İzmir'in yolları, geçtiğimiz hafta yine endişe verici trafik kazalarına sahne oldu. İzmir Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü tarafından yayımlanan 20-26 Ekim tarihli yaralanmalı kaza istatistikleri, sürücü ihmalleri ve kural tanımazlığın yol açtığı tehlikeleri gözler önüne serdi. Verilere göre, kent genelinde meydana gelen yaralanmalı kazaların oluş şekilleri ve nedenleri incelendiğinde, özellikle motosiklet sürücüleri ve yayaların en savunmasız gruplar olduğu bir kez daha kanıtlandı. Şehrin yoğun trafiğinde yaşanan kazaların büyük bir kısmının ise sanılanın aksine gece değil, gündüz saatlerinde gerçekleşmesi, tehlikenin her an kapıda olduğunu gösterdi.

Motosikletler kazaların merkezinde

Haftalık kaza raporunun en çarpıcı verisi, şüphesiz motosiklet kazası oranları oldu. Yaralanmayla sonuçlanan vakaların %56'sı, yani yarıdan fazlası, motosikletlerin karıştığı kazalardan oluştu. Bu yüksek oran, kentteki iki tekerlekli araç sürücülerinin ne denli büyük bir risk altında olduğunu acı bir şekilde belgeliyor. Trafikteki diğer araçlar tarafından fark edilmelerinin zor olması, korumasız yapıları ve sürücülerin anlık dikkatsizlikleri, motosikletleri adeta birer "açık hedef" haline getiriyor. Geçtiğimiz hafta yayımlanan denetim raporlarında kask kullanmama oranlarının yüksekliği de göz önüne alındığında, bu kazalardaki yaralanmaların şiddetinin neden bu kadar ciddi olduğu daha net anlaşılıyor. Trafik uzmanları, hem otomobil sürücülerinin motosikletlere karşı daha dikkatli olması gerektiğini hem de motosiklet kullanıcılarının koruyucu ekipmanlarını eksiksiz giymelerinin hayati önem taşıdığını vurguluyor.

Yollar yayalar için güvenli değil

Trafiğin en savunmasız unsurlarından olan yayalar da geçtiğimiz hafta kazalardan payını aldı. Açıklanan verilere göre, yaralanmalı kazaların %21'ini yaya kazası oluşturdu. Bu oran, neredeyse her beş kazadan birinde bir yayanın yaralandığı anlamına geliyor. Özellikle yaya geçitlerinde, kontrolsüz kavşaklarda ve kaldırımlardan aniden yola inilmesi gibi durumlarda yaşanan bu kazalar, sürücü dikkatsizliğinin ve aşırı hızın ne denli ölümcül sonuçlar doğurabileceğini gösteriyor. Cep telefonu kullanımı gibi dikkat dağıtıcı unsurların sürücüler arasında yaygınlaşması, yola odaklanmayı azaltarak yaya güvenliğini ciddi şekilde tehdit ediyor. Yetkililer, sürücüleri yaya öncelikli trafik anlayışına uymaları konusunda uyarırken, yayalara da karşıdan karşıya geçerken daha tedbirli olmaları çağrısında bulunuyor.

Kavşaklar ve yandan çarpmalar can yakıyor

Kaza türleri incelendiğinde, yaralanmalı olayların en sık yaşandığı senaryonun %35'lik oranla yandan çarpma olduğu görülüyor. Bu kaza türünü, %14 ile kavşak ihlali ve %11 ile arkadan çarpma takip ediyor. Yandan çarpma kazalarının büyük bir çoğunluğunun, kontrolsüz veya trafik ışıklarının bulunduğu kavşaklarda, geçiş hakkı kurallarına uyulmamasından kaynaklandığı biliniyor. Kavşak ihlali oranının da %14 gibi yüksek bir seviyede olması, bu iki verinin birbiriyle ne kadar ilişkili olduğunu kanıtlıyor. Sürücülerin "bir şey olmaz" diyerek sarı veya kırmızı ışıkta geçmeye çalışması, dur levhalarını görmezden gelmesi veya dönüş kurallarına uymaması, ağır yaralanmalarla sonuçlanan bu tür kazalara davetiye çıkarıyor. Trafikteki en basit kural ihlallerinden biri olan ışık ihlali oranının %3 olması ise bu konuda yapılan denetimlere rağmen hala kural tanımayan sürücülerin varlığını gösteriyor.

Pembe farkındalık parkeye taşındı
Pembe farkındalık parkeye taşındı
İçeriği Görüntüle

Tehlike gündüz saatlerinde daha fazla

Genel kanının aksine, kazaların en yoğun yaşandığı zaman diliminin gece değil, gündüz saatleri olması rapordaki bir diğer önemli ayrıntı oldu. Yaralanmalı kazaların %57'si gündüz, %43'ü ise gece saatlerinde meydana geldi. Bu durum, gündüz saatlerindeki trafik yoğunluğunun, işe gidiş-geliş saatlerindeki aceleciliğin ve dikkatsizliğin kaza riskini artırdığını düşündürüyor. Gece saatlerinde görüş mesafesinin azalması gibi faktörler risk oluştursa da, gündüz trafiğindeki karmaşa ve kural ihlallerinin yaralanmalı kazalara daha fazla zemin hazırladığı anlaşılıyor. Bu veri, sürücülerin günün her saatinde aynı dikkat ve özenle araç kullanmaları gerektiğinin altını çiziyor.

Kaynak: HABER MERKEZİ