Hatay'da iki asker eğitim sırasında hayatını kaybetti: MSB'den açıklama geldi
Hatay'da iki asker eğitim sırasında hayatını kaybetti: MSB'den açıklama geldi
İçeriği Görüntüle

Eskişehir’in Seyitgazi ilçesinde 23 Temmuz’da çıkan orman yangını, şiddetli rüzgarın etkisiyle Afyonkarahisar'ın İhsaniye ilçesi Sarıcaova Köyü sınırına kadar yayıldı. Yangına müdahale eden ekiplerden 5 orman işçisi ve 5 AKUT gönüllüsü – alevlerin arasında kalarak hayatını kaybetti. Felaket sonrası EGEÇEP (Ege Çevre ve Kültür Platformu) yazılı bir açıklama yayımlayarak yalnızca ormanların değil, ülkenin tamamının bir felaketle karşı karşıya bırakıldığını vurguladı.

EGEÇEP açıklamasında, yangınla mücadelede hayatını kaybeden yurttaşların baret, gaz maskesi ve yangına dayanıklı giysi gibi temel koruyucu ekipmanlardan yoksun olduğuna dikkat çekti. Açıklamada, “Yangınların çoğunda yurttaşlar yanmadan önce boğuluyor. Bu yüzden gaz maskesi hayati önem taşıyor. Ancak Eskişehir’de hayatını kaybeden yurttaşların baretlerinin, gaz maskelerinin olmadığı görüldü. Üzerlerindeki giysiler yangına dayanıklı değildi” denildi.

“Doğa sermaye için yakılıyor”

Açıklamada yangınların sadece iklim kriziyle değil, doğaya yönelik politikalarla da derinleştiği vurgulandı:

“Olayla ilgili Eskişehir ve Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcılıkları tarafından soruşturma başlatıldığını duyuran Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, daha önceki açıklamasında da "Yarından itibaren olağanüstü sıcaklıklar ve olağanüstü rüzgar hava değişkenleriyle birlikte bizi bekliyor. Vatandaşlarımızın teyakkuzda olmalarını bekliyoruz," demişti. Teyakkuzda olma sorumluluğunu vatandaşa yıkan, sistemin doğa düşmanı politikalarını görmezden gelen, iklim krizinin yarattığı etkileri dillendirmeyen ve krizin derinleşmesinin önüne geçmek için politikalar üretmenin tüm dünya için elzem olduğunu kabul etmeyen bu zihniyeti kabul etmemiz mümkün değil.

Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından yayınlanan kuraklık haritalarına göre Türkiye'nin tamamı için yangın riski çok yüksek. Buna rağmen Orman Genel Müdürlüğü yeterli koruyucu önlemler almıyor. Yangınların çoğunda yurttaşlar yanmadan önce boğuluyor. Bu yüzden gaz maskesi hayati önem taşıyor. Ancak Eskişehir’de yangını söndürmek için olay yerinde hayatını kaybeden yurttaşların baretlerinin, gaz maskelerinin olmadığı görüldü. Üzerlerindeki giysiler yanıcıydı, yangına dayanıklı değildi. En temel önlemlerin alınmadığı durumda felaketin bu denli büyük olması da kaçınılmaz.

Sorunun aynı zamanda bir sistem sorunu da olduğu aşikar. Ormanlar ekosistemleriyle, canlı ve cansız varlıklarıyla korunması gereken yerler olarak görülmek yerine, sermayenin hammadde ihtiyacını karşılayan, yerleşime açılan, maden aranan ve çıkartılan alanlar olarak değerlendiriliyor. Bu bakış, iklim krizinin yarattığı hava koşullarının değişimi ve kuraklık gibi sonuçlarla birleşince çıkan yangın sayısı artıyor. Üzerine bir de önlem ve müdahale eksiklikleri, orman ekosisteminde yaşayan tüm canlıların kaybına, yurttaş ölümlerini de ekliyor.

Talan yasası yürürlüğe girdi

İklim krizine çare olamayacak İklim Kanunu’ndan sonra haftalardır karşı çıktığımız, itiraz ettiğimiz yanmaktan kurtulan ormanları, zeytinlikleri, meraları, sulak alanlarını, doğal ve kültürel yaşam alanlarını yağma ve talana açan 7554 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun bugün Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Bu yasa tüm ülkeyi başka türlü yangın yerine çevirecek. Artık daha uyanık olmalıyız. Anayasaya aykırılığı açık olan yasanın iptali için tüm muhalefet milletvekillerini ortak dilekçeyle bir an önce Anayasa Mahkemesi’ne başvurmaya çağırıyoruz. Anayasa Mahkemesi’ne başvuru sürecinde EGEÇEP olarak katkıda bulunmaya hazırız.

Anayasa Mahkemesi’ndeki yargılama sürecine müdahil olmak ya da uzman olarak dinlenmemiz için başvurularda bulunacağız.

EGEÇEP olarak sorumlu yurttaş ve sorumlu siyasi yapı anlayışının, meydana gelen olayların bir felakete dönüşmesinin önüne geçilebileceğini biliyor ve bunun için mücadelemize devam ediyoruz.

Yaşamını yitiren 10 yurttaşın ailelerine ve tüm yakınlarına baş sağlığı, yaralılara şifa diliyor ve acılarını paylaşıyoruz. Benzer durumların önlenmesine katkı sunmak için herkesi çevre-ekoloji mücadelesine davet ediyoruz.”

Kaynak: BÜLTEN