne ilk adımımı attım. Bu mütevazı tesisin kapasitesi, yıllık 30 ton çipura idi. Bodrumlu balıkçı bir aileden geliyorum. En iyi bildiğim ve en çok sevdiğim iş balıkçılıktı. Ama ben aile mesleğini bu sektöre yönelerek sürdürmek istedim. Çünkü denizlerdeki balıkların hızla tükendiğini gördüm. Aşırı avlanma ve çevre kirliliği pek çok doğal kaynak gibi denizleri ve balık stoklarını da mahvetti. Bu eğilim maalesef günümüzde de artarak devam ediyor. Balıkların yüzde 60’ı yok. Kalanların da 30-40 yıl içinde tükeneceği tahmin ediliyor. İnsanlar için en değerli protein kaynağı olan balıklar gözlerimizin önünde yitip gidiyor.

Mütevazi bir şirketten, entegre bir tesise dönüşüm nasıl gerçekleşti?

Bugün geriye baktığımda çok doğru bir kararla doğru bir girişim yaptığımı görüyorum. Kurduğum işletme hızla büyüdü ve sonunda daha kurumsal bir kimlikle ilerleme zorunluluğu doğdu. 1993 yılında Kılıç Deniz Ürünleri Üretimi İhracat İthalat Ticaret A.Ş.’yi kurdum. Kılıç, yavru ve hasatlık balıkçılığın yanı sıra yem üretimi yapan, işleme ve paketlemenin ardından satışını gerçekleştiren, kendi ihtiyaçlarını kendi karşılayan, A’dan Z’ye tüm sürece hakim sektördeki tek entegre tesis haline geldi. Bu süreçte çok iyi profesyonellerle çalışma şansına sahip oldum ve onları Kılıç’a kazandırdım. Balıkçılık işimiz yıllık 65 bin tonluk kapasiteye ulaştı.

Kılıç Holding’in yaptığı ihracat hakkında bilgi verir misiniz?

Kılıç Deniz’in, Muğla’dan dünyanın 5 kıtasındaki 63’den fazla ülkeye yaptığı ihracatı 180 milyon doları aştı. Bu performansla 8 yıldır üst üste su ürünleri ve hayvansal mamuller sektörünün ihracat şampiyonu oldu. Kılıç bugün sadece Türkiye’nin değil Avrupa’nın sayılı kuruluşları arasında yerini aldı.

Kılıç Holding’in sektöre kazandırdıkları hakkında neler söylemek istersiniz?

Kılıç’ın başını çektiği su ürünleri sektörü, balığı sadece varlıklı kesimlerin tüketebileceği lüks bir gıda ürünü olmaktan kurtarmış, halka indirmiştir. Türk halkına ve ihracat yaptığımız 63’ten fazla ülkenin halkına Kılıç güvencesiyle sağlıklı ve besleyici su ürünlerini ulaştırmaktan mutluluk duyuyoruz. Hayatını bu işin doğru dürüst yapılmasına adamış bir insan olarak halkımıza, annelere, babalara balığın önemini ve değerini hiç durmadan anlatmayı şahsi olarak da misyon edindim.

İç tüketim hakkında neler söyleyeceksiniz?

Balık tüketimimiz henüz gelişmiş ülkelerin üçte biri kadar; o yüzden yapılacak daha çok iş var. Kılıç; Kılıç Ailesi, yöneticileri ve tüm çalışanları ile akua kültürün gerçek bir sektör olmasına, ihracat yeteneği kazanmasına katkı sağlamış, getirdiği ileri teknolojiler ve yüksek çevresel standartlarla sayısız ilklere imza atmış, hizmetler vermiş, sektöründe lider, öncü ve örnek bir topluluk olmayı başardı.

Çevreye önem veren bir kuruluş olarak hangi çevre dostu yatırımlara ağırlık veriyorsunuz ?

Çevreye verdiğimiz önemle ve en son teknolojileri kullandığımız tam entegre tesislerimizle faaliyet gösteriyoruz. Yaşanılası bir dünya için sürdürülebilir bir üretimin şart olduğuna inanıyoruz. Bunun bilinci ve sorumluluğuyla da üretimimizde karbon salımının azaltılmasına büyük önem veriyoruz. Karbon ayak izinin minimize edilmesinde, yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelimin maksimum seviyede olması gerektiğine inanıyoruz. Ülkemizdeki ve yurt dışındaki mevcut yatırımlarımızı buna göre dönüştürüyor, gelecekle ilgili yatırımlarımızı buna göre planlıyoruz.

Yurtdışı yatırımlarınız hakkında bilgi verir misiniz?

Türkiye’ye kazandırdığımız döviz ve ödediğimiz vergilerle ekonomimize önemli katkılarda bulunmaktan gurur duyuyoruz. İhracat yaptığımız pazarlara yakın olarak lojistik avantajlarından yararlanmak adına yurt dışındaki yatırım fırsatlarını da değerlendiriyoruz. İtalya’daki yatırımlarımızın ardından Arnavutluk, Dominik Cumhuriyeti ve Mersin tesislerimizde de üretimlerimiz devam ediyor.

Kılıç Holding’in nihai hedefi nedir?

Avrupa’nın öncü kuruluşları arasında yer aldığımız sektörümüzde, ülkemizde lideriz. Avrupa’da ve dünyada öncü niteliğinde su ürünleri kuruluşları arasında yer alıyoruz. Nihai hedefimiz bu büyük başarımızın sürdürülebilirliğini sağlamaktır.

Sektörün geleceğini nasıl görüyorsunuz?

Dünyada ve Türkiye’de sağlıklı beslenme yönünde gelişen bilinçle birlikte, su ürünleri sektörünün genel balık tüketimi içindeki payı da çok arttı. Sektörümüzün bu denli büyük bir hızla büyümesi, ülkemize aydınlık bir gelecek vaat ediyor. Önümüzdeki dönemde de Anadolu’da ve denizaşırı ülkelerde yatırımlarımıza devam edeceğiz.